CHP'li Budak: “Seçim İptali Kararı Ülke Risk Primini Yüzde 25.88 Yükseltti”

CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, Türkiye’yi 17 yıldır tek başına yöneten AKP’nin ekonomiyi düzlüğe çıkarmak yerine, topluma ektiği kin ve nefret tohumlarıyla ülkeyi freni patlamış kamyon gibi baş aşağı götürdüğünü söyledi. Kritik dönemlerde alınan yanlış kararlarla hem reel sektörün hem de tüketicinin cendereye sıkıştığının altını çizen Budak, “Bu politikalar, uluslararası alanda Türkiye’yi çıkmaza sürüklüyor. Sadece İstanbul seçimlerinin iptali, Türkiye’nin risk primini 1.5 ayda yüzde 25.88 yükseltti. Bugün ise risk primi 500 puan sınırına yaklaştı” dedi.

CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, "AKP iktidarının aldığı yanlış siyasi ve ekonomik kararların Türkiye’nin, uluslararası arenada borçlanma maliyetine etkisini araştırdı. Budak’ın yaptığı çalışmaya göre, “Bir ülkenin hazinesinin veya şirketinin ihraç ettiği borçlanma senetlerini vadesi geldiğinde ödememesi riskine karşılık, yatırımcının satın aldığı bir sigorta” olarak gösterilen CDS, Türkiye açısından olumsuz bir seyir izledi. Ağır kur krizinin yaşandığı 2018 yılı Ağustos ayının sonları ve Eylül başında 574.28 baz puana kadar yükselen CDS, bu tarihten sonra bir süre gerileme eğilimine girdi. 5 Şubat 2019’da 298.68’e kadar gerileyen CDS, seçim dönemindeki belirsizliğin etkisiyle yükselişe geçti ve 29 Mart itibarıyla 425.95 baz puana ulaştı. 1 Nisan’da 391.60’a gerileyen CDS, İstanbul seçim sonuçlarına ilişkin belirsizliğin de etkisiyle yükseliş trendine girdi. YSK’nın İstanbul seçimini iptal ettiği 6 Mayıs’ta 437.86 baz puan olan CDS, takip eden 7 Mayıs’ta 464.97, 8 Mayıs’ta 475.02 baz puan oldu. 15 Mayıs itibarıyla 492.98’e ulaşan CDS, 1 Nisan’dan bu yana yüzde 25.88 oranında artış göstermiş oldu."

“DAR GELİRLİNİN BÜTÇESİNE EL KOYDULAR”

Budak, konuyla ilgili şu değerlendirmede bulundu:

“Türkiye 31 Mart’ta yerel seçimler için sandık başına gitti. 1 Nisan sabahından itibaren AKP, sandıktaki yenilgiyi ve halkın verdiği demokrasi dersini bir türlü kabullenemedi. Sandıkta kaybettiğini masa başında kazanmaya çalışan AKP Genel Başkanı, aradan geçen 1.5 aylık sürede, bir yandan iş dünyasına yönelik ağır hakaret ve tehditler savurmaya devam ederken, diğer yandan sabit gelirli vatandaşların zaten kısıtlı olan bütçelerine bile el koymaya başladı.

Bunu enflasyon yoluyla doğrudan yaparken, Türkiye’nin uluslararası alanda ekonomik ve siyasi itibarını olumsuz etkileyen adımları atmaktan da geri kalmadılar. Bunun en somut göstergelerinden birisi ise Türkiye’nin borçlanma risk primini gösteren CDS’deki artışlar oldu.

“1 NİSAN SABAHI PİYASA RAHATLAMIŞTI”

Seçimin hemen öncesinde 425 baz puan olan CDS, AKP’nin, İstanbul, İzmir ve Ankara belediyelerini kaybetmesiyle birlikte piyasada yaşanan rahatlamanın etkisiyle 1 Nisan itibarıyla 391.6’ya kadar geriledi. Ancak yenilgiyi hazmedemeyen AKP Genel Başkanı, içerde ve dışarda yaptığı açıklamalarla gerginliği tırmandırdı. Bugün geldiğimiz noktada CDS, 1 Nisan sabahından bu yana yüzde 25.88 arttı. Başka bir ifade ile Türkiye’nin borcunu ödeyememe ihtimaline karşılık risk primi tavan yaptı. Zaten Merkez Bankası rezervlerinin durumunun ortada olduğu, Türkiye’nin sıcak para bulmakta zorlandığı bir dönemde yaşanan bu gelişme, borçlanmanın maliyetini çok artırdı. Yanı sıra bankaların aktiflerindeki kağıtların değer kaybı yüzünden, bilançolarda da bozulma süreci başladı.” dedi.