Akar’dan Veda Mesajı

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, “Özellikle 15 Temmuz’dan sonraki süreçte yaşanan personel eksikliğine rağmen, milletinin emrinde ve daima görevinin başında olan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, sizlerin sayesinde bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kendisine verilen görevleri, büyük bir azim ve kararlılıkla yerine getireceğinden asil Türk milletinin sevgi ve güvenine lâyık olmaya devam edeceğinden hiçbir şüphem yoktur” dedi.

Genelkurmay Başkanlığı görevini Orgeneral Yaşar Güler’e devrederek Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ilk Milli Savunma Bakanı olan Akar, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) için veda mesajı kaleme aldı.

“Üç Yıllık Süre İçinde Çok Önemli Gelişmelere Tanık Olduk”

“Türk Silahlı Kuvvetlerinin Değerli Mensupları, Kahraman Silah Arkadaşlarım” ifadesiyle başlayan mesajda, askerliğin gerektirdiği görevleri yerine getirmiş olmanın huzur ve mutluluğu ile üniformadan ayrılmanın hüznünü bir arada yaşadığını belirten Akar, şunları kaydetti:

“Silahlı Kuvvetlerimizin çeşitli kademelerinde sadakatle ve onurla görev yaptım. Bu süre zarfında, ‘En büyük takdir, güvenilmek, en büyük başarı, bu güvene layık olmaktır’ düsturunu meslek hayatım boyunca egemen kılmanın gayreti içinde oldum. Genelkurmay Başkanlığı görevini devraldığım tarihten bugüne kadar geçen üç yıllık süre içinde, ülkemiz ve yakın çevremizde meydana gelen çok önemli gelişmelere tanık olduk. Bu gelişmeler, birçok bakımdan yönetilmesi zor bir dönem olarak tarihteki yerini almıştır.

“Azim Ve Kararlılıkla Mücadele Ettik”

TSK olarak bu zor dönemde asil milletimizin sevgi ve güveninden aldığımız güçle, bayraklaşan vatan topraklarının bütünlüğü ve güvenliği ile milletimizin egemenlik ve bağımsızlığı uğruna gece-gündüz, yaz-kış, dağ-bayır demeden başta terörle mücadele olmak üzere, her türlü tehdit ve tehlikeye karşı ‘ölürsem şehit, kalırsam gazi’ anlayışı içerisinde azim ve kararlılıkla mücadele ettik. Bölgesel güvenlik ve istikrar durumundaki dalgalanmaların küresel etkilere neden olduğu, geleceğin güvenlik boyutunun ülkemiz çevresindeki coğrafyada şekillenmeye başladığı bu dönemde Türkiye’de, çok boyutlu ve çeşitli terör olayları yaşanmıştır.

“Mehmetçik ‘Girilemez’ Denilen Yerlere Girmiştir”

Bu dönemde DEAŞ ve aslında birbirinden farkı olmayan PKK/KCK/PYD-YPG gibi terör örgütlerinin 2011 yılından itibaren Suriye ve Irak’ta yaşanan istikrarsızlık ve otorite boşluğundan da istifadeyle ülkemizde şiddeti giderek artan büyük terör eylemleri düzenlemesi nedeniyle TSK tarafından 24 Temmuz 2015 tarihinden itibaren yurt içinde ve sınır ötesinde geniş çaplı operasyonlar düzenlenmiştir. Bu operasyonlarla Mehmetçik, ‘Girilemez’ denilen yerlere girmiş, ‘Ulaşılamaz’ denilen yerlere ulaşmıştır.”

“Türk Silahlı Kuvvetlerine Sızarak”

TSK’nın sürdürdüğü operasyonlar sırasında PKK’nın Suriye ve Irak’taki istikrarsızlıklardan faydalanarak eylemlerini şehir merkezlerine taşıdığına ve “çukur eylemlerine” başladığına dikkat çeken Bakan Akar, “TSK, dünyada az sayıda ordunun gösterebileceği bir başarıyla masum insanlara zarar vermeden teröristleri kazdıkları çukurlara gömerek bu tehdidi bertaraf etmiştir. Yine bu dönemde PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ gibi örgütlere karşı mücadele sürdürülürken ülkemiz, 15 Temmuz 2016’da FETÖ’nün hain darbe girişimine maruz kalmıştır.

