Kadınlar İçin Bu Öneriler Hayatı Kolaylaştırıyor

Kendine önem vermek, kendini emniyete almak, düzenli tarama ve kontrol, sevdikleriniz için yapacağınız en önemli şey. Birçoğumuz vücudundan gelen sinyalleri dikkate almayarak duymazlıktan geliyor. Oysa alınan bir küçük önlem ve uzman önerilerine kulak vermek birçok hastalığın daha başlamadan fark edilmesine yarıyor.

Tüm hastalıkların başarıyla tedavi edilebilmesi için erken tanının şart olduğunu söyleyen söyleyen Liv Hospital Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Eralp Başer, kadıların genç kızlıktan itibaren yaptırması gereken sağlık taramalarını, uyması gereken kuralların başında her yıl düzenli jinekolojik muayene yaptırılması geldiğini belirtti.

Muayenenin bir parçası olan ultrasonografnini çok kolay zahmetsiz ve zararsız olduğunu ifade eden Başer, “Ultrason dalgaları kesinlikle x-ışını içermiyor ve hiçbir zararı bulunmuyor. Bu tetkikle rahim ve yumurtalıklar ayrıntılı olarak incelenebiliyor. Rahim veya yumurtalıklarda kanser açısından şüpheli bir kitle tespit edilmesi halinde ileri incelemeler yapılıyor. Sağlığınız için düzenli muayene ve jinekolojik ultrason kontrollerinizi aksatmayın” açıklamasında bulundu.

“Adet Sonrası Meme Kontrolü Yapın”

Başer, meme kanserinin erken tanı konulması durumunda başarılı şekilde tedavi edilebileceğine dikkat çekerek, “Erken tanıda sizin de rolünüz bulunuyor. Kendi vücudunuzu tanımanın çok önemli olduğunu unutmayın. Tek yapmanız gereken, her ay kendi kendine meme muayenesi! Bunun için, her ay adet başlangıcından itibaren yaklaşık 1 hafta sonra bu muayeneyi yapmalısınız. Birkaç sefer bu muayeneyi yaptığınız takdirde, normal meme dokunuzu tanıyacak, dolayısıyla yeni bir kitle oluşması halinde hemen fark edebilir hale geleceksiniz” değerlendirmesinde bulundu.

“Mamografi ya da Meme Ultrasonu Yaptırmayı Unutmayın"

Meme kanserinin erken dönemde tespit edilebilmesi için en önemli silahlardan birisi de mamografi incelemesi olduğunu belirti. Başer, Hiçbir şikayeti bulunmayan kadınlarda dahi, 40 yaşından itibaren düzenli olarak mamografi yaptırılması ile, meme kanserine bağlı ölüm riski belirgin olarak azaltılabildiğine vurgu yaptı.

“Pap-Smear ve HPV Testiyle Rahim Ağzı Kanserinden Korunun”

Rahim ağzı kanseri, cinsel yolla bulaşan bir virüs nedeniyle meydana gelerek, erken dönemdeki rahim ağzı kanserinin hiç belirti vermediği uyarısında bulunan Kadın Hastalıkları Uzmanı Başer, şunları söyledi:

“Düzenli aralıklarla kontrollerden geçmek hayati önemi taşıyor. Rahim ağzı kanserine dönüşebilecek kanser öncüsü durumlar çok erken dönemde yakalanıp tedavi edilebiliyor. Bunun için kullanılan testler, rahim ağzı hücrelerin incelendiği pap-smear ve HPV-DNA testi. Çoğu sağlık kurumunda bu testler yaptırılabilir. Pap-smear testinin 21 yaşından itibaren, HPV-DNA testinin ise 30 yaşından itibaren yapılması öneriliyor.”

