“Türk’ün Elinin Uzanmadığı Yere Kimsenin Eli Uzanmıyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Üsküdar mitinginde yaptığı konuşmada, Yeni Zelanda’daki terör saldırısının ardından Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Dışişleri Bakanının hemen bu ülkeye gittiğini hatırlatarak, “Türk’ün elinin uzanmadığı yere kimsenin eli uzanmıyor. Milletimizin ve ümmetin şerefine, namusuna, izzetine halel gelmemesi için gerekirse canımız pahasına çalışacağız” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 31 Mart Mahallî İdareler Seçimleri kampanyası kapsamında İstanbul Üsküdar’da düzenlenen ilçe mitingine katıldı.

Üsküdar Meydanı’nda gerçekleştirilen mitingde, Cumhurbaşkanı Erdoğan bir konuşma yaptı.

Dün akşam Üsküdar’daki bir mekânda bir televizyon programına konuk olduğunu, bugün 4. mitingini Üsküdar’da gerçekleştirdiğini hatırlatarak, aşk ile çalışanın yorulmayacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sevdası millet olan yorgunluk nedir bilmez. Vatan için çarpan yürekler bahane kabul etmez. Hizmet ateşiyle yananlara durmak, duraksamak yakışmaz” diye konuştu.

“MİLLETİN DUASINI ALAN BİR SİYASETÇİYİ DURDURABİLECEK HİÇBİR FANİ GÜÇ YOKTUR”

Milletin desteğini ve duasını alan bir siyasetçiyi durdurabilecek hiçbir fani gücün olmadığını, milletiyle aynı hedefe yürüyen, aynı idealleri paylaşan bir devlet adamının önünü kesebilecek hiçbir engelin bulunmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Yeter ki biz birbirimize sahip çıkalım. Yeter ki biz tarihimizi asla unutmayalım. Yeter ki biz davamıza ihanet etmeyelim. Yeter ki biz kardeşliğimize leke sürmeyelim. Yeter ki biz gözlerimizi hedeflerimizden bir an olsun ayırmayalım. Bunları başardığımızda Allah’ın izniyle ne Haçlı artıkları, ne Bizans heveslileri, ne de neo Nazi bozuntuları bizi yolumuzdan alıkoyabilir.”

Bu yüzden her fırsatta vatandaşlara tarihi, millete kimliğini karakterini, asaletini hatırlattığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşte bunun için Türkiye’nin yükselişini çekemeyen müstevlilere Rabia’mızla cevap veriyoruz” dedi ve “tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet” vurgusunda bulundu.

İstanbul’da yaptıkları projelerin çoğunun merkezinin Üsküdar olduğuna dikkat çekerek Marmaray’ın, Avrasya Tüneli’nin, Üsküdar-Ümraniye-Çekmeköy-Sancaktepe metro hattının, Büyük Çamlıca Camii’nin, Radyo Televizyon Kulesinin ilçede yer aldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca Kadıköy-Kartal-Pendik-Tavşantepe metro hattının, Halkalı-Gebze Marmaray yüzeysel metro hattının ve Söğütlüçeşme-Zincirlikuyu-Avcılar-Beylikdüzü metrobüs hattının Üsküdarlılarla birlikte tüm İstanbul’a hizmet verdiğine işaret etti.

Üsküdar’da yapımları hâlen devam eden diğer yol projelerine de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilçe sahilindeki 5 iskele binasını yenilediklerini, kıyıya paralel transit Boğaz seferlerini başlattıklarını, sözlerine ekledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Üsküdar Meydanı’nın, toplamda 125 bin metrekarelik alan ile İstanbul’un en prestijli merkezi olarak ortaya çıktığını da kaydetti.

ÜSKÜDAR’DAKİ İMAR FAALİYETLERİ

Üsküdar için en önemli konulardan birinin tapu meselesi olduğunu dile getirerek, bazı parti adaylarının “sorunu çözeceğim” vaadinde bulunduğuna değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sorunu çözmekle yetkili olan merciinin Çevre Şehircilik Bakanlığı’na bağlı Tapu Kadastro Müdürlüğü olduğunu hatırlattı ve 30 yılı aşkın süredir devam eden imar planlarıyla ilgili problemi yine kendilerinin çözüme kavuşturduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konu ile ilgili şu açıklamayı yaptı: “Kim ki ‘Üsküdar’da bir imar sorunu’ var diyorsa, bilin ki sizlerin kafasını karıştırmak için yalan söylüyor. Hisseli bazı sorunlar var, orada da maalesef birbirleriyle anlaşamadıkları için hissedarlar, olay nereye gidiyor? Yargıya gidiyor. Sıkıntı buradan kaynaklanıyor. Şimdi ancak imar planları kesinleştikten sonra çözülebilecek olan bu soruna da biz devlet olarak neşteri vuruyoruz. Hissedarların aralarında anlaşmalarının imkânsız olduğu büyük parselleri ifraz ediyoruz, bölerek onları da küçültüyoruz. Mecburen çözeceğiz bunu, başka çare yok. Şimdiden belediyenize başvurup işlemlerinizi başlatabilirsiniz.”

