Öne Çıkanlar AİLE bahçeli kasımpaşa Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı merhum Alparslan Türkeş Sıkıntı 2024 Yılı Alan Değişikliğine Bağlı Yer Değişikliği Atama sonuçları Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası İYİ Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Phaselis 8 Eylül 2023 Cuma Gündem Özeti Cyril Ramaphosa

'Yemen'e mezhebi açıdan bakmıyoruz'

Türkiye'nin Sana Büyükelçisi Fazlı Çorman, Yemen'deki durumla ilgili "Biz Türkiye olarak bu konuya mezhebi açıdan bakmadığımızı çok açık bir şekilde ifade ettik" dedi.

ANKARA

Türkiye'nin Sana Büyükelçisi Fazlı Çorman, Yemen'deki son gelişmelerle ilgili AA'ya değerlendirmelerde bulundu.

Çorman, Yemen'de "iktidar savaşı" olarak nitelendirdiği siyasi krizin ülkeye yapılan askeri müdahale neticesinde bütün bölgeyi ilgilendiren bir sorun haline geldiğini söyledi.

"Kararlılık Fırtınası" operasyonunun başlamasıyla sivillerin yoğun yaşadığı bölgelere ağır silahların yerleştirilmesi suretiyle halkın savaşın ortasında bırakıldığına dikkati çeken Çorman, "Taraflar burada sivilleri de işin içine çekmek veya onlar üzerinden askeri başarılarını, başarısızlıklarını kanıtlamak çabasına giriyorlar" diye konuştu.

Türkiye'nin, bir zamanlar hayata geçirilen geçiş süreciyle bölgeye örnek gösterdiği Yemen'de şu anda gelinen durumun yaşanmaması için elinden geleni yaptığını vurgulayan Çorman, "Sahada bugün gördüklerimiz hem bizi çok üzen ve çok olumsuz gelişmeler hem de doğrudan bir hareketimizle veya başka bir yöntemle çözebileceğimiz, ortadan kaldırabileceğimiz sorunlar değil" dedi.

"Kriz Kaçınılmaz bir noktaya geldi" 

 Çorman, Suudi Arabistan öncülüğünde başlatılan "Kararlılık Fırtınası" operasyonu öncesi Yemen'deki siyasi kriz hakkında, "Kaçınılmaz bir noktaya geldi. Biz bunu adım adım gördük. Büyükelçiliğimizin faaliyetlerini askıya alması bu aşamalardan biriydi" diye konuştu.

"Operasyon Yemen'e karşı yapılmıyor"

Çorman, "Kararlılık Fırtınası" operasyonunun Yemen halkına yönelik bir haber olmadığına dikkati çekerek, "Bu operasyonun Yemen'e karşı yapılmadığını da göz önüne almak gerekir. Bu operasyon Yemen'de Husilere karşı yapılıyor" değerlendirmesinde bulundu.

Çorman, "Sahada zor bir coğrafyada yürütülebilecek bir kara operasyonu, eğer bu noktaya gelirse, o noktada güç dengeleri çok daha farklı olabilir. Biliyoruz ki biz Irak'tan gördüğümüzü daha sonra Suriye'de de gördük. Bazı hesaplar sahada görülen gerçeklerle tam uyuşmayabiliyor" diye konuştu.

Kara operasyonunda karşılaşılabilecek zorluklara ilişkin bölgenin zorlu coğrafi koşullara sahip olduğunu söyleyen Çorman, ayrıca bölgedeki kabile sisteminin ve güney kuzey geriliminin ortaya çıkaracağı sorunları belirterek şunları söyledi:

"Güney Yemenliler kuzeyin sorunlarının kendi bölgelerine taşınmasını istemiyorlar. Ayrılıkçı bir güç orada her zaman bir ruh olarak vardır ve bir de bunların hepsinin üstüne Yemen'de kabile kültürü hakimdir. Sosyolojik olarak (Yemen'i) kabile toplumu olarak düşünmek lazım. Yani insanlar bizim bildiğimiz, gördüğümüz vilayetler altında ilçeler şeklinde yapılanmıyor. Orada önemli olan hangi kabileye ait olduğunuzdur. O kabilenin reisi, şeyhi ne derse çoğu zaman bütün kabile mensupları, aşiret mensupları onu uygular. Bu çerçevede de önümüzdeki günlerde eğer karada bir şeyler olursa, o kabilelerle mutlaka çok yoğun ilişkilere geçilmesi gerekecektir."

