Öne Çıkanlar deprem çukurova belediyesi recep tayyip erdoğan HAVA HAREKATI erdoğan Hakkari kuşadası başbakan binali yıldırım yapı kredi atatürk soner çetin operasyon

Başbakan Ahmet Davutoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için, “Siyasi nezaketi ve siyasi etiği temel alıp eleştirecekse muhatabı Sayın Cumhurbaşkanımız değil. Eğer hükümeti eleştirecekse bu eleştiri kapısı her zaman açık, her zaman bunu yapabilir” dedi.

Başbakan Davutoğlu, Davos’taki temaslarının ardından basın toplantısı düzenledi. Artan terör saldırıları bağlamında, Türkiye’nin yabancı yatırımcılar için durumunun nasıl algılandığı konusundaki bir soruya yanıt veren Davutoğlu, Türkiye’ye yoğun bir ilgi olduğunu belirtti. Türkiye’nin üretim üssü olması, nitelikli iş gücü ve coğrafi konumu nedeniyle yatırımcıları teşvik ettiğini kaydeden Davutoğlu, “Özellikle lojistik üs olması hasebiyle büyük bir yatırım alanı oluştuğunda herkes müttefik. Bu ziyarette milyarca dolarlık yatırımın Türkiye’ye gelebilmesi açısından son derece uygun bir zemin olduğunu gördüm. Küresel ekonomik gelişmelerle ilgili de Davos’ta daha iyimser bir hava var” dedi. Buradaki kaygının yükselen ekonomilerdeki yavaşlama olduğunu ifade eden Davutoğlu, Türkiye’nin bu yavaşlama içinde de çok ciddi bir kalkınma farkı oluşturduğunu belirtti. Davutoğlu, “Bu yatırımcıların peşinde olmak zorundayız. Dünya yatırım pastası azalıyor. Pasta daha da daralınca rekabet artıyor. Bundan sonraki dış trafik tahminimizde bu yatırım atmosferi etkili olacak” diye konuştu.

“Kıbrıs Sorunuyla İlgili Gelişmeler Olumlu Yönde"

Davutoğlu, KKTC’nin ilk kez Davos’ta temsil edildiğinin anımsatılarak, “Çözüme yönelik bir haritanın ortaya çıkmasını bekliyor musunuz?” sorusu üzere Kıbrıs sorunuyla ilgili gelişmelerin olumlu yönde seyrettiğini söyledi. Buradaki görüşmelerde de, Kıbrıs konusunda, artık yavaş yavaş garantör devletlerin sürece katılacağı bir aşamaya geçilmesi gerektiğini söylediğini belirten Davutoğlu, “Temel konularda belli bir ortak görüşe doğru bir eğilim var. Ümit ederiz ki bu konularda daha ileri adım atılır” dedi.

“Bu Para Türkiye'ye Değil, Suriyeli Mültecilere Verilecek"

Davutoğlu, mülteci krizi konusunda Almanya ile yapılan görüşmelerin geldiği aşamaya ilişkin ise mülteciler konusunda sistematik, tutarlı, kapsamlı bir çözümün bulunması gerektiğini belirterek, gelen mültecilerin yükünün adil bir şekilde paylaşılmasının önemli olduğunu vurguladı. Davutoğlu, “Türkiye’nin mülteci akışını azaltma, olan mültecilerin de hayatlarını düzene sokma konusunda adımları var. AB tarafında da atılması gereken adımlar var. Bunların bir kısmı, düzensiz bir göçten daha çok, düzenli bir yerleştirme politikası izlenmesi ve mülteci yükünün paylaşılması için finansal ortak bir paket oluşturulması. Bunu hep vurguluyoruz; bu para Türkiye’ye verilecek değil, bu para Suriyeli mültecilere verilecek. Suriyeli mülteciler için kullanılacak ama Türkiye kullanılacak çünkü Türkiye’de bu mülteciler. Dolayısıyla mesele bir para meselesi değil, insanlık meselesi” diye konuştu.

