Başbakan Yıldırım: Zamanı Mı Bunları Yeni Bir Darbe Arayışına Sokmanın?

Başbakan Binali Yıldırım, FETÖ ile mücadelede yapılan mağduriyet eleştirilerine değerlendirerek, “Asıl mağdur millettir. Milletin psikolojisi bozuldu. Ülkenin bütün değerlerini yerle bir ettiler, dünyaya karşı görünümünü ne hale getirdiler. Darbelerle anılan bir ülke haline geldik, bunların sorumlularına hesap sorulmayacak mı? Zamanı mı bunların avukatlığına soyunmak, cesaret vermek, yeni bir darbe arayışına onları sokmak, bu ülkeye hizmet değil, vatanseverlik hiç değil. Bu konuda üniversitelerimiz, kamu kurumlarımız, yargı, ordu, polis, devletin temel güvenlik unsurlarının içinde bu örgütün bütün mensupları birer birey ayıklanacak. Aksi halde bu tehdit daha da büyüyerek devam eder. Suçlu ise gereği yapılacak” dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, Dokuz Eylül Üniversitesi’nin 2016-2017 Akademik Yıl Açılış Törenine katıldı. FETÖ'nün insanların duygularını, düşüncelerini, kutsallarını istismar ederek, insanlığın başına bela olacak bir terör örgütü olduğunu belirten Yıldırım, “Yıllar sürdü bu, birden bire olmadı. Peki nasıl bu hale geldi? Çünkü ortak değerlerimizi kullandılar. Ne var, 'işte iyilik yapıyoruz, yoksullara yardım ediyoruz himmet topluyoruz. Afrika'da orada, burada, memleketin değişik köşelerinde ihtiyaç sahiplerine yardım ediyoruz' diye insanların hassas olduğu bu yardımseverlik duygularını sömürerek maalesef işin sonunda amacın bu olmadığını, amacın hak etmeden, ter dökmeden, milletten destek istemeden, milletin silahıyla, uçağıyla, topuyla, tankıyla, helikopteriyle yine milletin evlatlarının üzerine kurşun yağdırarak devleti ele geçirmeye çalıştılar. Bunu yaşadık” dedi. Darbe gecesi torunuyla yaşadığı diyalogu anlatan Yıldırım, “11 yaşındaki bir çocuğun muhakemesi maalesef bu alçak terör örgütünün asker üniforması giymiş o alçaklarda bile yok. Bu vatandaşın, bu milletin, varını yoğunu vererek, ‘ülkemiz dosta düşmana karşı güçlü olsun, tehditlere karşı hazır olsun’ diye aldığı silahı, uçağı siz sorumsuz şekilde kalkıp bu milletin üzerine acımasızca sürerseniz, bu millet gereğini yapar. Memleket meselesi konu olunca her şey teferruat olur. Bir kez daha bu büyük millet, Türk milleti ne kadar asil olduğunu, ne kadar bağımsızlığına düşkün olduğunu, büyük Atatürk’ün, ‘Bağımsızlık benim karakterim' dediği bu millet kendine yakışanı yaptı, bu alçaklara unutamayacakları bir ders verdi” diye konuştu.
 
EVDEKİ HESAP ÇARŞIYA UYMADI
 
Türkiye’nin bulunduğu coğrafyanın zor bir coğrafya olduğunu ifade eden Başbakan Yıldırım, tarih boyunca ülkelerin inişleri ve çıkışlarının bulunduğunu ancak Türkiye’nin her zaman, zaman zaman buluşmanın zaman zaman da çatışmanın merkezi olduğunu anlattı. Farklılıkların her zaman olacağına dikkat çeken Yıldırım, herkesin gözünden akan damlaların renginin aynı, acıların ortak olduğunu, acıların azaltılacağını, sevinçlerin çoğaltılacağını belirtti. Birlik ve beraberlik vurgusu yapan Yıldırım, bölücü terör örgütleriyle mücadelenin devam edeceğini belirterek, şunları kaydetti:
“Biliyorsunuz 1980'li yıllardan beri mücadele ettiğimiz bir bölücü terör örgütü. Onlar erken zamanda silahı eline aldılar, meydana çıktılar, bu ülkenin enerjisini tüketiyorlar. Ama FETÖ terör örgütü birikimini yaptı, yaptı, yaptı sinsice, kendini gizleyerek, 40 yıl çalıştı, bekledi ve bir gün ansınız çıktı.
Bize diyorlar ki ‘siz bunlarla ilgili önlemi niye almadınız?’ Bir terör örgütüne karşı önlem nasıl alınır, silah çekerse, insan öldürürse, huzursuzluk çıkarırsa yani adını koyansanız terör örgütü önlemde alırsınız. Bir üst düzey komutanın 20 yıllık yanında taşıdığı özel kalemi, bir gün ‘Komutanım buraya kadar sizi tutukluyoruz’ derse ne yaparsınız? Nasıl bir örgütten bahsettiğimi anlayın. Zaman sizinle omuz omuz namaz kılar başka yerde başkalarıyla farklı bir kılığa girer, bunun İslam’la, insanlıkla hiçbir şeyle alakası yok. Bölücü terör örgütleri ve ülkemizin başını ağrıtan tüm şer odaklarıyla mücadeleye devam edeceğiz ama biliyoruz ki bunların aklı kendi aklı değil, bir başka akıl var. O akıl karşımıza çıkmıyor. O akıl arka planda Hacivat ve Karagöz gibi bunları oynatıyor. Bölücü terör örgütüyle, FETÖ terör örgütü 15 Temmuz’dan önce bir araya geldi. Ve bu darbeyi planladılar, görev bölümü yaptılar. Darbenin başarıyla sonuçlanacağı konusunda zerre tereddütleri yoktu, kaleyi içeriden fethettiklerini düşünüyorlardı ama evdeki hesap çarşıya uymadı.”
 
