Öne Çıkanlar tesk genel başkanı bendevi palandöken kılıçdaroğlu palandöken fetö şehit adana tesk yunanistan tüik Pandemi Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel Akşener

Davutoğlu: Bu Şehre Hançer Gibi Saplanan Hiçbir Eser Yapılamayacak

Başbakan Ahmet Davutoğlu, İstanbul’u gelecek nesillere en iyi şekilde bırakmanın asli bir görev olduğunu belirterek, “Açık bir muhasebeyle söylüyorum, hepimiz sorumluyuz ve hep beraber bu Mimar Sinan gününde, Mimar Sinan’ın huzurunda, Mimarlar Günü'nde, başta mimarlar olmak üzere bütün meslek erbabına ve başta belediyeler olmak üzere bütün yerel yönetimlere ve başta Çevre ve Şehircilik Bakanımız olmak üzere bütün bakanlarımıza en açık ve net talimatımız, bundan sonra bu şehre hançer gibi saplanan hiçbir eser yapılmayacak” dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, İstanbul'da Süleymaniye Camisi'nde "Medeniyetimizin Mimarı Sinan'ı Anlamak" programında konuştu. Son bir hafta içinde dört mekânda çok farklı hislerle bulunduğunu anlatan Başbakan Davutoğlu, anlayabilene siyasetin, ilmin tefekkürün, şiirin, sanatın bu mekânlarda gizli olduğunu ifade etti. Süleymaniye ile şahsi ilişkisinin bulunduğunu, yıllarca Bilim Sanat Vakfında dersler verdiğini anımsattı. Mimar Sinan’ın büyük bir sanatçı ve deha olduğunu kaydeden Davutoğlu, İstanbul’u diğer mekânlardan ayıran en önemli hususiyetinin dünyanın en güzel topoğrafyasına, cemali yansıtan güzelliğe sahip olması olduğunu belirtti. Medine ve Mekke’ni vahin, Kudüs’ün tarihin, İstanbul’un ise doğanın ruhunu temsil ettiğini anlatan Davutoğlu, Boğaziçi’nde suyun dans edercesine toprakla, tarihi yarımadada toprakla havının buluşmasına, bir şafak vaktinde İstanbul’a bakıldığında ateşin, hava, su, toprak ile buluşmasına şahitlik edileceğini, Mimar Sinan’ın bu güzelliği bütün yönleri ile gördüğünü eserlerinin böyle bir mührün izini bozmadığını anlattı.

Selimiye’ye ne açıdan bakılırsa bakılsın güzel olduğunu belirten Davutoğlu, boğazdan şehre doğru gelirken Süleymaniye’nin işlenmiş bir dağ gibi durduğunu kaydetti.

Mimar Sinan’dan sonra İstanbul’a eser yapanların Süleymaniye’nin tarihi siluetin içindeki ahengi göz önüne aldıklarını, hiçbir zaman tarihi yarımadaya ve Süleymaniye’ye şirk koşmaya çalışmadıklarını ifade eden Davutoğlu, her zamankinden daha çok bu ikrama layık olunmaya çalışılması gerektiğini belirtti.

 

-TARİHİ YARIMADA'YA ŞİRK KOŞAN ESER BU ŞEHRE İHANETTİR -

 

Başbakan Davutoğlu, “Şimdi bir muhasebe vaktidir arkadaşlar, hepimizin muhasebe vakti. Eğer bir gemiyle İstanbul’a doğru yaklaşıyorsanız, bir tarafta Süleymaniye Kuzey’den, diğer tarafta da Gökkafes denilen bir ucube yan yana durduğunda bizim nesil Mimar Sinan'dan hiç ders almamış diye insan kahrediyor, üzülüyor, mahvoluyor. Tarihi Yarımada'ya şirk koşan, o yarımadayı tahakküm eden ne eser varsa bu şehre ihanettir. Aynı şeyi Zeytinburnu kuleleri için de söylerim, diğer yapılar için de...” dedi.

İstanbul’u gelecek nesillere en iyi şekilde bırakmanın asli bir görev olduğuna işaret eden Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

“İstanbul'u korumaktan daha aziz bir görev olamaz bize ve hepimizin en asli görevi, bu şehri, emanet olarak devraldığımız bu şehri gelecek nesillere en iyi şekilde bırakmaktır. Mimar Sinan’dan ders almış olsaydık, o çok zikrettiğimiz Mimar Sinan'ın aşkını, sevdasını gerçekten yürekten hissetmiş olsaydık, bu aziz şehre, bu aziz şehrin doğasına, dokusuna, tarihine uymayan eserler yapıp, şirk koşmazdık. Açık bir muhasebeyle söylüyorum, hepimiz sorumluyuz ve hep beraber bu Mimar Sinan gününde, Mimar Sinan’ın huzurunda, Mimarlar Günü'nde, başta mimarlar olmak üzere bütün meslek erbabına ve başta belediyeler olmak üzere bütün yerel yönetimlere ve başta Çevre ve Şehircilik Bakanımız olmak üzere bütün bakanlarımıza en açık ve net talimatımız, bundan sonra bu şehre hançer gibi saplanan hiçbir eser yapılmayacak.”

