Öne Çıkanlar Goggle medicana fransa celal adan binali yıldırım Panathinaikos esnaf Katoliklerin Ruhani Lideri Papa Fransuva ORDU çin ispanya ankara itfaiyesi

MHP’li Çetin: Türkiye Teröre Karşı Mücadeleyi Bir Merkezden Yürütmelidir
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çetin, terörle mücadele konusunda atılacak bütün adımları önceden planlayacak stratejiye ihtiyaç olduğunu belirterek, “Türkiye karşı karşıya olduğu tehdidinin boyutlarını kavrayarak güvenlik konseptini değiştirmeli ve teröre karşı mücadeleyi bir merkezden yürütmelidir” dedi.

MHP’li Çetin, terörle mücadelenin yönetimi ve stratejisi hakkında yazılı açıklama yaptı. Türkiye’yi istikrarsız ve güvensiz bir ülke olarak dünyaya lanse etmeyi amaçlayan terör saldırılarına karşı, Ortaköy katliamcısının yakalanmasıyla önemli bir mesaj verildiğini belirten Çetin, terörün boş durmadığı bir süreçte, terörle mücadelede başarının ölçüsünün, eylem sonrası olayın faillerini yakalamaktan ibaret sayılamayacağını ifade etti. Çetin, “Bu işin istihbarat ayağı olmalı, eylem olmadan önlemenin yolları daha etkin bir şekilde kullanılmalıdır. Doğru mücadele yöntemlerini belirleyecek ve bütün imkân ve unsurları etkin bir şekilde kullanacak yönetime, atılacak bütün adımları önceden planlayacak stratejiye ihtiyaç vardır. Türkiye karşı karşıya olduğu tehdidinin boyutlarını kavrayarak güvenlik konseptini değiştirmeli ve teröre karşı mücadeleyi bir merkezden yürütmelidir” açıklamasında bulundu.

Güçlü ülkelerin, aldıkları önleyici tedbirlerle vatandaşlarını koruyabildiğini belirten Çetin, ABD’nin 11 Eylül saldırısının ülkesinde tekrarlanmaması için yeni bir güvenlik konseptine geçerek dünyanın geri kalanında savaşmayı göze alması örneğini vererek, benzer güvenlik konseptinin bütün Avrupa ülkelerinde uygulandığını kaydetti. Çetin, şöyle devam etti:

“Bu yeni savaş konseptinin yarattığı güvenlik endişeleriyle diğer devletler nasıl tedbirler alıyorlarsa, ülkemizin menfaatleri için benzer tedbirlerin alınmasını bir zaruret olarak gören Milliyetçi Hareket Partisi, Türkiye’de güvenlik istikrarının sağlanması uyarısını yıllardır yapmaktadır. Çünkü ülke güvenliği ile vatandaşın huzur ve esenliğinin sağlanamadığı bir yerde, ne ekonomik ne de siyasi istikrarın kalıcılığından söz edilemeyeceğini gayet iyi bilmektedir. Türkiye bugün işte tam bu noktada, yani güvenlik istikrarını sağlayarak ekonomik ve siyasi istikrarını kazanacağı bir pozisyondadır.

Türkiye’nin geleceği, bölgedeki ve dünyadaki rolü, iki cepheli bu mücadeledeki başarısına göre şekillenecektir. Kahraman silahlı kuvvetlerimizin vatan savunmasını çok doğru biçimde Suriye ve Irak’tan başlatması, son derece yerinde ve dünyada uygulanan güvenlik konseptine uygundur.

-“SINIRLARIMIZIN HEMEN YANI BAŞINDAKİ BU BATAKLIK KURUTULMALI”-

Fırat Kalkanı, ülkemize terör ihraç eden bataklığın kurutulması için atılmış önemli bir adımdır. Türkiye’de yeni bir 6-7 Ekim kalkışması ya da Gezi benzeri olayların yaratabileceği tahribat ve güvenlik sorunlarının önüne geçebilmek için, sınırlarımızın hemen yanı başındaki bu bataklık kurutulmalı ve güvenli bölgelere dönüştürülmelidir. Irak’ın Sincar bölgesinden başlayan ve Suriye’deki Haseke, Kobani ve Afrin sözde kanton bölgelerini birleştirerek PKK devleti kurma planı, Türk ordusunun müdahalesiyle şimdilik yarım kalmıştır.