CUNTACILAR CONTAYI YAKTI
 
Darbe için FETÖ’nün her şeyi hesap ettiğini ancak halkı unuttuğunu, halkın gücünün tankın gücünü yendiğini, cuntacıların contayı yaktığını ifade eden Yıldırım, “Böyle bir milletin evladı olduğumdan dolayı gururluyum. Kimse milletinden mahcubiyet duymasın, böyle bir millet tarihte yok” dedi. Yıldırım, 2002 yılında bölücü terörle mücadelenin yapıldığı 23 ilde yaşan nüfusun kişi başı gelirinin 750 Dolar, Türkiye’nin ortalamasının ise 3 bin 200 Dolar olduğunu anlatarak, “4.5 kat fark vardı. Şimdi Türkiye ortalaması 3 kat arttı. 23 ildeki milli gelir 5 bin 700 Dolara çıktı. Türkiye 3 kat bu bölge 8 kat artmış, bu farkları azaltmamız lazım” dedi. Terörle mücadelenin yapıldığı illerle batı illeri arasındaki farkların azaltılmaya çalışıldığını belirten Yıldırım, Yüksekova Havalanını yaparkan terör örgütü PKK’nın 99 kere şantiyeyi bastığını, makinaları yaktıklarını, ancak kendilerinin karlı bir şekilde çalıştıklarını belirterek, “Bittikten sonra bu karşı çıkan PKK terör örgütünün siyasi uzantıları en önce onlar kullandı. İlk uçuşta onlar geldi. Böyle şey olur mu? Oraya hizmet götürmeye çalışıyoruz engelliyorlar. Neden? Belli millet uyanmasın dağa adam götüremiyor. Yol, okul, doktor, iş, fabrika yok, bunları kullanarak bölücü faaliyetlerine lojistik destek sağlayacak. Bu mazeretleri elinden alınca da hırçınlaşıyor, sağa sola saldırıyor. 2014’de dağa kaldırdıkları genç sayısı 4 bin 500’ün üzerindeydi bu sene şu tarihe kadar 400 civarında ancak gencimizi götürebildiler, kandıramıyorlar. Gençlerimiz artık geleceğin dağda değil Türkiye’de olduğunu biliyorlar” dedi.
Terörle mücadelenin kararlılıkla devam edeceğine dikkat çeken Yıldırım, toplumsal kardeşliği bozan, değerleri yok eden FETÖ ile mücadelenin de süreceğini belirtti.
 
BUNUN ÇOK BÜYÜK BEDELİ OLUR
 
FETÖ ile mücadelede yapılan mağduriyet eleştirilerine değinen Yıldırım, “Asıl mağdur millettir. Milletin psikolojisi bozuldu. Ülkenin bütün değerlerini yerle bir ettiler, dünyaya karşı görünümünü ne hale getirdiler. Darbelerle anılan bir ülke haline geldik, bunların sorumlularına hesap sorulmayacak mı? Zamanı mı bunların avukatlığına savunmak, cesaret vermek, yeni bir darbe arayışına onları sokmak, bu ülkeye hizmet değil, vatanseverlik hiç değil. Bu konuda üniversitelerimiz, kamu kurumlarımız, yargı, ordu, polis, devletin temel güvenlik unsurlarının içinde bu örgütün bütün mensupları birer birey ayıklanacak. Aksi halde bu tehdit daha da büyüyerek devam eder. Suçlu ise gereği yapılacak. Husumetlerimiz varsa geçmişten, kırgınlıklarımızı varsa, rakip olmuşsak, ‘fırsat elime geçti bende bunları FETÖ sepetine koyayım’ derseniz bunun çok büyük bedeli olur, sadece vicdani değil, hukuki sonucu olur. İntikam veya merhamet duygusuyla da değil adaletten şaşmayacağız” diye konuştu. OHAL’e yönelik eleştirilere de yanıt veren Yıldırım, “Biz OHAL’i kendimize yaptık, vatandaşa değil, vatandaş bir gece OHAL yaşadı, çıktı işi bitirdi yoluna devam etti. Bizim bu hasarı mutlaka tamir etmemiz lazım” dedi.
Gıda ve hayvancılık sektörüne yönelik kapsamlı destek ve teşvikleri öğleden sonra açıklayacaklarını ifade eden Yıldırım, yapılan yatırımları anlattı. Körfez Geçiş Projesinin çalışmalarının devam ettiğini belirten Yıldırım, sadece İstanbul’un değil İzmir’in de gerdanlığı olacağını kaydetti.