Başbakan'dan Kılıçdaroğlu'na ''Edep Ya Hu''

Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Mümkün olsa, önce Kılıçdaroğlu’ndan başlamak üzere bütün evlere ‘Edep ya hu’ hattını yerleştirmek isterim. Bütün siyasi partilere, bütün okullara, bütün mekanlara ‘Edep ya hu’” dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Haliç Kongre Merkezi'nde, AK Parti Sürekli Eğitim Merkezi'nin (AKSEM) açılış törenine katılarak, AKSEM’in ilk dersini verdi. Katılımcıların yoğun tezahüratı karşısında uzun süre konuşamayan Davutoğlu, AKSEM’i  “Türk siyasi tarihinde büyük çığırlar açan AK Parti hareketi, bugün yeni bir çığırın eşiğinde. AK Parti Sürekli Eğitim Merkezi, Türkiye'de hiçbir partinin düşünemediği, hayata geçiremediği yeni ve büyük bir hamle” ifadeleriyle tanımladı.

 

 

“KÖKLÜ BİR GELENEKTEN GELİYORUZ”

AK Parti hareketinin insanlığı kuşatan kadim bir geleneğin ürünü olduğunu belirten Davutoğlu, “AK Parti Türkiye Cumhuriyeti gibi belli konjonktürel şartlarda ortaya çıkmış bir siyasi yapı değildir. Türkiye Cumhuriyeti de konjonktüre hapsedilemez, AK Parti de konjonktüre hapsedilemez. Köklü bir gelenekten geliyoruz, güzel bir geleceğe yürüyoruz.”

 

 

“BİR MAZLUM MİLLETLERİN YEKUNU İSTİKLAL HARBİ İLE TESCİL EDİLDİ”

AK Parti’nin milli demokrasi hareketi olduğunu vurgulayan Başbakan Davutoğlu, şunları kaydetti:

“Türkiye Cumhuriyeti’nin gerçek muhtevası itibariyle İstiklal Savaşı'nı ortaya koyan değerler neyse o değerlerin sözcüsüdür, takipçisidir. 1. Dünya Savaşı o büyük, kadim geleneğin son savunma hattıydı. Orada bizim kadim geleneğimizi yıkıp, orada müstevli bir anlayışla sömürgeciliği yerleştirmek isteyenlere karşı harekete geçen bütün bir mazlum milletlerin yekunu, hepsi aslında İstiklal Harbi ile tescil edildi. Türkiye Cumhuriyeti bu tescilin ürünüdür. Biz Türkiye Cumhuriyeti tarihi içinde cumhuru temsil eden, demokrasiyi temsil eden, milli iradeyi temsil eden çizginin bugünkü temsilcileriyiz, bugünkü sözcüleriyiz.

 

 

“CUMHURU TEMSİL EDEN BİR KÖKTEN GELİYORUZ”

Bu dönem içinde bürokratik elitizm ile cumhur hep karşı karşıya gelmiştir. Tek parti dönemi bürokratik elitist bürokrasinin bütün o kadim geleneğe savaş açmasının ürünüydü. Elitisit büroktasiye karşı biz cumhuru temsil eden bir kökten geliyoruz. Gerçek cumhuriyetçi biziz, gerçek milli biziz gerçek demokrasinin sözcüleri biziz. Bu gelenek içinde o tek parti bürokratik elitizmine karşı 'Yeter söz milletindir' diyen Adnan Menderes çizgisinin de bugünkü temsilcisi biziz.

 

 

“NECMETTİN ERBAKAN’IN ÇİZGİSİ BİZDE DEVAM EDİYOR”

‘Yeter söz milletindir’ çağrısına karşı bu sefer vesayetçi bir yolla darbelerle, vesayetçi anlayışlarla bu milli demokratik anlayışa savaş açıldı. Onun karşısında 27 Mayıs ihtilalinden sonra tekrar bürokratik elitizme karşı vesayetçi anlayışına karşı çıkan ve bir anlamda milli bir çizgiyi Türk siyasetinde en güçlü şekilde temsil eden rahmetli hocamız Necmettin Erbakan’ın da çizgisi bizde devam ediyor. 27 Mayıs sonrası, 12 Mart sonrası o karanlık günlerde ‘Yeter söz milletindir’ çizgisini milli bir eksene oturtan bir hareketin öncüsü oldu Erbakan hocamız.

