İYİ Parti'den "İyi Belediyecilik" Çalıştayı

İYİ Parti “Yerel Yönetimler Çalıştayı”nın İkincisi, 4-5 Ocak 2019 tarihlerinde Ankara Büyük Anadolu Otel'de yapıldı. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın da katıldığı 2. Yerel Yönetimler Çalıştayı'nda Yerel Yönetimler Yasası'na ilişkin görüşler alındı, "iyi belediyecilik" kriterleri ve belediyelere kaynak oluşturma yolları tartışıldı.

43 ilden, 390 belediye meclis üyesi, yerel yönetimden sorumlu il başkan yardımcıları ve belediye başkanlarının katılım gösterdiği çalıştayda yerel yönetimlerle ilgili mevcut yasalar konusunda görüşler alındı. Ayrıca partinin yerel yönetimlere bakışı ve "iyi belediyecilik" kriterleri tartışılarak, belediyelere kaynak oluşturma ile imar ve ihale konusunda teknik bilgiler verildi.


31 MART AKŞAMI GÖRDÜK Kİ, ARMADA SU ALABİLİYORMUŞ

Çalıştayın ikinci gününde İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener bir konuşma yaptı. Belediye Başkanlarına ve Meclis Üyelerine seslenen Akşener, “Engeller koyanlar, tel örgüler çekenler, elektrikleri kesenler, her gün başka bir zulümle karşımıza gelenler acaba düşündüler mi? Biz ne kurduk, kader ne serdi? Ben arkadaşlarıma kalpten inanarak cesur insanlar dedim, cesurlar hareketi dedim. Bugün o çelik duvarda kocaman bir gedik açan ve şimdi pek çok insanın korkularının önüne geçmeye, o yolu açmaya irade koymuş insanlar olarak Türkiye'nin en azından yerel yönetimlerde nefes almasını sağladınız. Allah hepinizden razı olsun. 
Kurulamaz dediler kurdunuz, yapamaz dediler yaptınız. Ne yaparsak yapalım demokrasiyi işletemiyoruzu, imkansız karamsarlığını yıktınız ve aziz milletin değerli mensuplarına yapabilirizi adım adım gösterdiniz. Gösterdiğiniz için de 31 Mart akşamı gördük ki, Armada su alabiliyormuş. Gördük ki, tankla, tüfekle gelseler bile insan iradesinin, hukukun üstünlüğüne inananların ve Allah’ın dışında bir Allah’ın kulundan korkmayanların, korkutulanların üzerindeki perdeyi nasıl yıkılabileceğini gösterdiniz. Çok şey başardınız” dedi. 


BİZ BAŞBUĞUMUZU CUMHURBAŞKANI YAPAMADIK

Bizler ister siyasi, isterse STK’lar üzerinden yürüyelim bu ülkeyi somut olarak yönetecek bir projeyi hayata geçirecek adımı attık diyen Akşener, “Biz Başbuğumuzu Cumhurbaşkanı yapamadık, Başbakan yapamadık. Şimdi diyorlar, Mansur Yavaş’ın seçilmesine Meral Akşener sevindirik oldu. Evet sevindik, çünkü ilk defa bir arkadaşımız somut bir sonuçla Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı oldu” ifadelerini kullandı.  

İYİ Parti iki şeyden vazgeçmeyecek diyerek, bunlardan birinin nüfus cüzdanı diğerinin bayram sofrası olduğunu belirten Akşener şu sözlere yer verdi: “O nüfus cüzdanı benim için vazgeçilmezdir. O nüfus cüzdanını çıkaran bu ülkenin ağasıdır, paşasıdır, reisidir. Bir diğeri bayram sofrası. İşte burası bayram sofrası. Her siyasi gelenekten gelen belediye meclis üyelerimiz belediye başkanlarımız burada. Biz kimsenin etnik kökenine bakmayacağız. Biz bu Türkiye’yi and olsun ki, o bayram sofrasına oturtacağız"


Libya tezkeresi konusunda önce parti uzmanlarıyla bir araya gelerek en ince teferruatına kadar çalıştıklarını, sonra iki defa başkanlık divanını ile birlikte toplantı yapıp tekrar çalıştıklarını anlatan Akşener, tüm bu prosedürün iktidar sözcüleri tarafından kötü bir şeymiş gibi anlatıldığını, halbuki olması gerekenin de bu olduğunun altını çizerek, Genel Merkez’de bu sistemi işlettiklerini, Belediyelerde de bunu işleteceklerini sözlerine ekledi. 


