Öne Çıkanlar tesk genel başkanı bendevi palandöken kılıçdaroğlu palandöken fetö şehit abd tesk adana yunanistan tüik Pandemi Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel

Yaşlanmanın İpuçları

Beslenme, vücudun en büyük organı olan cildin yaşını da belirliyor. Sağlıklı yaşlanmanın anahtarlarından birisi de besin.

Yaşlanmayı Yavaşlatmak Mümkün Mü?

Yaşlanmanın, 35-40'lı yaşlardan itibaren vücutta iş gören hücre grubunda kayıplar başlayarak, hücrelerin görevinde aksamalar görülmesi şeklinde meydana geldiğini söyleyen Hastane Derindere Beslenme ve Diyet Uzmanı Meltem Şeniz Toksoy,  yaşlanmanın bir hastalık olarak görülmemesi gerektiğini ve doğal bir süreç olduğunun kabullenilmesinin doğru olacağını belirtti. Önemli olananın uzun yaşamak değil, sağlıklı ve başarılı yaş almak olduğunun altını çizen Toksoy, “Sağlıklı kalmak ve uzun süre sağlıklı yaşamak kişilerin tutum, aktivite ve ilişkileriyle yakından ilgilidir. Hayatınıza dâhil edeceğiniz doğru beslenme yöntemleri vücudunuzda hücrelerin yaşlanma ya da ölmesine neden olan serbest radikallerin zararlı etkilerinden hücrelerinizi koruyarak yaşlanmanızı geciktirir” dedi.
 
Yaşlanma belirtilerini Toksoy şöyle maddeledi:
 

  • “Egzersize karşı isteksizlik hissediyorsanız,
  • Düzenli egzersiz yapmanıza rağmen zayıflayamıyor, aksine kilo almaya devam ediyorsanız,
  • Temponuz aynı ya da daha az olmasına rağmen, günün sonunda yorgun ve bitkin hissediyorsanız,
  • Eskisi kadar rahat uyuyamıyorsanız,
  • Cildinizde kırışıklıklar ve sarkmalar oluşmaya başladıysa
  • Cinsel isteğiniz azalmaya başladıysa hayatın dönemlerinden biri olan yaşlanma sürecine girmeye başlamışsınız demektir.”
 
“Yaşlanma Etkilerini Geciktirmek Mümkün”

Yaşlanma etkilerinin geciktirilmesinin mümkün olduğunu dile getiren Toksoy, “Kolesterol yüksekliği, hipertansiyon, şeker hastalığı gibi kronik ve metabolizmayı yıkıcı hastalıklardan korunarak, alkol ve sigaradan uzak durun. Günde en az 8-10 bardak su için Düzenli egzersiz yaparak alüminyum içeren deodorantlardan, eskimiş plastik su damacanalarından ve alüminyum kaplardan uzak durun. Östrojen içeren cilt bakımı ürünlerinden kaçının. Plasenta hormonu içeren kozmetiklerden uzak durun. Stresinizi ve öfkenizi kontrol altına alın” bilgisini paylaştı.
 
Genç ve sağlıklı görünmenin sırrının besinlerde olduğunu vurgulayan Beslenme ve Diyet Uzmanı Toksoy, vitaminlerden E ve C vitamini, Beta karoten, minerallerden selenyum ve çinko'nun güçlü antioksidan etkiye sahip olduğunu ifade etti. Toksoy, çilek, limon, portakal, zeytinyağı, balık, yeşil çay, domates, üzüm, kiraz, karpuzunda güçlü antioksidan içerdiğini dile getirdi.
 
Toksoy, yaşlanmaya iyi gelen diğer besinleri şöyle sıraladı:
 
  • “Keten tohumu, kefir, yoğurt, çekirdekli siyah üzüm, elma, kayısı, cildin genç görünmesini sağlar ve kolajen doku sentezinde önemlidir.
  • Kuru baklagiller, tam tahıllar, sebze ve meyveler, yağlı tohumlar, posa yönünden zengin besinlerdir. Posa; kabızlık, hipertansiyon, hiperlipidemi, kilo problemi ve kanser gibi rahatsızlıkların düşmanıdır.
  • Rengarenk sebze ve meyveler muhteşem besinlerdir! Bol bol tüketin.
  • Soya tüketin. Soya ürünleri yüksek kalitede protein içerir. Doymuş yağ oranı azdır, kolesterol içermez. Soyada bulunan sterol ve stanoller kolesterolü düşürür.”
 
 
 
 
 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.