CHP’nin Adalet Yürüyüşü 7. Gününde: MYK Yolda Toplandı

Dünkü grup toplantısının ardından CHP Merkez Yönetim Kurulu’nun (MYK) haftalık olağan toplantısı da güzergâh üzerinde gerçekleştirildi.

Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, Gerede ilçesine bağlı Danişmentler Köyü mevkiinde yapılan toplantının ardından basına açıklama yaptı.

“Anayasa Mahkemesi Kararına Uymuyorum, Demek Müdahale Değil Mi?”

Tezcan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Anayasa’nın 138. maddesi hatırlatmasına işaret ederek, “Kendisinin yargıya müdahalelerini yazsak ansiklopedi serisi olur. Kendisinin yargıya müdahalelerini uç uca eklesek bizim buradan İstanbul’a yürüdüğümüz yolun üç katı eder. Dün mahkemelere talimat veren kendisi değil miydi? Erdem Gül’le ilgili tahliye kararında, ‘Anayasa Mahkemesi kararına uymuyorum, saygı da duymuyorum’ diyen kendisi değil miydi? Bu açıklamanın arkasından hakimlere dönüp de ‘siz de bu karara uymayabilirsiniz’ diyen kendisi değil miydi? Bu yargıya müdahale değil mi, 138. maddenin ihlali bu değil mi? Bize diyor ki ‘adalet sokaklarda aranmaz.’ Meclis’te, devlette, adliyede adaleti bırakmazsanız bir yiğit adam da çıkar yollara, yollarda adaleti arar, mazlumların sesi olur. Millet de onun arkasına gelir” diye konuştu.

MİT Tırları davasında yargılanma devam ederken “hesabını verecekler, arkasını bırakmayacağım” diyenin de Erdoğan olduğunu söyleyen Tezcan, “Bu yargıya müdahale değil mi?” dedi.

“Savcılara, ‘Çağırın Kemal Kılıçdaroğlu’nu’ Diyor, Gök Kubbeyi Dar Ederiz”

Erdoğan’ın yürüyüşle ilgili Kılıçdaroğlu’nu tehdit ederken, savcılara da talimat verdiğini söyleyen Tezcan, “Bir gün seni de aynı savcılar çağırabilir’ diyor. Aslında biz onu tercüme ediyoruz, yani diyor ki ‘Önce yürümekten vazgeç, git evinde otur.’ Oturmayacağız, tehdidine pabuç bırakmayacağız. İkincisi, savcılara sesleniyor, ‘Çağırın Kemal Kılıçdaroğlu’nu, bu yürüyüşü sonlandırın, Türkiye’de mazlumların sesi kalmasın’ diyor. Bırakın çağırmayı, Genel Başkanımıza dönük atılacak herhangi bir adımda gök kubbeyi dar ederiz. O kadar kolay değil” diye konuştu.

“Makamından Resmi Yazıyla Gönderilen İfade Talimat Değil Mi”

Hukuka uygun bir yürüyüş yaptıklarını, demokratik direniş haklarını kullandıklarını ifade eden Tezcan, şöyle devam etti:

“Sizin iktidarınız tepeden tırnağa gayrimeşru. Yasa dışı bir güç üzerinde oturacaksınız, yasal direniş göstermeye çalışanları korkutmaya çalışacaksınız, yok öyle yağma. Ne çabuk unutuyorlar, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği ‘gizli ibareli’ yazıyla, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na bir talimat göndermedi mi? O talimat da www.gercekgundem.com sitesinin, kaçak sarayla ilgili haberleri nedeniyle, ‘Bu konuda kanunu işlem başlatın, sonucundan da bize haber verin’  ifadelerini kullanmadı mı? İfadeler aynen budur. ‘Hiçbir devlet makamı savcılıklara ve mahkemelere talimat veremez’ diyor, 138. madde Sayın Erdoğan. Senin hatırlattığın o madde bunu söylüyor. Senin makamından resmi yazıyla gönderilen, bu yazıdaki ifade talimat değil mi?

“Hakimleri HSYK’ya Senin İçişleri Bakanın Bildirmedi Mi? Bunlar Resmi Yazı Değil Mi?”

İçişleri Bakanlığı’nın HSYK’ya yazı gönderip de ‘181 karar aleyhimize verilmiştir, 78 mahkemeden’ diye hakimlerin isimlerini vererek, bu hakimleri HSYK’ya senin İçişleri Bakanın bildirmedi mi? Sonradan o hakimlerle ilgili soruşturma başlamadı mı? Bu talimat değil mi, bunlar resmi yazılar değil mi? Şimdi siz kalkacaksınız yargıyı tahakküm altına alacaksınız, ondan sonra da döneceksiniz, mazlumların sesi olan Kemal Kılıçdaroğlu’na ‘yürüme’ diyeceksiniz. Yürütmeye alışanlar, yürümekten korkarlar.”

“Artık Söz Söyleme Zamanı Değil, Eylem Zamanı”

Tezcan, kurumsallaşan bu adaletsizlik karşısında adaleti tesis etmek için yürüdüklerini belirterek, “mahkemede, devlette, seçimde, geçimde, eğitimde, askerlikte, vergide adalet” dediklerini, bunların hiçbirisinde adalet kalmadığını belirtti. Söyleyecek daha çok şeyin olduğunu ifade eden Tezcan, “Ancak yürünecek de çok yol var. Yolumuz uzun, meşakkatli. Artık söz söyleme zamanı değil, artık eylem zamanı, yürüme zamanı” dedi.