MONŞERLERİ KÜÇÜMSEDİLER, HAFIZAYI YOK ETTİLER VE BEN YAPTIM OLDU DEDİLER

Ortadoğu’nun lideri olma hevesi, Kahire öğretisinin getirdiği sabitelerin sonuçlarıyla gelinen durumu eleştiren Akşener, “Kardeşim hissiyatı, duygusallığı, siniri bir kenara bırak. Rasyonel ol, gerçekçi ol, sağ duyulu ol ve Esad ile barışın. Esad insanlarını öldürmüş amenna peki bu 2011’den günümüze kadar Suriye’de olanlara baktığınız zaman diğerleri Suriyelileri pamuğa mı sardı? Milyonlarca insan da orada öldü. Sayın Erdoğan eğer sinirini yenemiyorsan, enaniyetini yenemiyorsan, rasyonel olamıyorsan, ben Suriye’ye gidip Esad ile görüşmeye, bu problemi çözmeye hazırım. Buradaki deneyim Libya konusundaki meçhule hayır dememize sebep oldu” dedi.

"SAYIN ERDOĞAN’A ACIYORUM"

Sosyal devletin açını doyurmak, işsizine iş bulmak zorunda olduğunu hatırlatan Akşener konuşmasını söyle sürdürdü, “Cumhurbaşkanı bu ülkenin Babası değildir. Bugünkü cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde Sayın Cumhurbaşkanı kendisini bu ülkenin babası sanmaktadır. Seçilmiş, bir dahaki sefere seçilemeyecek bir konumdadır. Bizim babamız değildir, biz onun evlatları değiliz. Bizim vergilerimizle orada oturmaktadır onları da çar çur etmektedir. İsrafa son vermek gerekir, yolsuzluğun önünü kapatmak gerekir, aile bireylerini kayırmaya son vermek gerekir. Biz bunu başaracağız ve Belediye Başkanlarımızla, Belediye Meclis Üyelerimizle başaracağız. İyileştirilmiş parlamenter sisteme dönüşün yolu açıldı bundan kaçış yok. Ben Sayın Erdoğan’a acıyorum bu kadar gücün altında,  bu kadar karın, daire başkanının alacağı bir kararın bile kendisinden sorulduğu bir kişi bununla yaşayabilir mi? Sarayda kurulan bir düzenek, kendine ait bir düzenek yaratmış, bir hayat tarzı yaratmış, bütün işler tek bir kişinin iki dudağı arasında işliyor.” 

ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ŞEFFAF BELEDİYECİLİĞİN ÖNCÜSÜ OLACAK

Çalıştaya iştirak ederek bir konuşma yapan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, 9 aydır verdikleri sözleri gerçekleştirmek için çalıştıklarını, ortak aklı, liyakati, adaleti hep ön planda tuttuklarını, rant baronları ve kolay yoldan zengin olmaya alışmış zihniyetler de dahil olmak üzere hiç kimseye toz zerresi kadar taviz vermediklerini anlatarak konuşmasına başladı. 