 

 

“KIYAMETE KADAR BURADAYIZ”

Sonra 12 Eylül zihniyeti, darbesi geldi. Tekrar vesayetçi, darbeci bir anlayış milli ve cumhuri ve demokrat çizginin önüne geçmeye çalıştı. Ona karşı da bu sefer Özal'ın siyasi çizgisiyle milletin, milletin sesi başkentte yankılanmaya çalıştı. Onu da engellemeye gayret ettiler.  28 Şubat'ın karanlık günleri işte cumhuriyetçi, demokrat, milli çizgiye karşı elitist, vesayetçi, darbeci bir yaklaşımın ürünüydü. Biz işte 28 Şubat’ın bin yıl sürecek iddiasına karşı biz kadimin temsilcileriyiz ve kıyamete kadar buradayız diyen çizginin adı AK Parti'dir.”

 

 

“14 YIL ÖNCE ACİZ BİR DEVLET VARDI”

Filistin halkının adalet aradığında yönünü Türkiye’ye döndüğünü ifade eden Davutoğlu, şöyle konuştu:

“2012 Kasımında Filistinlilerle Gazze topraklarında buluştuğumda üzerimizde İsrail uçakları bombardıman yaparken, ellerinde al bayrakla sokağa çıkmış Gazzeliler bizi bekliyorlardı. Nasıl al bayrak Çanakkale’de3 bir semboldü bütün mazlum milletlerin, nasıl al bayrak İstiklal Harbi’nde herkesin gönlündeydi Hint’ten Afrika’ya kadar, emin olun AK Parti iktidarı döneminde de al bayrak sadece bu aziz milletin milli sembolü değil mazlum milletlerin istiklal ve adalet sembolü haline geldi.

14 yıl önce bırakın mazlum coğrafyaya yardım etmeyi, bırakın 3 milyon mülteci kardeşini evinde ağırlayabilmeyi, kendi işçisine esnafına helal rızk sunamayan aciz bir devlet vardı. Gururla ifade ediyoruz ve bütün oyunlara, bütün planlara rağmen biz sadece kendi milletimize değil, bütün mazlum milletlere şefkat ve kudret elini uzatan köklü bir siyasi hareketin adı olduk. AK Parti siyasette adaletin, vicdanın ve mazlum milletleri sahiplenmenin hareketidir.”

 

 

“BİZİM ARAMIZDA ŞAHSİ MENFAAT HESABI YAPANLARIN YERİ YOKTUR”

Siyasi menfaat-çıkar tartışmalarına da değinen Davutoğlu, “Ahlaki özümüzü kaybedersek, bizi siyasete 28 Şubat’ın zor şartlarında direnirken sahip olduğumuz o devrimci ahlaki ölçüleri kaybedersek emin olunuz en büyük tehlike o zaman başlar. Açık ve net söylüyorum, bizim aramızda şahsi menfaat, çıkar hesabı yapanların yeri yoktur ve olmayacaktır. Nepotizm yapanların, liyakatı, ehliyeti terk edip sadece ‘Şu benim yakınımdır, bu bana daha yakın’ diyenlerin bizim aramızda yeri olmayacak” diye konuştu.

 

 

“ORTADA CHP-MHP-HDP VAR MI?”

Dokunulmazlık konusunda da muhalefet partilerini eleştiren Davutoğlu, “Dokunulmazlık dosyası geldiğinde çekineceğimizi zannettiler, korkacağımızı zannettiler. Bize meydan okudular. Biz de çıktık ‘Hodri meydan’ dedik. Hiçbiri meydanda kaldı mı? Kalamadılar. İşte anayasa geçici madde değişikliğini Meclis’e sunuyoruz. Ortada CHP var mı? Yok. MHP var mı? Yok. HDP var mı? Yok. Ama biz bu ahlaki, vicdani esas üzerinde bu meydandayız, bu meydanda olacağız, bu meydanda kalacağız” şeklinde konuştu.

 

 

“BÜYÜK MAKAM DÜŞÜNCELERİMİZ YOKTU”

Davutoğlu, katılımcılara “İktidar partisinin gençliği olmak bazen kısa süreli bazı imkanları size sunabilir” diyerek, “Biz bunları hayal etmiyorduk. Ne Sayın Cumhurbaşkanımız ne bizler. Bizim nesil, büyük ideallerimiz ülkemiz için vardı da kendimiz için büyük makam düşüncelerimiz yoktu” ifadesini kullandı.

 

 

“HAT KELAMIN KALEMLE KEMALE ULAŞTIĞI BİR SANATIN ADIDIR”

Davutoğlu, edep hakkında “Mümkün olsa, önce Kılıçdaroğlu’ndan başlamak üzere bütün evlere ‘Edep ya hu’ hattını yerleştirmek isterim. Bütün siyasi partilere, bütün okullara, bütün mekanlara ‘Edep ya hu’ hat, kelamın kalemle kemale ulaştığı bir sanatın adıdır” ifadesini kullandı.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.