 

-YANLIŞ YAPILANMALAR TASFİYE EDİLECEK-

 

Mimar Sinan’ın elinde bilgisayar olmadığını, animasyon yapmadığını ancak gönül gözüyle baktığında hangi eserin nasıl duracağını bildiğini anlatan Davutoğlu, artık herhangi bir mimarinin neye tahakküm edebileceğinin imkânlarına sahip olunduğunu ancak bu dahi yapılmadan, biran önce yüksek binalar yapılarak en fazla nasıl kar edilir bunun hesabı içine girildiğini söyledi. Başbakan Davutoğlu, son 40-50 yıl içinde İstanbul’da sur içinde ve çevrelerinde yapılan imar faaliyetlerinin hiç birinde Mimar Sinan’ın fetihten sonra 10 misli nüfus artışına rağmen şehri dokuyan hassasiyetinin, nezaketinin görülemeyeceğini söyledi. Tek parti dönemde Fatih semtinde 150’ye yakın caminin, mescidin, külliyenin tahrip edildiğini belirten Davutoğlu,  küresel bir şehir olmanın kadimi tahrip etmek anlamına gelmeyeceğini, Süleymaniye’ye tepeden bakmak anlamına gelmeyeceğini şehrin ahengini korumanın en asli görev olduğunu anlattı. Davutoğlu, Sur içinde yapılan yanlış yapılaşmaların tasfiye edileceğini tarihi dokunun korunacağını söyledi.

 

-YENİDEN İNŞAA EDİLECEK-

 

Mimar Sinan’ın hakkının verilmesi isteniyorsa, herkesin İstanbul’da taş üstüne taş koyarken bin kere düşünmesi gerektiğini, İstanbul’u çarpık şehirleşmenin getirdiği hallerden kurtarırken tek tek gözden geçirilerek yeniden inşa edileceğini söyleyen Davutoğlu, “Şimdi seferberlik vaktidir. Mimar Sinan’ın hakkını vermenin vaktidir. Hepimiz Mimar Sinan’ı tekrar tekrar her gün tefekkür ederek, düşünerek, onun geleneği üzerinden yeni formlarla çok güzel mimari eserler ortaya koyarak bu tarihin, bu medeniyetin hakkını vermek durumundayız. Benim sadece Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak değil, İstanbul aşığı, İstanbul’u hocası olarak gören bir kardeşiniz iz olarak en büyük çabam bundan sonra bu şehre herhangi bir zarar vermeden özellikle Sur İçi’nin yeniden en iyi şekilde korunarak imar edilmesi olacak. İstanbul’u geliştireceğiz yeni ve büyük bir küresel merkez haline getirme idealini koruyacağız ama ruhunu ve maneviyatını da muhafaza edeceğiz” dedi.

 

-İNCELEME BAŞLATACAĞIZ-

 

Mimar Sinan’a bir borcun daha olduğunu, modernitenin vahşi, barbar yüzünü bizzat yaşadığını ifade eden Davutoğlu,  1935 yılında dünyada ırkçılığın temel ideoloji halinde benimsendiği dönemlerde Mimar Sinan’ın etnik kimliği üzerine yapılan tartışma üzerine Türk olduğunu ispat etmek için önemli 3 isim Mimar Sinan’ın bedenin bulunduğu türbeyi açtıklarını ve kafatasını ölçme cüretine kalkıştıklarını belirtti.

Mimar Sinan'ın kafatasının türbeden çıkarılması hakkında, inceleme başlatılacağının altını çizen Başbakan Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

“Bu mübarek bedenin bu uzvunun, bir restorasyon esnasında geri konmadığı ortaya çıkar. Nerede olduğuyla ilgili rivayetler var. Başbakanlık Müsteşarımıza da görev verdim. Bu konuda bir inceleme başlatacağız. Mimar Sinan'ın mübarek bedeninin bu mübarek parçası, kafatası demek bile bana ağır geliyor, ifade edemiyorum, böyle bir barbarlık, böyle bir vahşilik, böyle bir kültür tanımazlık, insana saygısızlık, cenazeye saygısızlık bu topraklarda yaşanmışsa arkadaşlar, biz Mimar Sinan'ın huzuruna varamayız. Tek parti zihniyetinin ve onun getirdiği ırkçı yaklaşımları, faşizan yöntemleri tarihe gömmedikçe, biz Mimar Sinan’ın İstanbul’un bu büyük mirasın hakkını veremeyiz. İnşallah bir inceleme başlatacağız. Elimizdeki imkanlarla, DNA testleri de dâhil olmak üzere, neredeyse o Mimar Sinan'ın mübarek parçasını, inşallah bedeninin diğer parçalarıyla buluşturup, en azından tarihimizdeki bu kara lekeyi silmek için adım atacağız. En kapsamlı incelemeyi başlatma talimatı verdim. Düşünün bütün bir şehri, medeniyeti birbirine eklemleyip bize bıraktı, biz onun vücudunu bile koruyamadık. Tarihimizin bu kara sayfası bir şekilde aydınlatılacak ve gereği yapılacak.”

 

-OMUZ OMUZA DURALIM-

 

Kadim Şehirler Projesi ile bütün tarihi dokuya sahip şehirlerin envanterinin çıkarılacağını, koruma altına alınacağını ve şehrin gelişmesi ile tarihi dokunun korunması arasında bir irtibat kurulacağını anlatan Davutoğlu, şehirlere sahip çıkılması çağrısında bulundu. Davutoğlu, “Kim bu şehirleri küçük dünyevi hesaplar adına mahvetmeye kalkarsa, bu mirası parçalamaya kalkarsa hepsinin karşısında siyasi görüş ayrılığı olmaksızın, şehir ve tarih bilincine sahip herkes omuz omuza duralım” dedi.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.