Başından beri belediyeciliğin zihniyet dönüşümüne, yönetim anlayışı değişikliğine ihtiyacı olduğunu söylediklerini hatırlatan Yavaş, “Zihniyet dönüşümünün birinci şartı, herkesin hukuk ve idare karşısında eşit olmasıdır. Nasıl ki sıradan bir hemşehrimize mevzuatı uyguluyorsak, imar oyunlarıyla Ankara’nın rantına el koymak isteyenlere de tavizsiz mevzuatı uyguluyoruz. Son günlerde kamuoyunda sıkça yer alan konuda olduğu gibi artık rantçılar, Ankara’nın imkanlarına el koyamayacak; haksız kazanç sağlayamayacaklardır. Çünkü, hemşehrilerimiz, Ankara’nın havasını, suyunu, yeşilini, taşını, toprağını, tarihi dokusunu ve tüm canlılarını bize emanet etmiştir. Bunları korumak, geliştirmek ve gelecek nesillere emaneti sağlam olarak teslim etmek, bizim görevimizdir. Bu görevimizi yerine getirmek için bilimle, ortak akılla ve çağdaş bir belediyecilik anlayışıyla çalışıyoruz. Nedir bu anlayış? ölçülebilir, denetlenebilir, şeffaf ve sürdürülebilir bir belediyeciliktir” dedi. 

Şeffaf belediyecilik alanında Türkiye’de ilk kez bir belediyenin tüm ihaleleri canlı yayınlamaya başladığının altını çizen Yavaş, “Göreceksiniz, bu hamle dalga dalga yayılacak ve insanlar bir süre sonra kendi il veya ilçelerindeki yöneticilere “siz niye yayınlamıyorsunuz?”  diye sorar hale gelecek. Böylece “belediyecilik” ve “yolsuzluk” kelimelerinin yanyana gelmesinin kökünü kazımak için çok büyük bir hamle yapılmış olacak. Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak bunun öncüsü olmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz” ifadelerine yer verdi. 

Yavaş konuşmasını, “Belediye başkanlığım süresince isterim ki “bu şehrin her ağacına elim, her karış toprağına terim değsin.” dileğim odur ki “bu şehrin herhangi bir kuytu köşesinde, hiç bir hemşehrim aç ve açıkta kalmasın.” Dönemin sonunda Ankaralıların “Allah razı olsun” demesi, benim için en büyük ödüldür. Bu ödülü hak etmek için gece gündüz çalışacağıma bir kez daha söz veriyorum” diyerek sonlandırdı. 

İYİ BELEDİYECİLİĞİN AMACI KARA DÜZENİ ORTADAN KALDIRMAK, RANT OLİGARŞİSİNİ SONLANDIRMAKTIR

İYİ Parti Yerel Yönetimler Başkanı Metin Ergun ise yaptığı konuşmada Çalıştaydaki görüş alışverişlerinin neticesinde yerel yönetimler konusunda katılımcıların tespit ve değerlendirmelerini maddeler halinde aktardı.  

Son 10 yıldır genel olarak ülkemizde ve özellikle de yerel yönetimler sahasında gerek mevzuat, gerekse uygulamada meydana gelen değişiklikler, bu süre içerisinde gerçekleşen tahribatın, idari gelenek kaybının, toplumsal güven erozyonunun ve yaşam kalitesindeki dramatik düşüşün zeminini oluşturmaktadır diyen Ergun, “İşte İYİ Parti ve İYİ belediyeciliğin amacı da bu kara düzeni ortadan kaldırmak, rant oligarşisini sonlandırmaktır. Bunu yaparken de adil demokratik bir yönetimin mümkün olabileceğini vatandaşa anlatmak değil, bizzat icraatla göstermektir” sözlerine yer verdi. 

İki gün süren çalıştay çerçevesinde yapılan yuvarlak masa toplantılarıyla, "belediye yasası hazırlıkları", "merkezi yönetim-yerel yönetim ilişkileri", "yerel kalkınma", "imar ve ihale usulleri" ile "yerel siyaset-yerel kültür ilişkisi" konuları tartışıldı.

Çalıştayın sonunda "İYİ Parti kimlik anketi" ve "eğitim anketi" yapılarak çalıştayda yer alan eğitimlerin etkinliğine ilişkin ölçme ve parti aidiyetine ilişkin değerlendirme yapıldı.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.