Sözde müttefikimiz ABD’nin her türlü eğitim ve lojistik desteğini gizlemeden verdiği bu ihanet koridorunu tamamen ortadan kaldırmak için hem Irak hem de Suriye’deki askeri varlığımızın devam etmesi hayati öneme sahiptir. Müttefiklerimiz Musul ve Rakka operasyonlarını erteleyerek bütün IŞİD militanlarını üzerimize gönderseler dahi, Silahlı Kuvvetlerimizin El Bab’taki mücadelesi mutlaka zaferle sonuçlanacaktır. Ancak Münbiç ve Sincar’ı temizlemeden tehdidin ortadan kalkmayacağı çok açıktır. Küresel güçlerin sınırlarımızın hemen ötesindeki harita tanzimine rıza göstermek, savaşı Türkiye’nin içinde kabul etmemiz anlamına gelecektir ki böyle bir şey asla kabul edilemez. Türkiye, ordusuyla ve milletiyle bütün oyunları bozacak kudrette büyük bir devlet olduğunu gösterecektir.

-“TERÖR SALDIRILARI BİRLİK BERABERLİĞİ HEDEF ALMAKTADIR”-

Türkiye’nin güvenliği, milletin birlik ve beraberliğinin muhafazası bugün her şeyden daha önemli hale gelmiştir. Terör saldırıları işte bu birlik beraberliği hedef almaktadır. Ülkemizi istikrarsızlaştırmak, toplumsal gerilimi tırmandırmak, ülkedeki kutuplaşmayı artırmak terörü kullananların asıl hedefleridir. Terör kullanılarak toplumsal bağlarımız zayıflatılmaya, tıpkı Irak ve Suriye gibi etnik ve mezhebe dayalı ayrışmaya zorlanmaktadır. Elbette ki Türkiye böylesi bir tuzağa düşmeyecektir. Çünkü Türkiye’de yaşayan insanlar, millet olma bilincine erişmiş, bir daha asla birbirinden kopmayacak ölçüde kaynaşmıştır. Türkiye üzerine yapılan her türlü karanlık senaryo, Türk milletinin ayrışmayı reddeden şuurlu yapısına çarparak son bulacaktır.

Ülkemiz milli mücadele yıllarından sonraki en zorlu dönemini yaşarken, kısır iç siyasi çekişmelerden uzak durulmalıdır. Yaklaşan büyük tehdide odaklanmak yerine küçük hesaplar peşinde koşmak bir Bizans hastalığıdır. Devletimizin ve sivil toplumun bütün kurum ve görevlileri yüksek bir milli bilinçle üzerlerine düşenleri yaparak ülkemize sahip çıkmalıdır. Askerimiz ve polisimiz teröristi inlerinde vuracak kabiliyette olduğunu fiilen göstermektedir. Ancak güvenlik güçlerimizin canlarını feda etmelerini bekleyerek mücadelenin başarıya ulaşmasını bekleyen anlayışla buraya kadar gelinebilmiştir. İstihbaratımız örgütlerin ne yapacaklarını ve uzun vadeli hareket tarzlarını önceden bilmek zorundadır. Böylelikle caydırıcılık sağlanacak ve tehdidin bir kısmı ortadan kalkacaktır. Terörle mücadele yönetiminin bir merkezden yapılması, yani ilgili bütün birimlerin koordinasyonunun sağlanabilmesi başarıyı yükseltecektir. Terörle mücadeleyi etkin bir stratejiye dayalı yeni bir konsepte oturtmak ve bir merkezden yönetmek bir zaruret haline gelmiştir. Türkiye’nin karar vericileri, on yıllarca sürecek bir tehdit unsuruna karşı gerekli tedbir ve yapılanmayı süratle tamamlamak zorundadır. Geriye kalan diplomatlarımızın, devlet adamlarımızın ve siyasetçilerimizin daha az hata yapmalarını beklemektir.”
 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.