Başbakan Anayasa Değişikliği İçin Liderlerle Görüşecek

Başbakan Binali Yıldırım, CHP’nin Cumhuriyet Gazetesi yazarları ile HDP’li milletvekillerinin tutuklanmasına ilişkin eleştirilerine yanıt verdi. Terör konusunda ise Avrupa Birliği ülkelerine “destek” çağrısı yaptı.  Yıldırım, “HDP’li milletvekilleri mahkeme ve hukuk tanımadılar.  Terörü destekleyenler kuzu kuzu yargının karşısına çıkacaklar. Bu ülkede hiç kimse teröre destek çıkarak, devlete ve millete karşı haddini aşamaz.  CHP haftasonu programlarını iptal ederek bir bildiri yayınladı.  Yaptıkları açıklama tam bir siyasi basiretsizlik örneği. Nedir bu ya? Kepazelik. Üniversite öğrencilerinin her dersten sonra kapı önünde okudukları boykot bildirgeleri gibi” dedi.  

Yıldırım, bu hafta anayasa değişikliği konusunda muhalefet liderleri ile görüşeceğini de açıkladı.

PANCAR ÜRETİCİLERİNE MÜJDE
Başbakan Binali Yıldırım, Meclis’te AK Parti Grup toplantısında konuştu. Konuşmasının başında pancar ekicilerine müjde vererek başlayan Yıldırım, “şeker pancarının 2017 avans alım fiyatını 210 lira olarak belirledik” dedi.

Geçen hafta yapılan icraatlardan da bahseden Yıldırım, uyuşturucu ile mücadele konusunda 8 bakanın yer aldığı, “Uyuşturucu ile Mücadele Yüksek” kurulu oluştuğunu belirtti. Uyuşturucu ile mücadeleye stklar, iş dünyası üniversiteler gibi kurumların da destek vereceğini söyledi.

HDP’LİLERİN TUTUKLANMASI
Bir kereye mahsus milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasını anımsatan Başbakan, HDP’li milletvekillerinin tutuklanmasıyla ilgili, “bu zemini kendileri yarattı” sözleri ile ifade etti. HDP’li milletvekillerinin sırtlarını terör örgütü PKK’ya dayadıklarını açıkça ifade ettiklerini vurgulayan Başbakan, mahkeme ve hukuk tanımadıklarını vurguladı.
Yıldırım konuşmasını şöyle sürdürdü:

“20 Mayıs'ta gazi meclisimiz değişik partilerden haklarında dosyalar bulunan 154 milletvekilinin 810 dosyası var. Bu dokunulmazlıkları bir seferliğine kaldırmıştık. Yani ömür boyu dokunulmazlıklar kalkmıyor, mevcut dosyalar hakkında olanlar kaldırılıyor. Savcıların yaptığı çağrı ile beraber AK Parti'den, CHP'den, MHP'den bu dosyalarla ilgili vekiller gidip ifadelerini verdiler. Bir HDP milletvekili hariç, 55 milletvekili var dosyası olan. Bir tanesi hariç 54 tanesi mahkemenin kararına uymayacaklarını, gidip ifade vermeyeceklerini söyleyerek adeta mahkemelere, hukuka meydan okudular. Devlete ve kurumlarına saygı göstermek. Bu kurumların işleyişini sağlamak siyasetçilerin görevidir. HDP'li bazı vekillerin buradan da bir siyasi kriz çıkarma yoluna gittiler. Hukuk karşısında hiç kimsenin ayrıcalığı da yoktur, üstünlüğü de yoktur. Bizi hiç kimse hukuk karşısına çıkaramaz, sorgulayamaz, mahkemelerinizi tanımıyoruz gibi ifadeler halkın oylarıyla seçilen milletvekillerinin söyleyeceği sözler olamaz. Bir vekil, korucuları hedef alan konuşmasında ‘Bu memleketten defolup gideceksiniz, o keleşi size çevirmesini iyi biliriz’ diye tehditlere dayıyor, bir başkası ‘Biz sırtımızı PYD'ye, PKK’ya yaslıyoruz’ diyor.  Teröristlerin kazdığı hendeklere kazanım diyenler, belediyeleri öz yönetim adı altında destekleyenler elbette kuzu kuzu yargının karşısına çıkacaklardı, çıktılar. Çıkacak ki bu ifadelerin altında yatan gerçekler bir bir ortaya çıksın. Meclis'te her düşünce hür bir şekilde ifade ediliyor, kimseye engel yok. Orada kalırsa, konuşmalar eyleme dönmezse hiçbir şeye kimsenin bir şey söylemeye hakkı yok. Türkiye'de siyasete katılım yolları sonuna kadar açık. Şimdi de bu vekiller  kalkmış diyorlar ki yasama faaliyetlerini durduruyoruz. Millet size yasama faaliyetlerinizi değil, terör faaliyetlerinizi durdurun dedi, yanlış anladınız.”

