CHP’li Tanal: “Milletvekilinin Denetiminden Kaçmak Bozuk Düzenin Kanıtı”

CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, Milletvekillerinin Cumhurbaşkanı yardımcıları ve Bakanlar üzerindeki denetim mekanizması olan soru önergelerinin, geç cevaplanması ve hiç cevaplanmamasıyla, milletvekilleri üzerinden halkın siyasi anlamda pasif hale getirilmeye çalışıldığını söyledi. Tanal, “Yazılı Soru önergesi cevaplamamak aslında milletvekilini pasifize etmez. Bizler milletin temsilcileriyiz. Dolaylı yolla Meclis’i yani milleti pasifize eder. Buna Hiçbir Bakanın ve Cumhurbaşkanı Yardımcısının hakkı yoktur. Söz konusu durum görevi kötüye kullanmaktır” dedi.


CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, Meclis’in denetim yollarının etkisiz hale getirilmeye çalışıldığını kaydetti. Muhalif parti milletvekillerinin Cumhurbaşkanı yardımcıları ve Bakanları denetleme yolu olan soru önergelerinin süresinde veya hiç cevaplanmadığını dile getiren Tanal, sözlerine şöyle devam etti:

"Soru önergesi vermek bir milletvekilinin görevidir ve meclis’i denetim yoludur"


“Anayasal düzene katkı sağlamak ve toplumsal yaşamı daha huzurlu kılmak amacıyla verdiğim Kanun Teklifleri ve Araştırma Önergeleri ile Meclis’te denetim yolunu en çok kullanan milletvekiliyim. Soru önergesi vermek bir milletvekilinin görevidir ve meclis’i denetim yoludur. Soru önergesi cevaplamamak milletvekilini pasifize etmez. Bizler milletin temsilcileriyiz. Dolaylı yolla Meclis’i yani milleti pasifize eder. Buna Hiçbir Bakanın ve Cumhurbaşkanı Yardımcısının hakkı yoktur. Soru önergesini geç cevaplamak veya hiç cevaplamamak görevini yapmamak ve görevi kötüye kullanmaktır. Anayasa’nın 98. Ve TBMM İç Tüzüğü’nün 96. Maddeleri gereği yazılı soru önergelerinin en geç 15 gün içerisinde cevaplanması gerektiği açıkça belirtilmektedir. Milletvekilinin sorularından bir diğer adıyla denetiminden kaçmak, bozuk düzenin kanıtıdır.”


Durumu Meclis’e taşıyan Tanal, Meclis Başkanı Binali Yıldırım’a soru önergelerinin neden cevaplanmadığına ilişkin şu soruları sordu:
1) Anayasa’da soru önergelerinin 15 gün içinde cevaplanacağına dair açık hüküm bulunmasına rağmen, işleme alınan soru önergelerinin geç cevaplanması veya cevaplanmamasının nedeni nedir?

2) 27. Dönemde kaç tane soru önergesi verilmiş ve kaç tanesi cevaplanmıştır?

3) Söz konusu soru önergelerini Anayasa’da belirtilen süreler geçtikten sonra cevaplayanlar hakkında Türk Ceza Kanunu madde 257’de belirtilen Görevi Kötüye Kullanma suçundan dolayı şikayetçi olunacak mıdır?

4) Parlamentonun denetim yollarından olan yazılı soru önergeleri geç cevaplandırılacak veya cevaplandırılmayarak parlamentonun denetlenmesine neden izin verilmemektedir?


5) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak soru önergelerinin Anayasa ve İçtüzükte belirtilen süreler içinde yanıtlanması için herhangi bir çalışmanız var mıdır?

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.