“Hedef İstanbul, Hedef O Büyük Buluşma”

Tezcan, “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu bütün tehditlere rağmen 80 milyonun sesi oldu ve şimdi buradan korkanlara sesleniyorum; korkan hakimlere, savcılara, korkan AYM’ye, korkan devlet görevlilerine, sendikacılara, siyasetçilere, kim varsa, korkmayın. CHP Genel Başkanı mazlumların, 80 milyonun sesi oldu, yollara düştü, düşün arkasına. Hedef İstanbul, hedef o büyük buluşma. Bu büyük yürüyüşün sonunda o büyük buluşmayla gerçekten adaletli, demokratik, özgür bir Türkiye kuracağız” diye konuştu.

 “Çok Sayıda Belge Bulmak Mümkün”

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Tezcan, Kılıçdaroğlu’nun dünkü grup toplantısında söylediği mahkemelere talimata ilişkin belgelerdeki kastın sorulması üzerine, “Bu konuda özel bir kasta gerek yok. Ben iki tane belge söyledim, tarih numaralarını da söylerim. Bunun dışında arşivlere girdiğimizde çok sayıda belge bulmak mümkün. Çok sayıda uygulama var. Sayın Erdoğan’ın yargıya müdahalesini buradan uç uca eklesek, üç kat mesafe eder. Yani bizim yolumuzda uzun bir müdahale hikayesi vardır, Sayın Erdoğan’ın” dedi.

“Sayın Genel Başkanımız Sayın Binali Yıldırım’a Da, Torunlarına Da Lazım”

Tezcan, Başbakan Binali Yıldırım’ın “Kılıçdaroğlu, bize lazım” sözlerini de doğru bulduğunu ifade ederken, “Sayın Genel Başkanımız Sayın Binali Yıldırım’a da lazım. Adalet ve Kalkınma Partililere de lazım çünkü öyle bir adalet bütün Türkiye’ye lazım. Öyle bir adaletsiz düzen yarattılar ki, yarattıkları adaletsizlik içinde bir gün kendileri de boğulacaklar. Genel Başkanımızın yürüyüşü onlar için de, onların torunlarının da adaletli bir Türkiye’de yaşaması için başlatılmıştır, onlara lazım olduğu kesin” dedi.

Kılıçdaroğlu, “Hukuksuzluk Sürecine Hukuk Adına Saygı Gösterilmez” Döviziyle Yürüdü

Öte yandan, Kılıçdaroğlu bir süre, Balyoz ve Ergenekon davaları sırasında hayatlarını kaybeden Murat Özenalp, Cem Çakmak ve Ali Tatar’ın fotoğraflarının yer aldığı, “Hukuksuzluk sürecine hukuk adına saygı gösterilmez” yazılı dövizin arkasında yürüdü. Kılıçdaroğlu’na bu davalarda sanık olan emekli askerler de eşlik etti.

Soma faciasında şehit olan maden işçilerinin aileleri de yürüyüşe katıldı. Kılıçdaroğlu, yürüyüşü sırasında “Soma, 301 can için adalet” yazılı pankart taşıdı.

Bolu Valiliği’nden Açıklama

Bu arada Bolu Valiliği de, yürüyüşle ilgili Bolu ili sınırları dahilinde alınacak tedbirlere ilişkin açıklama yaptı.
Yürüyüş sırasında kamu düzeninin, kamu güvenliğinin, trafik düzeni ve yürüyüşe katılanların güvenliğinin sağlanmasının esas olduğu vurgulanan açıklamada, “Bu kapsamda alınacak güvenlik ve trafik tedbirlerine yürüyüşü düzenleyen ve katılanların uyması zorunludur” denildi.

Yürüyüşe katılanların güvenliğinin sağlanması amacıyla etkinliğe sonradan katılanların güvenlik görevlilerince üst araması yapıldıktan sonra yürüyüş konvoyuna alınacağı belirtilen açıklamada, yine kolluk görevlilerince tanınması amacıyla yürüyüşe katılanların kendilerinin ayırt edilmesini sağlayacak yelek vb. giysiler kullanılacağı kaydedildi.

“D-750 e D-100 Karayolları Kullanılacak”

Valilik, yürüyüş güzergahına ilişkin ise, “Yürüyüş, Bolu İli sınırları içerisinde; Ankara-Bolu sınırından Gerede İlçesine kadar D-750 Karayolu, Gerede İlçesinden Bolu-Düzce sınırına kadar D-100 Karayolu güzergahı kullanılarak yapılacaktır. Yürüyüş sırasında yol kenarında bulunan yaya yolları, banket ya da kaldırımlar kullanılacak, trafikte seyreden araçların geçişine engel olacak ve trafik güvenliğini tehlikeye düşürecek şekilde yola girilmeyecektir” dedi.

“Hava Kararmadan Sonlandırılacak”

Yürüyüş güzergahında bulunan yerleşim yerlerinde miting ve benzeri etkinlikler yapılmayacağı da kaydedilen açıklamada, “Yürüyüşe katılanların can güvenliğinin ve trafik düzeninin temini bakımından yürüyüş her gün hava kararmadan önce sonlandırılacaktır” denildi.
 
 
 
 
 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.