KILIÇDAROĞLU’NA “SEÇİLMİŞ” TEPKİSİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, HDP’li milletvekillerinin tutuklanması ile ilgili, “seçimle geldiler, seçimle gitmeliler” sözlerine yanıt veren Başbakan, “ Seçilmiş biri tutuklandı diyorlar. E tamam tutuklanmasını biz de arzu etmeyiz ama mahkemeler kendi işini yapsın. Biz de kendi işimizi yapalım. Seçilmişlik sıfatı, seçilmiş olmak kimseye suç işleme hakkı vermez. Hiçbir vekil, milletten aldığı irade ve yetkiyi milletin aleyhine, terör örgütlerinin lehine kullanamaz. Milletin vekili, siyaseti kalka olarak kullanıp terörle iç içe olamaz” diye konuştu.

CHP’YE ELEŞTİRİ
Başbakan Binali Yıldırım, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Cumhuriyet Gazetesi yazarlarının ve HDP’li milletvekillerinin tutuklanmasına yönelik eleştirilerine de sert yanıt verdi.

CHP’nin hafta sonu tutuklanmalara yönelik yayınladığı bildiriye Başbakan, “Yaptıkları açıklama tam bir siyasi basiretsizlik örneği. Nedir bu ya? Kepazelik. Üniversite öğrencilerinin her dersten sonra kapı önünde okudukları boykot bildirgeleri gibi” yanıtını verdi.

CHP’yi terörü desteklemekle suçlayan Başbakan konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Siz ana muhalefet partisisiniz. Bu kafayla sittin sene iktidar olamazsınız. Her satırıyla sanki terör örgütünün ayağını kaldırdığı yere ayağını basıyor. CHP'nin kullandığı dil Türkiye'yi küresel düzeyde zayıf düşürmeye çalışanlarla aynı. AK Parti'ye muhalefet edeyim derken, CHP Türkiye'ye muhalefet ediyor. Seçimle gelen, seçimle gider. Seçimle gelen seçimle gider lafı, terör örgütlerinin Türkiye'ye meydan okuduğu zeminde anlamsızdır. Seçimle gelen seçimle gider elbette. Gayri meşru terör örgütleriyle, cinayet odaklarıyla dünyanın hiçbir yerinde bir siyasi partinin ilişkisi kabul edilemez. Hepimizin yapması gereken yargı kararını beklemektir. 

HDP'lilerin bir kısmının Kandil'le ilişkisini açık açık söyledikleriyle beyan ettikleri ortadadır. Bazı belediyelerin teröre destek verdikleri ortadadır. Sayın Kılıçdaroğlu bunun suç olmadığını mı düşünüyorsunuz? Siz bunu şehit ailelerine nasıl izah edeceksiniz? Bu ülkenin insanları terörün her türlüsünü lanetliyor. Bir tek CHP bu şuuru gösteremiyor. Bilsinler ki CHP'ye oy veren vatandaşlarımız da partilerinin terör örgütüne olan bu müzahirliğinden rahatsızlar. Biz CHP'li vatandaşlarımızla ülkemizi korumak için Yenikapı ruhunda bir araya geldik, bir olduk. Birliğimizi, beraberliğimizi, ahdimizi bozmaya CHP'nin de gücü yetmez. Ülkemiz adına, ana muhalefet partisi lideri olma sorumluluğu, nezaketi, saygıyı muhafaza edin.”

AVRUPA’YA TERÖR ÇAĞRISI
Avrupa’yı törör konusunda eleştiren Başbakan, “Avrupalı dostlarımız maalesef konu terör örgütü olunca sus pus oluyor. Avrupa, terör örgütlerinden bazılarına göz kırparak demokrasiyi de, can ve mal hürriyetini de gözardı ediyorlar” suçlamasını getirdi.

Başbakan Yıldırım, önümüzdeki günlerde Avrupa İlerleme Komisyonu’nun açıklayacağı raporu anımsatarak şöyle dedi:

“Bir yandan PKK terör örgütü diye karar alıyorlar, diğer yandan gereğini yapmıyorlar. Alttan alta terörün propagandasını yapıyorsunuz. Biz Türkiye olarak AB ile ilişkilerimizi olumlu yönde geliştirmekten yanayız. Avrupa da çifte standartı terk etmeli, Avrupa Türkiye'nin dostluğunu ve samimiyetini görmelidir. AB, ırkçılık, yabancı düşmanlığı, islamifobi konularında iyi bir noktaya gitmiyor. Avrupa Komisyonu bir ilerleme raporu yayınlayacak. Dostlarımızdan bir kez daha isteğimiz şu: Önyargılardan arınmış, Türkiye'nin siyasetine, toplumsal gerçeğine uygun bir rapor görmek istiyoruz. Bu rapor şu ana kadar yapılan talihsiz açıklamaları ihtiva eden bir rapor olmaz.”

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ
Başbakan Yıldırım, anayasa değişikliği konusunda bir adım daha attıklarını belirterek şöyle dedi:

“Bu hafta siyasi partilerle görüşmelerimizi tamamlayıp son şeklini vereceğiz. Tüm partilerimizin katılımıyla bunu gerçekleştirir ve bunu milletin gündeminden çıkarırız. Millet bu tartışmalardan bıktı usandı. Yeni anayasa ve hükümet sistemiyle yapacağımız değişiklikler, artık bir daha Türkiye koaliyon dönemlerini tarihe gömmüş olacak. Her zaman tek başına güçlü siyasi irade olacak. AK Parti olarak bu sözümüzü de yerine getireceğiz.”