CHP’li Tezcan: İmzayı Getirirlerse Gereği Yapılır

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, “Olağanüstü kurultay süreci parti tüzüğümüzde belirtilen çerçevede yürüyor. Arkadaşlarımız, topladıkları imzayı getirirlerse tüzüğe uygun olarak gereği yapılır. Delegeye baskı iddialarının gerçekle hiçbir ilgisi yoktur” dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında genel merkezde toplandı. Tezcan, MYK’nın gündemine ilişkin düzenlediği basın toplantısında, tutuklu İstanbul Milletvekili Enis Beberoğlu’nun ‘yargılamayı durdurma’ talebini reddeden Yargıtay kararına tepki gösterdi. Kararın “siyasetin talimatı altında verildiğini” iddia eden Tezcan, “Hiçbir hukukçu böyle bir kararın altına imza atmaz, atamaz. Anayasayı yok sayan, hukuku askıya alan bir karardır. 16. Ceza Dairesinin kararı, yasama organının iradesine ipotek de koymaktadır” dedi.

“Bir Hukuk Ayıbını Yine Bir Başka Yargı Organının Çözmesini Bekliyoruz”

Her şeye rağmen hukukun üstünlüğüne inanan cesaretli yargıçların tamamen tükendiğini düşünmediklerini ifade eden Tezcan, itirazın görüşüleceğini anımsatarak, “17. Ceza Dairesinden bu hukuk ayıbını gidermesini bekliyoruz. 17. Ceza Dairesinden yasama organının iradesine konulan bu ipoteği ve kelepçeyi çözmesini bekliyoruz. Bir hukuk ayıbını yine bir başka yargı organının çözmesini bekliyoruz” diye konuştu.

Tezcan, bir eylemlilik olup olmayacağına ilişkin ise, “Sorun sadece İstanbul Milletvekilimiz Enis Berberoğlu’nun tahliye edilme sorunu değil, Türkiye’de hukuku, adaleti, demokrasiyi ve anayasayı hakim kılma sorundur, sorunun çapı çok daha büyüktür. Bu sürekli bir demokrasi mücadelesini gerektiren bir süreçtir. Bu demokrasi mücadelesinde atılması gereken bütün adımları kararlılıkla atacağız, bu konuda önümüzdeki süreçte adım adım neler yapacağımızı hep beraber izleyeceğiz” dedi.

“Kimse Milleti Aldatmaya Kalkmasın, 21 Günün Bir Anlamı Yok”

Bedelli askerlik konusunda da Tezcan, teklife TBMM’de destek vereceklerini ancak bazı noktaların düzeltilmesi gerektiğini söyledi. Tezcan, şunları kaydetti:

“Bedelli askerlik meselesine yaklaşımımız çok nettir. Eşitsizlik ve ayrımları ortadan kaldıracak ve soruna geçici önlemlerle değil, kesin çözümlerle yaklaşacak bir tutumu alma zamanı gelmiş de geçiyor. Bedelli askerlik teklifine destek vereceğiz ancak düzeltilmesi gereken hususlar var; 21 güne indirmişler temel eğitim süresini, bunun bir anlamı yoktur. Madem bedelli askerlik getirdiniz bu temel eğitimin de kalkması gerekir. 21 gün kışlaya sokmanın bir anlamı yoktur. Kimse kendini ve milleti aldatmaya kalkmasın, bunun bir anlamı yoktur.

“Gelirler Şehit Ve Gazi İle Yoksul Asker Ailelerine Ayrılmalı”

Bir başka önemli nokta, buradan elde edilecek gelirlerin harcama usulüdür. Birincisi yoksul asker ailelerine ve o askerlere ödenmelidir. İkincisi şehit yakınları ve gazilere harcanmalıdır. Daha önceki bedelli uygulamasında toplanan para ile Savunma Sanayii Müsteşarlığı’na makam otomobili alınmıştı, ayıptır. Bu nedenle gelirlerin şehit ve gazi aileleri ile yoksul asker ailelerine ayrılması sağlanmasıdır.

Bir başka teklifimiz; parası olmayan ne olacak? Şunu mu diyeceğiz, ‘parası olana tezkere, parası olmayan askere’, bu doğru bir yaklaşım değildir. Soruna köklü bir çözüm bulmak zorundayız. Bu nedenle daha önce ifade etmiştik; askerlik süresinin kısaltılması, belli dönemlerde kamuya hizmet ederek ya da yaz ödeminde öğrencilerin askerlik yapmasını sağlayacak yöntemlerle soruna köklü çözümler bulmak durumundayız. Öyle olursa bu askerlik meselesi siyasi rant aracı olmaktan da çıkarılmış olur.”

Olağanüstü Kurultay Tartışması

Tezcan, gazetecilerin sorusu üzerine olağanüstü kurultay talebine yönelik toplanan imza sayısı tartışmasına ilişkin de şunları söyledi:

“Olağanüstü kurultay süreci parti tüzüğümüzde belirtilen çerçevede yürüyor, partinin iç işidir. Toplayan arkadaşlarımız, topladıkları imzayı getirirlerse tüzüğe uygun olarak gereği yapılır, yapılacaktır ancak delegeye baskı iddialarının gerçekle hiçbir ilgisi yoktur, doğru değildir. Bu iddiaları ifade etmenin partiye yararı da yoktur tam tersine zararı vardır. Zaten mevcut ortamda baskı iddiasını haklı kılacak bir tablo da yoktur çünkü Sayın Genel Başkanımız bir açıklama yaptırmıştır; ‘604 imza toplanmışsa, sayıların yarıştırmanın alemi yok, teslim edin, derhal kurultayı toplayacağız’ denmiştir. Bu çağrının yapıldığı yerde, ‘delegelere baskı yapılıyor’ demenin bir anlamı yoktur. Yeterli sayı yokken de ‘buyurun getirin, kurultayı toplayacağız’ demiştir genel merkez. Bu nedenle bu tartışmalar anlamsız. Onu bırakalım, kendi içinde, kendi mecrasında yürüsün, Türkiye’nin esaslı ve ciddi meseleleri var, oraya bakacağız.”

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.