Başbakan Yardımcısı Akdağ’dan Kılıçdaroğlu’na Yanıt

Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, “Sayın Kılıçdaroğlu’nun döneminde küçük bir kulübe gibi başlayan ancak keşif artışları ile koskoca bir hastaneye dönüşen binalar var. Bunu o günkü SSK’nın bir mevzuatına bağlamışlar ve daha sonraki bütün soruşturmalardan da zamanında Rahşan Affı denen af sayesinde amiyane tabirle yırtmışlar” dedi.

Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, “Sayın Kılıçdaroğlu’nun sıkıntısı nedir? Türkiye’nin Suriyeli göçmenlere para harcamadığını mı ima etmek istemektedir? Sayın Kılıçdaroğlu kimin adına konuşmaktadır, kimin taşeronluğunu yapmaktadır?” dedi.

Başbakan Yardımcısı Akdağ, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’yi suni bir gündemle meşgul etmeye çalıştığını öne süren Akdağ, “Bu ilk değil. Biz bu hikayeyi daha önce de gördük. Sayın Kılıçdaroğlu’nun bu davranışı eskiden beri bildiğimiz bir davranış. Kılıçdaroğlu’nun daha önceki iddialarına bakıyorum, aşağı yukarı sekize yakın iddiası var, hepsi fos çıktı. Bu gerçekten Türkiye’de ciddi bir ana muhalefet boşluğu olduğunu gösteriyor. Bu bizi üzüyor da ayrıca. Demokrasiler sadece iktidar partileriyle değil, muhalefet partileriyle de olgunlaşır, gelişir. Hizmetlere ana muhalefet partilerinin de katkıları olur. Gelin görün ki kasım kasım kasılarak, ‘Ben eski maliyeciyim, mal nasıl götürülür ben çok iyi bilirim’den başka bir şey bilmeyen Sayın Kılıçdaroğlu, gerçekten Türk siyasetine yazık ediyor. Aslında Türk siyasetine yazık etmesi de mümkün değil, kendisine yazık ediyor kendi partisine zarar veriyor. Her geçen gün güvenilirliği biraz daha kayboluyor” şeklinde konuştu.

“KİŞİ BAŞINA AYDA BİR GÖÇMEN İÇİN BİN BİN BEŞ YÜZ AVROLAR KONUŞULUR”

Kılıçdaroğlu’nun, Suriyeli sığınmacılar için harcanan 30 milyar doların hesabını istediğini ifade eden Başbakan Yardımcısı Akdağ, şöyle konuştu:

“Ben bir televizyon konuşmasında toparlanmış rakamlar olarak bunun nasıl gerçekleştiğini ifade ettim. Bu ifadede Suriyelilerin yıllardır ülkemizde yaşadıkları, yaşarken barınma, yiyecek, giyecek eğitim, sağlık ihtiyaçları ve bütün diğer belediyecilik ihtiyaçlarından yararlandıklarını, bu hesabın da buna göre yapılması gerektiğini ifade ettim. Geçmişte OECD’nin ve geçmişte göçmen ağırlayan birçok ülkenin hesaplarında bütün bunlar yan yana getiriliyor. Kamunun genel bütçesinden harcanan paralar, belediyelerin yaptığı masraflar, sivil toplumun harcamaları ya da vatandaşların doğrudan doğruya yaptıkları destekler bunların hepsi toplanarak hesaplar ortaya çıkıyor. Avrupa’ya, OECD ülkelerine baktığımız zaman kişi başına ayda bir göçmen için bin-bin beş yüz avrolar, bazen bunun daha üstü de konuşuluyor.