Kendileri Üsküdar’ın sorunlarını çözmek için uğraşırken muhalefetin ise işi çıkmaza sürüklemenin, sürüncemede bırakmanın mücadelesini verdiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biliyorsunuz bunlar mahkeme kapısında nöbet tutmayı maharet zannederler. Türkiye Uzay Ajansı’ndan kamuda başörtüsü düzenlemesine kadar milletin hayrına hangi hizmet varsa, hepsini de bu CHP yargıya taşımıştır” diye ekledi.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) Üsküdar’da da aynısını yaptığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP’nin Üsküdar’ın 33 yıl sonra aldığı imar haklarını mahkemeye götürerek iptal ettirmeye çalıştığını belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama onlar istemese de biz bunu başaracak, hak sahiplerimizi asla mağdur etmeyeceğiz. Kanunsa kanun, kararnameyse kararname, yönetmelikse yönetmelik, ne gerekiyorsa yaparak bu meselenin bizimle Üsküdarlı kardeşlerim arasına girmesine artık müsaade etmeyeceğiz. Ben de bir Üsküdarlıyım ve bunu biz çözeceğiz. Cumhurbaşkanı olarak, sizlerin komşusu olarak bu tapu meselesinin Belediyemiz nezdinde sonuna kadar şahsen takipçisi ben olacağım” dedi.

Üsküdar’da Nakkaştepe Millet Bahçesi’ni hizmetine sunduklarını, Nevmekan Bağlarbaşı ve Nevmekan Sahil Millet Kıraathanelerini ilçeye kazandırdıklarını,  Üsküdar Bilim Merkezi Planetaryum ve gözlem kulesinin çocuklar ile gençlere hizmet vermeye başladığını da sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan,  ilçede gerçekleştirdikleri, yapımları hâlen devam eden diğer yatırım ve hizmetlerden de örnekler verdi.

“VATANDAŞIMIZIN GÖNLÜNÜ KIRAN, BENİM DE KALBİMİ KIRMIŞ DEMEKTİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Şimdi sizlerle samimi bir muhasebe yapmak istiyorum. Duyuyorum ki teşkilatımızda vatandaşlarımızı anlamakta hâlâ zorlananlar var. Duyuyorum ki belediyelerimizde vatandaşlarımıza yeterli ihtimamı göstermeyenler var. Duyuyorum ki milletvekillerimiz arasında vatandaşımızın ulaşmakta zorluk çektikleri var. Duyuyorum ki partimizde vatandaşımızın hissiyatını, derdini, sıkıntısını dinlemek istemeyenler var. Buradan sizlerin huzurunda yürekten gelen bir hissiyatla söylüyorum; vatandaşımızın gönlünü kıran, benim de kalbimi kırmış demektir. Vatandaşımızı küstüren, benim dünyamı yerle yeksan etmiş demektir. Vatandaşımızı ihmal eden, beni tümden hiçe saymış demektir. Vatandaşımıza of diyen, yüzünü ekşiten, söz verip tutmayan, görüp selam vermeyen, verilen selamı almayan bizden değildir; bunu da böylece bilin. İşte bu kadar açık konuşuyorum. Bu söylediklerimin hepsine yürekten inanıyorum ve kendi hayatımda tatbik etmeye de gayret gösteriyorum.”

Hiçbir vatandaşın kendini garip hissedip sahipsiz görmemesi, unutulduğunu düşünmemesi, önemsenmediği hissine kapılmaması gerektiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ülkenin her bir vatandaşının başımız üstünde yeri var. Hele hele bugüne kadar bizim davamıza gönül vermekten bilfiil çalışmaya kadar her düzeyde katkısı olan kardeşlerimize karşı minnet borcumuzu ne yapsak ödeyemeyiz. Eksik yapanların eksiğini tamamlamak, yanlış yapanların yanlışını düzeltmek boynumuzun borcudur” dedi.

AK Parti’nin başında olduğu sürece parti kapısından tek bir eğri odunun girmemesi için var gücüyle çalışacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimiz ülkeyi yönetme vazifesini bize tevdi ettiği sürece Dicle nehrinin kıyısındaki her kuzunun, yetimlerin her kuruşunun sorumluluğunun hakkını vermek için var gücümüzle çalışacağız. Dünyanın neresinde olursa olsun bir vatandaşımızın, bir kardeşimizin, bir garibin yardıma ihtiyacı olduğunda yanında bulunmak için var gücümüzle çalışacağız” şeklinde konuştu.

“TÜRK’ÜN ELİNİN UZANMADIĞI YERE KİMSENİN ELİ UZANMIYOR”

Yeni Zelanda’daki terör saldırısının ardından Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Dışişleri Bakanını geniş bir heyetle bu ülkeye gönderdiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “16 bin 500 kilometre uzaklıkta da olsa bunlar bizim kanayan yaramızdır. 50 tane orada Müslüman şehit edildi, biz oraya da gitmek zorundayız” diye ekledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Türk’ün elinin uzanmadığı yere kimsenin eli uzanmıyor. Milletimizin ve ümmetin şerefine, namusuna, izzetine halel gelmemesi için gerekirse canımız pahasına çalışacağız. Zaferle değil seferle mükellef olduğumuzun bilinciyle mücadelemizi verirken önce imkânımıza değil imanımıza bakacağız. Sizlerden diğer alanlardaki mücadelemizle birlikte bu mücadelemize de destek vermenizi bekliyorum. Çünkü bu ancak sizlerle birlikte hareket edersek başarabileceğimiz bir sorundur. İnşallah 31 Mart akşamı seçimi sağ salim atlattıktan sonra tüm bu hususları enine-boyuna düşünmek, konuşmak, tedbirini almak için vaktimiz, fırsatımız olacak.”

Millete hizmet mücadelesini 31 Mart’tan sonra da devam ettireceklerini; bunun için aday olarak tecrübeleri ve çalışkanlıklarıyla temayüz etmiş kişileri milletin huzuruna çıkardıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, devletin başı olarak kendisi, Büyükşehirde Binali Yıldırım, Üsküdar’da Hilmi Türkmen ile el ele vererek, Üsküdar’dan Büyükşehre ve Türkiye’ye, bütün ülkeyi ayağa kaldıracaklarını söyledi.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.