Çevre Ülkelerdeki Siyasal İstikrarsızlık Türk Makine Sektöründe Tehdit Oluşturuyor

2017-2020 dönemini kapsayan Türkiye Makine Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planına göre, sektörün güçlü yönü genç ve gelişime açık insan kaynağıyken, sektöre yönelik tehdit mühendislik eğitiminde nitelik eksikliği ve çevre ülkelerdeki siyasal istikrarsızlığın sürmesi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü, 2017-2020 dönemini kapsayan Türkiye Makine Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planını açıkladı. Yüksek Planlama Kurulu’nun kabul ettiği karar, Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlandı. Eylem planında Türk Makine Sektörü Stratejisinin vizyonu, rekabetçi bir makine sektörü olarak belirlenirken, genel amaç “Makine sektöründe katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi olarak ifade edildi. Sektörün hedefleri ise şöyle sıralandı:
“Makine sektöründe Ar-Ge ve inovasyona dayalı üretimi geliştirmek, rekabet gücünü artırarak makine sektöründe dış ticaret açığını azaltmak, akıllı üretim sistemleri konusunda makine sanayisinin geliştirilmesi, insan kaynağının nitelik ve yetkinliğini geliştirmek.”

-SEKTÖRÜN GÜÇLÜ YÖNÜ GENÇ VE GELİŞİME AÇIK İNSAN KAYNAĞI-

Türk Makine Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem planında, sektöre ilişkin GZFT (Güçlü ve Zayıf yönler, Fırsatlar ve Tehditler) analizine yer verildi. Buna göre Türk makine sektörünün güçlü yönleri, “Girişimci ve dinamik özel sektör, genç ve gelişime açık insan kaynağı, ucuz iş gücü, sektörün örgütlü yapısı, KOBİ yapısının sağladığı esneklik, gelişen iç pazar, kaliteli üretim yapabilme yeteneği ve coğrafi konum avantajı” olarak belirlenirken, zayıf yönleri ise şöyle belirtildi:

“Sermaye birikiminin yetersizliği, KOBİ’lerin ölçek ekonomisine geçememesi, aile işletme yapısı ve kurumsal zayıflıkları, kayıt dışılık ve denetim eksiği, firmalar arası işbirliği zaafı, verimsiz çalışma, mühendis istihdamının yetersizliği, tasarım, geliştirme ve Ar-Ge’ye önem verilmeme, ileri teknolojiye sahip ara ürünlerde dışa bağımlılık, Türkiye dışında üretim konusunda tecrübe eksikliği, Türk malı imajının henüz oluşturulamaması, Eximbank’ın yurtdışı alıcıları kredilendirme hususunda yetersiz kalabilmesi, üretim yerlerinde belirlenmiş standart olmaması, üretim süreçlerinde ve ürünlerde kalite ve standardizasyon ölçümü yapacak altyapı eksikliği, iş güvenliği eksikliği, çevre kirliliği konusunda bilinç eksiği ve çevre mevzuatına uyumda yaşanan sıkıntılar, farklı konularda verilen devlet destekleri hakkında bilgilendirme sağlayacak ve firmalar arası işbirliğine zemin hazırlayacak veri tabanı eksiği, satış sonrası hizmet desteklerinin yeterince gelişmemiş olması.”

-TÜRK MAKİNE SEKTÖRÜNÜN TEHDİDİ ÇEVRE ÜLKELERDE SÜREN SİYASAL İSTİKRARSIZLIK -

Türk makine sektörünün sahip olduğu fırsatlar ve tehditler, eylem planına şöyle yansıdı:

“Fırsatlar: Ortadoğu, Afrika ve Güney Amerika gibi yeni pazarlar, Türk Cumhuriyetleri ile olumlu ilişkilerden yararlanma, teknik eğitimde hamle yapılması, Serbest Ticaret Anlaşması (STA), Gümrük Birliği ve AB teknik mevzuat uyumunun sektörün rekabet gücüne etkisi, kamu alımları yaklaşımı, tarımsal mekanizasyon destekleri, uluslararası kurumların alım fırsatlarının değerlendirilmesi, artarak sürdürülen Ar-Ge destekleri, yeni yatırım teşvik sistemi, yeni kurulan ve yaygınlaşan teknoloji geliştirme merkezleri.
Tehditler: AB’nin taraf olduğu STA’lara aynı eşgüdümde taraf olunamaması, yüksek ekonomilerin rekabet avantajı, enerji ve ara girdi sorunları, yatırım yeri maliyetleri, mühendislik eğitiminde nitelik eksikliği, çevre ülkelerdeki siyasal istikrarsızlığın sürmesi, mavi yakalı çalışanların tedarikindeki güçlükler ve servis sektörünün çalışanlar tarafından imalat sanayine göre daha fazla tercih edilmesi.”

-MODEL ÜLKE İTALYA-

Eylem planında, “makine alt sektörleri itibariyle Türkiye-İtalya karşılaştırması yapıldığında İtalya’nın, Türkiye’nin 2023 makine ihracat hedeflerine göre model alınabilecek bir ülke konumunda olduğunun düşünüldüğü” ifadelerine yer verildi.
 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.