"Merkel'le Ortak Bir Perspektife Sahibiz"

Avrupa içinde bu konuda bazı anlaşmazlıkların olduğunu ve yarın detaylı olarak Almanya Başbakanı Angela Merkel’le görüşeceklerini kaydeden Davutoğlu, “Sayın Merkel son yaptığı açıklamalarla da, mülteciler ve Türkiye’nin konusunda takdir edilmesi gereken bir liderlik gösteriyor. Konunun siyasi baskılara rağmen öneminin ve insani boyutunun farkında. Sayın Merkel’le son bir yıl içinde yaptığımız her toplantıda ortak bir perspektife sahip olmaktan da büyük mutluluk duyuyorum. Yarın ki toplantımız da bu ortak perspektifin yansıması şeklinde cereyan edecek” dedi.

"Kılıçdaroğlu Keşke Davos'a Gelse"

Davutoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan arasındaki sertleşen polemiği nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine ise şu yanıtı verdi:

“Sayın Kılıçdaroğlu siyasi etiğe, nezakete uymayan bir üslup kullanıyor. Türkiye, tam Anayasa başta olmak üzere birçok konuyla ilgili muhalefetle yaptığımız görüşmelerde daha medeni bir diyalogun içine girmek üzereyken, Sayın Kılıçdaroğlu’nun kullandığı bu seviyesiz üslup hem siyasetin doğasını olumsuz etkiliyor, hem de Kılıçdaroğlu’nun niyetinin ne olduğunu anlamak konusunda ciddi sıkıntılar doğuruyor.

Ben, Sayın Kılıçdaroğlu’nun ara sıra yurt dışına çıkmasından hep memnuniyet duymuşumdur. Keşke Davos’a gelse, burada konuşulanları görse, biraz dünyayı tanısa ve ya diğer başkentlere gitse ve Türkiye’nin önemini bir anlasa. Sayın Cumhurbaşkanımızın Başbakanlığı döneminde Türkiye’nin nereden nereye geldiğini muhataplarından dinlese en azından takdir etmeyi, seviyeli bir üslup kullanmayı öğrenir.

"Türkiye Karşıtlarına Malzeme Veriyor"

Maalesef, Türkiye’nin içinde kapanıp ideolojik dogmalarla, meseleleri şahsileştirerek ve bunlar üzerinden kendi kitlesini toparlama çabası içine girerek, Türkiye’de son derece olumsuz bir atmosfer oluşmasına sebebiyet veriyor. Öncelikle siyasi nezaketi ve siyasi etiği temel alıp eleştirecekse muhatabı Sayın Cumhurbaşkanımız değil. Eğer hükümeti eleştirecekse bu eleştiri kapısı her zaman açık, her zaman bunu yapabilir. Ama Sayın Cumhurbaşkanımız üzerinden, cumhurbaşkanlığı makamı dahi yıpratmak için bu tür ifadelerle bir kampanya yürütmesi tam da bugünlerde Türkiye dışında, Türkiye’yle ilgili oluşturulmak istenen algıya uygun düşen, işbirliği yapan bir psikoloji oluşturuyor. Geçen gün Londra’da hasbelkader bir Rus televizyonunu izliyordum, Kılıçdaroğlu’nu öne çıkaran yorumlarla Türkiye’ye dönük saldırılar yapıyorlardı. Kılıçdaroğlu, yurt dışında Türkiye karşıtlarına malzeme vermek yerine, Türkiye’de kendi vizyonun ne olduğunu, kendisinin ne düşündüğünü seviyeli bir şekilde anlatmakla mükelleftir. Dolayısıyla hem bu üslubu şiddetle kınıyorum hem de bu konuda her zaman Cumhurbaşkanımıza ve cumhurbaşkanlığı makamına sahip çıkacağımız ve bunun için her türlü çabayı göstermek ve gereken adımları atmak konusunda hiç tereddüt etmeyeceğimizin bilinmesini isterim.”

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.