Cumhurbaşkanı Erdoğan: Zehir Evin İçerisine Girdi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İnternet kafeler vardı, şimdi iş ne yazık ki evlerde kurulur hale geldi. Artık internetler eve yerleşti yani zehir evin içerisine girmiş vaziyette. Şimdi bu tehlikeden hocalarımız, anneleri babaları uyarmak durumunda. Bu tehlikeden kurtulmamız lazım” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Ödül Töreni’ne konuştu. Erdoğan, ödül alan isimleri açıklayarak, tebrik etti.

Erdoğan, milletlerin istikbalinin bilgi kaynakları ile kurduğu ilişkinin niteliğine bağlı olduğunu belirterek, “Kitapla, kalemle, ilimle bağı güçlü olan toplumların uzun yıllar boyunca varlıklarını idame ettirdiklerini görürüz. Öte taraftan bu bağ ne kadar zayıfsa o milletin ayakta kalma şansı da o derece zayıftır” dedi.

“First Ladyleri Devreye Sokunca İşi Sağlama Aldık”

Erdoğan, Sudan, Çad ve Tunus’a yaptığı ziyaretlere değinerek, Sevakin adasına ilişkin, “Yerinde eserleri görmek suretiyle övündüm ama oralara batının yerle ihsan edişini görünce  bundan dolayı da üzüldüm. Tabi ülkenin cumhurbaşkanına da onu söyledim, ‘eğer burayı bize uzun yıllara sarih tahsis ederseniz, nasıl burada üç tane eseri ele alıp restore ettiysek bu adanın tamamını biz restore edelim ve ülkemden buraya ciddi manada turist akınının olduğunu göreceksiniz ve tarihte burada yeniden ayağa kalkacaktır’ dedim. O da sağ olsun kabul etti bir de tabi orada first ladyleri de devreye sokunca işi sağlama aldık” dedi.

“Mücadeleyi Önce Zihinlerimizde ve Gönüllerimizde Kaybettik”

“Yüzyıllarca sayısız yeniliğe imza atmış bir ecdadın torunları olarak acaba neden bu kadar mevzi kaybettik” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, son iki asırda yaşanılan geri kalmışlığı yalnızca maddiyatla, bütçeyle veya insan kaynağıyla açıklamanın hatalı bir yaklaşım olacağını belirtti. Erdoğan temel sıkıntının, zihniyet meselesi olduğunu ifade ederek, “Evet, biz mücadeleyi önce zihinlerimizde ve gönüllerimizde kaybettik. Bu süreçte en büyük hatayı, özgüvenimizi, kendimize olan itimadımızı, başarabileceğimize dair inancımızı törpüleyerek yaptık” diye konuştu.

“Petrolü ve Parası Olanların Çok İlerisindeyiz”

En büyük ihtiyacın para, petrol, elmas ve silah değil, başarılabileceğine inanmak olduğunu belirten Erdoğan, “Şu anda petrolü olanları görüyoruz, parası olanları da görüyoruz. İnanın, biz onların çok çok önündeyiz, ilerisindeyiz. Petrol, para işi halletmiyor. İşte şurada bir Kudüs meselesinde dolarlar işi halledebildi mi? Dolarlar dünyayı satın alabildi mi? Alamadı” dedi.

“Teknolojinin, Gençliğimizi Uyuşturucu Müptelası Olmaya Sevk Etmesi Büyük Tehlike”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplumun tüm kesimlerinin başarıya odaklanmaları ve gençlerin her şeyden önce kendilerine güvenmeleri gerektiğine vurgu yaparak, şöyle konuştu:

“İnternet kafeler vardı, şimdi iş ne yazık ki evlerde kurulur hale geldi. Artık internetler eve yerleşti, yani zehir evin içerisine girmiş vaziyette. Şimdi bu tehlikeden hocalarımız, anneleri babaları uyarmak durumunda. Bu tehlikeden kurtulmamız lazım. Bu çok ciddi bir uyuşturucu müptelasıdır. Uyuşturucu müptelası olmaktan gençliğimizi kurtarmamız lazım. Teknolojinin, uyuşturucu müptelası olmaya gençliğimizi sevk etmesi, şu anda en büyük tehlikemiz.”

“Tankların Altına Yatan Genci Yurt Dışına Gönderdim”

15 Temmuz gecesine değinen Erdoğan, “15 Temmuz gecesi göğsünü namlulara siper eden hele hele tankın altına kendini atacak kadar inançlı bir tankın altına atıyor oradan çıkıyor ondan sonra gelen tankın altına da kendini atıyor ve buradan da kurtuluyor tabi yarası oluyor. Bu gençlerin yapamayacağı hiç bir şey yok ve ben bu gençlere inanıyorum. Şimdi ben bu genci yurt dışına gönderdim. Dil öğrenecek dönüp gelecek, yazılımcı olarak da yoluna devam edecek” dedi.