“BALIKLAMA DALDIĞI İÇİN BÖYLE BİR YANLIŞA DÜŞMÜŞ OLDU”

Türkiye’ye gelince önce benim konuşmama istinaden Sayın Bülent Tezcan’ın başlatmaya çalıştığı bir polemiğe Sayın Kılıçdaroğlu da balıklama daldı, bunu sosyal medya trolleri ile de yaymaya çalışıyorlar. Bir cümlenin üzerinden bir roman bina etmeye çalışıyorlar ama bunu başaramayacakları kesin. Bugün Sayın Kılıçdaroğlu konuşmalarında, ‘Suriyelileri de sormuştuk, 30 milyar harcadık’ dediler. Recep Akdağ, ‘Yol yaptık, yoldan Suriyeliler geçmiyor mu diye’ cevap verdi. Konuşmamın bir bölümünü aldığı için, daha doğrusu balıklama daldığı için böyle bir yanlışa düşmüş oldu Sayın Kılıçdaroğlu.”

“DOLAR HESABIYLA 200 DOLAR GİBİ BİR RAKAM ÇIKMAKTADIR”

“Kılıçdaroğlu’nun doğru danışmanları olsa bu hesapları kendileri de yapabilirler” diyen Akdağ, Türkiye’de 2011’den beri sığınmacı olan Suriyelilerin yıl-kişi hesabıyla 12 milyon kişiye tekabül ettiğini söyledi. An itibariyle 3 milyon 300 bin Suriyelinin Türkiye’de bulunduğunu kaydeden Başbakan Yardımcısı Akdağ, “Onlar geçen yıl da bu miktardaydılar, toplarsanız 6 milyon 600 bin kişi yapar aşağı yukarı. Geriye doğru 2011’e giderseniz, bir yıl yaşadıklarını düşünün, 12 milyon kişi bir yılda yaşamış gibi bir hesap yapabilirsiniz. Bunu da 30 milyara bölerseniz aşağı yukarı ayda kişi başına 800 lira gibi ya da dolar hesabıyla 200 dolar gibi bir rakam çıkmaktadır. Bu bir kişinin sadece yiyip, içmesi ya da barınmasıyla ilgili maliyet değildir. O kişinin bütün kamu hizmetlerinden de aldığı hizmetin bedeli bunun içerisindedir. Aslında konuşulan rakamın çok büyük bir rakam olmadığı, aksine batılı ülkelerin hesaplamaları ya da kamuoyuna takdimleri dikkate alınırsa son derece verimli, maliyet açısından kontrollü bir harcama olduğu açıktır” değerlendirmesinde bulundu.

“BU MİKTAR 2011’DEN İTİBAREN HARCANAN MİKTARA TEKABÜL EDİYOR”

2011’den itibaren yedi yıl içinde yapılan harcamaları açıklayan Akdağ, “AFAD’ın yaptığı 5 milyar 586 milyon 594 bin lira, güvenlik ve kamu düzeni hizmetlerine harcanan 9 milyar 228 milyon 707 bin lira, sağlık hizmetleri için harcanan 16 milyar 30 milyon 111 bin lira, eğitim hizmetleri için harcanan 15 milyar 489 milyon 968 bin lira, belediyecilik hizmetleri için harcanan 17 milyar 527 milyon 481 bin lira, Fırat Kalkanı bölgesinde harcanan 1 milyar 630 milyon lira, çeşitli vakıflar, dernekler ve özellikle Türk Kızılay tarafından harcanan 2 milyar 58 milyon 122 bin lira, belediyeler tarafından kampanyalarla 312 milyon 92 bin lira, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 780 milyon 807 bin lira, özellikle kamplarımızdaki amortisman maliyeti olarak 1 milyar 505 milyon lira diğer sivil toplum kuruluşlarının kayıtlı proje bazlı yardımları olarak 852 milyon 600 bin lira, vatandaşımızın yardım olarak dağıttığını düşündüğümüz 11 milyar 649 milyon 434 bin lira. Toplam maliyet 84 milyar 884 milyon 541 bin lira. Bu miktar bugünün döviz kuruyla dönüştürülürse yanlış olur. Bütün bu miktar 2011’den itibaren harcanan miktara tekabül ediyor. Her yıl harcanan miktarların dövize çevrilmesiyle dolar olarak 30 milyar 285 milyon 573 bin dolar harcama yapıldığını öngörüyoruz. Bir de fırsat maliyeti var. Bu harcanan paranın fırsat maliyetlerini de düşünürsek bu 34 milyar 692 milyona kadar çıkıyor” şeklinde konuştu.