Ülkemizin tüm kurum ve kuruluşlarıyla birlikte TSK’ya de sızarak Türkiye Cumhuriyeti’ne, demokrasimize ve onun köklü değerleri ile saygın kurumlarına kasteden FETÖ’nün hain mensupları tarafından gerçekleştirilen bu ihanet karşısında birlik, beraberlik ve demokrasi idealleri uğruna yediden yetmişe bütün fertleriyle bir araya gelerek tek vücut olan asil milletimiz; TSK, jandarma ve emniyet güçlerimizin vatansever evlatlarıyla birlikte omuz omuza mücadele vererek bu hain darbe girişimini akamete uğratmıştır” dedi.

“3 Bin Civarında Deaş’lı Terörist Etkisiz Hale Getirilmiştir”

TSK’nın darbe girişiminin olumsuz etkilerini kısa sürede atlattığını belirten Akar, mesajına şöyle devam etti:

“İçine sızan hainlerden temizlendikçe daha da güçlenen TSK; asil milletimizin huzur ve güvenliğine, egemenlik ve bağımsızlığına yönelen terör tehdidini ortadan kaldırmak için hain darbe girişiminden bir ay sonra Fırat Kalkanı Harekâtı’nı başlatabilmiştir. Bu harekât sırasında, masum insanlara zarar vermemek için her türlü tedbir alınarak 3 bin civarında DEAŞ’lı terörist etkisiz hale getirilmiş ve DEAŞ’a Suriye’de büyük bir darbe vurulmuştur.

“Afrin Teröristlerden Temizlemiştir”

TSK, aynı azim ve kararlılıkla 20 Ocak 2018 tarihinde de Zeytin Dalı Harekâtı’nı başlatarak Afrin bölgesini teröristlerden temizlemiş, hem bölge halkının hem de sınırlarımızın güvenliğini sağlamıştır. Tüm bu operasyonların planlama ve icrasında sadece teröristler ve bunlara ait barınak, sığınak, mevzii, silah, araç ve gereçler hedef alınmış; şanlı tarihimiz ve kültürümüz gereği TSK tarafından dokunulmaz kabul edilen sivil/masum kişilerin, dini/kültürel yapıların, tarihi eserlerin ve çevrenin zarar görmemesi için, diğer hiçbir ülkenin göstermediği dikkat ve hassasiyetle davranılmıştır. Özellikle ifade etmek isterim ki, Türk ordusunun kahraman mensupları burada sadece askeri değil, aynı zamanda yüksek ahlaki değerlere dayalı asil davranışlarıyla tarihimize yaraşır insani bir başarıyı da kazanmıştır.

“Üç Kıtada Ülkemizin Hak Ve Menfaatleri Aralıksız Korunmuştur”

Bu operasyonlar esnasında bölge halkının gönlünü fetheden kahraman silah arkadaşlarımın ortaya koymuş olduğu emsalsiz tavır ve hareketleri, her türlü övgünün üzerindedir. Bu dönemde, yurt içi ve sınır ötesinde başarıyla yürüttüğümüz terörle mücadele harekâtlarının yanı sıra NATO, BM, AB ve AGİT görevleri ile ikili ilişkiler kapsamında Afganistan’dan Kosova’ya, Bosna Hersek’ten Katar’a, Lübnan’dan, Somali’ye ve Aden Körfezi’ne uzanan geniş bir coğrafyada görev ve sorumluluk üstlenerek tarihimize, kültürümüze ve atalarımıza yaraşır şekilde yedi iklim üç kıtada ülkemizin hak ve menfaatlerini koruma faaliyetlerimize de aralıksız devam edilmiştir.

“Her Türlü İnisiyatif Tereddütsüz Kullanılmıştır”

Yine ‘mavi vatan’ımız olan denizlerimizde ve hava sahasında mevcut sorunların uluslararası hukuk ve iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde çözüme kavuşturulmasından yana olduğumuz, ancak hiçbir hak ihlaline de müsaade etmeyeceğimiz her fırsatta dile getirilmiş, ülkemizin ve milletimizin uluslararası hukuk ve anlaşmalardan kaynaklanan hak ve menfaatleri azim ve kararlılıkla korunmuştur. Özetle, Terörle Mücadele Harekâtı ile kara, deniz ve hava hudutlarımızın güvenliği başta olmak üzere tüm görevlerin icrasında yasalarla tanınan her türlü inisiyatif, imkân ve yetki; muhakemeye dayalı cesaretle tereddütsüz kullanılmıştır.”