Türkiye'nin Yemen'deki duruşu

Büyükelçi Çorman, Türkiye'nin Yemen'deki geçiş dönemini desteklediğini ve bu çerçevede 2011 yılının Kasım ayında imzalanan Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) anlaşması unsurlarını dikkate aldığını ifade etti. Birleşmiş Milletler gözetiminde hazırlanan bu anlaşmanın anayasanın da üstünde değere sahip olduğuna dikkati çeken Çorman, uluslararası aktörlerin de benimsediği bir geçiş dönemini Türkiye'nin her zaman desteklediğini vurguladı. 

"Yemen’deki somut varlığımızın ötesinde manevi varlığımız var. Yemenliler Türkiye’ye bir ümit ışığı olarak bakarlar" diyen Çorman, Yemenlilerin Türkiye’deki gelişmeleri kendilerine aitmiş gibi benimsediklerini söyledi.

Türkiye’nin Yemen’de her zaman istikrarı desteklediğini ve bugünkü askeri harekattan bu anlamda mutluluk duymadığını ifade eden Çorman, "Keşke askeri harekat yerine, okullar ve tıp merkezleri açılsaydı. Belkide bu harcanan paralarla çok daha fazlası yapılabilirdi. Maalesef iç koşullar, siyasi çekişmeler, tarafların bencilliği ile iktidar hırsları ve Yemen'i bir liderliğin alıp götürememesi ülkeyi bugünlere getirdi. Çok üzülerek görüyoruz ve engelleyememenin ağır üzüntüsünü yaşıyoruz" dedi.

İran’ın Husilere desteği

İran tarafından Husilere verilen desteğin sorulması üzerine Çorman, bölgede önemli bir aktör olan İran’ın, Husilerin bugüne kadar sağladığı ideolojik yapılanmaları üzerinde etkileri olduğunu anlattı.

Çorman, "İran’ın üst düzey yöneticileri, Husilerin ilerlemesi halinde memnuniyet beyan eden açıklamalarda bulundular, bunları gizlemediler" diyerek, İran tarafından bölgede ciddi şekilde rahatsızlık doğuran açıklamalar yapıldığını ifade etti.

"Şiicilik diyebileceğimiz bazı unsurlar görüyoruz"

Türkiye'nin Sana Büyükelçisi Çorman, "Şii grubunda olan Zeydilik, Şiilerin içinde Sünniliğe daha yakın duran, sadece Yemen'e özgü bir alt mezheptir. Onların yıllar boyunca birbirleriyle uyumlu yaşantıları olmuştur" dedi. 

Çorman, bu çerçevede geçmişte mezhep çatışmasına yol açabilecek unsurların Yemen’de bulunmadığını ifade ederek, "Ama son dönemde Husilerin Zeydi mezhebinden aldıkları temel unsurların üzerine muhtemelen İran’ın etkisiyle ekledikleri Şiicilik diyebileceğimiz bazı unsurlar görüyoruz. Bunlar işin içine ideoloji katıyor, siyasete götürüyor mezhebi" dedi.

Suudi Arabistan öncülüğünde başlatılan operasyonun mezhepsel gerilim tehlikesi doğurduğuna dikkati çeken Çorman, şunları söyledi:

"Kararlılık Fırtınası operasyonuna katılanları Sünni bir kamplaşma gibi gösterip bu operasyonun Şii Husilere yönelik yapıldığı gibi bir görüntü yaratılıyor. Bence bu doğru değil. Yani işin aslı bu değil. Bugün öyle görmek ya da gösterilmek istenirse bunun bölgenin mezhep kavgalarına olumsuz bazı etkileri olur. Mezhep savaşı çıkmasına yol açabilir. Bütün bölge ülkelerinin bundan özenle kaçınması lazım. Biz Türkiye olarak bu konuya mezhebi açıdan bakmadığımızı çok açık bir şekilde ifade ettik. Nitekim Yemen’deki gelişmeler bugünlere varırken biz Yemenli Husi grubuyla olsun çoğunluğu Zeydilerden oluşan eski Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih’in partisi ve onun yetkilileriyle olsun temaslarımızı son ana kadar kesmedik."

Muhabir: Muhammet Faruk Alagaş, Diyar Güldoğan

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.