“İNSAN BUNU GERÇEKTEN MERAK EDİYOR”

Türkiye’nin Suriyelilere yaklaşımının uluslararası kuruluşlar tarafından takdirle anıldığını vurgulayan Başbakan Yardımcısı Akdağ, “Her görüştüğümüzde Türkiye dışında bugüne kadar dünyada herhangi bir sığınmacı gruba böylesine hizmet edebilen ve böylesine verimli bir şekilde, maliyeti düşük bir şekilde hizmet edebilen ama hizmetleri de yerli yerinde verebilen ikinci bir ülke yok diyorlar. Bizim ana muhalefetimize ne oluyor? İnsan bunu gerçekten merak ediyor. Nedir dertleri? Sayın Kılıçdaroğlu’nun sıkıntısı nedir? Türkiye’nin Suriyeli göçmenlere para harcamadığını mı ima etmek istemektedir? Sayın Kılıçdaroğlu kimin adına konuşmaktadır, kimin taşeronluğunu yapmaktadır? Gerçekten ben bunu merak ediyorum” dedi.

“RAHŞAN AFFI DENEN AF SAYESİNDE AMİYANE TABİRLE YIRTMIŞLAR”

CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun SSK Genel Müdürlüğü yaptığı döneme atfen, Sağlık Bakanı olduğu dönemde SSK hastanelerinin büyük bir felaket içinde olduğunu gördüğünü vurgulayan Akdağ, “Kamuoyuna ilk defa ifade ediyorum, Sayın Kılıçdaroğlu’nun döneminde küçük bir kulübe gibi başlayan ancak keşif artışları ile koskoca bir hastaneye dönüşen binalar var. Bunu o günkü SSK’nın bir mevzuatına bağlamışlar ve daha sonraki bütün soruşturmalardan da zamanında Rahşan Affı denen af sayesinde amiyane tabirle yırtmışlar. Sayın Kılıçdaroğlu, ‘Eski maliyeciyim mal nasıl götürülür ben çok iyi bilirim’ sorusunu aynaya bakıp kendisinin genel müdürlük yaptığı dönem için sormalıdır” diye konuştu.

“ANA MUHALEFET PARTİSİ GENEL BAŞKANININ BU TUTUMU GERÇEKTEN ÇOK ÇİRKİNDİR”

Kılıçdaroğlu’na MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi örnek almasını öneren Başbakan Yardımcısı Akdağ, “Milletçe bir saldırı altında olduğumuz artık herkese malumdur. Gerek Amerika’daki dava, gerek Suriye’deki hadiseler bir araya gelmemizi gerektiriyorken, bir ana muhalefet partisi genel başkanının bu tutumu gerçekten çok çirkindir” dedi.

“AFAD’DAKİ RAKAMLAR BÜTÇE KALEMLERİNDENDİR”

Başbakan Yardımcısı Akdağ, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Açıkladığı maliyet analizindeki kalemlerin bütçeden olup olmadığına ilişkin sorulan soruya yanıt veren Akdağ, “AFAD’daki rakamlar bütçe kalemlerindendir, güvenlik, kamu düzeni hizmetleri, sağlık-eğitim hizmetleri böyledir. Ama belediyecilik hizmetleri genel bütçeden doğrudan harcanan bir miktar değildir ama belediyelerin de bütçeden aldığı bir pay var. Türk Kızılayı’nın, vakıfların sivil toplum kuruluşlarının yardımları da bütçeden değildir. Vatandaşların harcaması da bütçeden değildir” diye konuştu.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.