“Yeni Heyetinin Komutasında Daha Önemli Başarılar Kazanacağınıza İnanıyorum”

TSK’nın faaliyetlerinde sağlanan başarının şehitler ve gaziler başta olmak üzere ciddiyet, samimiyet, diyalog ve koordinasyon içerisinde fedakârca çalışan, mesleklerinin her kademesinde ve faaliyetlerinin her aşamasında askeri atmosferi daima muhafaza eden askerlerin sayesinde olduğunu kaydeden Akar, şöyle devam etti:

“Bu süreçte TSK’nın her bir personeli, gece-gündüz demeden karada, denizde ve havada olağanüstü gayretle çalışarak kendilerine verilen her türlü görevi yerine getirmiş; egemenlik, bağımsızlık ve güvenliğimizin en önemli teminatı olan TSK’da en küçük bir zafiyet yaşanmaması için büyük fedakârlıklar göstermiştir. Silahlı Kuvvetlerimizin fedakâr ve kahraman mensupları olarak sadakatiniz, üstün ahlaki ve mesleki niteliklerinizle Genelkurmay Başkanlığı görevini devralan Orgeneral Yaşar Güler başta olmak üzere, yeni komuta heyetinin emir ve komutasında çok daha önemli başarılar kazanacağınıza inanıyorum.

“Şehitlerimizin Ve Gazilerimizin Değerli Aile Fertlerine Şükranlarımı Sunuyorum”

Özellikle 15 Temmuz’dan sonraki süreçte yaşanan personel eksikliğine rağmen, binlerce yıllık şanlı tarihimizden süzülüp gelen köklü gelenekleri, millî ve manevi değerleri ile anayasada belirtilen çerçevede ve yasalar doğrultusunda milletinin emrinde ve daima görevinin başında olan TSK’nın, sizlerin sayesinde bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kendisine verilen görevleri, büyük bir azim ve kararlılıkla yerine getireceğinden asil Türk milletinin sevgi ve güvenine lâyık olmaya devam edeceğinden hiçbir şüphem yoktur. Bu duygu ve düşüncelerle; Ebedi Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, kutsal vatan toprakları için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden TSK mensuplarını rahmet, minnet ve saygıyla yâd ediyor, hayatta olan kahraman gazilerimize, şehitlerimizin ve gazilerimizin değerli aile fertlerine şükranlarımı sunuyorum.

“Değerli Silah Ve Mesai Arkadaşlarıma Yürekten Teşekkür Ediyorum”

‘Ordu-millet’ dayanışmasının en güzel örneklerini sergileyerek desteğini hiçbir zaman esirgemeyen ve varlığıyla çalışmalarımızda bizlere güç veren asil milletimize, TSK’nın daima daha ileriye gitmesi için emek harcayan ve değerli katkılarda bulunan başta birlikte çalıştığım Kuvvet Komutanlarımıza, İkinci Başkanlarımıza, Jandarma Genel Komutanlarına, Sahil Güvenlik Komutanlarına, general, amiral, subay, astsubay, devlet memuru, işçi, uzman erbaş ve erlerimize, kahraman gazilerimize, terörle mücadelede TSK mensuplarıyla omuz omuza çalışan Jandarma Personeli, Emniyet güçleri ve güvenlik korucularımıza, emekli mensuplarımıza, görev sürem boyunca desteklerini her zaman yanımda hissettiğim tüm değerli silah ve mesai arkadaşlarıma yürekten teşekkür ediyor, TSK’nın bugünkü seviyeye gelmesinde emeği geçen önceki Sayın Genelkurmay Başkanları ile TSK’nın değerli mensuplarını saygı ve şükranla anıyorum.”

“Hepinizi En İçten Duygularla Selamlıyorum”

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler’e ve TSK’nın tüm mensuplarına başarı dileyen Akar, “Kıymetli aile fertlerinizle birlikte huzur ve esenlik dolu bir ömür geçirmeniz temennisiyle hepinizi en içten duygularla selamlıyorum. TSK’ya ve onun kahraman mensuplarına emir-komuta etmenin gururuyla sizlere arzıveda ederken her birinizin gözlerinden öpüyorum. Yolunuz, bahtınız açık olsun” diyerek mesajını sonlandırdı.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.