“Gebelikten 3 Ay Önce Doktora Gidin”

Hem kadının kendisi hem de bebeğinin sağlığı için, gebelik planlanır planlanmaz, ideal olarak da 3 ay önce kadın hastalıkları ve doğum uzmanı kontrolünden geçirilmesi tavsiyesinde bulunan Eralp Başer, “Bu muayenede doktor genel bir sağlık muayenesini takiben jinekolojik muayene yapacaktır. Bu sayede daha önceden var olduğu bilinmeyen bir hastalık tespit edilip tedavisi başlanabilir. Erken gebelikte yeni gelişmekte olan bebeğin sağlıklı büyüyebilmesi ve organlarının düzgün oluşması için folik asit başta olmak üzere çeşitli takviyelere ihtiyaç vardır. Bunların gebelik oluşmadan tamamlanması ile gebeliğin çok daha sağlıklı bir şekilde başlaması sağlanabilir” dedi.

“Menopozdaki Kemik Erimesine Karşı Kemik Ölçümü Yaptırın”

Menopoz döneminde, kemik erimesi riski belirgin olarak arttığını ve bunun önüne geçmek için doğru beslenme ve düzenli hareket alışkanlığı olması gerektiğinin altını çizen Kadın Sağlığı Uzmanı Başer, şunları dedi:

“Kalsiyumdan zengin içeriğe sahip süt ürünleri ve yeşil yapraklı sebzeler diyette bol miktarda bulunmalıdır. Belli aralıklarla yaptırılan kemik mineral dansitometri testi ile kemiklerin yoğunluğunu ölçtürmek mümkün. Kemik erimesi tedavi edilmez ve ilerlerse, en ufak darbede dahi kemik kırılması riski ile karşı karşıya kalınır. Bu nedenle, özellikle menopozdaki kadınların bu ölçümü yaptırmaları ve sonuçlarını doktorları ile paylaşmaları gereklidir.”

“Yılda Bir Kez Genel Sağlık Muayenesi Yaptırın”

Herkesin olduğu gibi kadınların da yılda bir kez dahiliye muayenesi yaptırması gerektiğine işaret eden Başer, “Herhangi bir şikayet olmasa da fizik muayenesi ve tetkikleri yapılmalıdır. Böbrek, karaciğer fonksiyon testleri, açlık kan şekeri, kolesterol ölçümleri, tiroit fonksiyon testleri, kan sayımı, tam idrar tahlili, istirahat EKG’si, akciğer filmi, karın organlarını değerlendirmek için batın ultrasonografisi önerilir. Kronik bir hastalık mevcutsa muayene ve tahlil sıkılığı artırılmalıdır” dedi.

“Her Yaşta Mutlaka Spor Yapın”

Başer, masa başı işlerde çalışan kadınlarda kemik erimesi, kas-iskelet sistemi ağrıları, duruş bozuklukları gibi pek çok olumsuz durum ortaya çıkabildiğini dile getirdi.Başer, bunların önüne geçmek için fırsat yaratmak ve haftada en az 2-3 gün 30'ar dakikalık bir yürüyüş yapmanın sağlık için faydalı olacağını sözlerine ekledi.

“Vücut Kitle Endeksinizi 30’un Üzerine Çıkarmayın”

Günümüzün en önemli sağlık sorunlarından birisinin de şişmanlık yani diğer adıyla obezite olduğuna işaret eden Kadın Sağlığı Uzmanı Başer şu ifadeleri kullandı:

“Kilonuzun, boyunuzun metre cinsinden değerinin karesine bölünmesi ile elde edilen sayıya Vücut Kitle İndeksi (VKİ) deniliyor. Bu değerin 30'un üzerinde olması, obezite lehine bir bulgu. Obezitenin yüksek tansiyon, kalp hastalıkları, şeker hastalığı ve kas-iskelet sistemi hastalıkları gibi pek çok hastalığa davetiye çıkardığı artık net olarak biliniyor. Eğer fazla kilonuz olduğunu düşünüyorsanız bugün bir adım atın. Doğru bir diyet ve uygun şekilde yapılan sporla bunu yapmanın aslında hiç de zor olmadığını göreceksiniz.”