Bozdağ: Zarrab Davasının Delilleri Hukuki Değildir, Türkiye’ye Kumpas Davasıdır

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Reza Zarrab davasıyla ilgili “Reza Zarrab davası Türkiye’ye dönük açık bir kumpastır. Siyasi bir davadır, hukuki dayanaktan yoksundur. Bu dosyadaki delillerin hiçbirisi hukuki delil değildir. Zehirli ağacın meyvesi de zehirlidir. Olmayan belgeler üzerinden ellerinde varmış gibi yargılama yapıyorlar” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu’nun ardından Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, açıklamalarda bulunarak, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Bozdağ, NATO tatbikatındaki skandala ilişkin, özür dilenmesini olumlu karşıladıklarını, olayın sadece şahıslarla izah edilemeyeceğini, özensizlik sonucu yapılmış bir iş olmadığını ifade etti. Olayla ilgili üst amirlerin de soruşturulması gerektiğini belirten Bozdağ, Sadece iki kişiyle alakalı işlem yapılması, görevlerine son verilmesi, bu olayın tamamen enine boyuna araştırıldığı ve her yönünün aydınlatıldığı anlamına gelmez” dedi.

İşin üzerinin örtülmemesi gerektiğini vurgulayan Bozdağ, NATO skandalı konusunda siyasi partilerin ortak tavır koymalarını ise memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

Önümüzdeki Günlerde İki KHK Çıkacak

Bozdağ açıklamaları sırasında, önümüzdeki günlerde iki yeni Kanun Hükmünde Kararname (KHK) çıkacağını belirtti. Bozdağ, “Hem tedbir kararnamesi hem de düzenleme kararnamesi olmak üzere iki ayrı KHK’yı önümüzdeki günlerde yayımlayacağız” dedi.

“Türkiye’ye Dönük Açık Bir Kumpas”

Gazetecilerin soruları üzerine Reza Zarrab davasını da değerlendiren Bozdağ, şunları kaydetti:

“Reza Zarrab davası Türkiye’ye dönük açık bir kumpastır. Siyasi bir davadır, hukuki dayanaktan yoksundur. 17-25 Aralık sürecinde FETÖ’nün giriştiği ancak başaramadığı hukuk darbe teşebbüsünün ABD ve yargısı eliyle tekrarlanmasından başka bir şey değildir. Bu dosyadaki delillerin hiçbirisi hukuki delil değildir. Zehirli ağacın meyvesi de zehirlidir. Olmayan belgeler üzerinden ellerinde varmış gibi yargılama yapıyorlar. Türkiye ile İran arasındaki ilişkilerin tamamı Türkiye’nin hukukuna uygun olduğu gibi uluslararası hukuka da uygundur. Türkiye’nin İran ve Rusya ile olan ilişkilerine zarar vermeyi amaçladığı çok açıktır. Bu dava Türkiye’ye yönelik bir kumpas davasıdır. Davanın sanıkları üzerinden yargılama yapanlar baskı uygulamaktadır, adeta rehin durumdadır orada. Yazıyorlar, ellerine veriyorlar, Türkiye Cumhuriyeti’ni suçlayan, hükümeti suçlayan, kurumları suçlayan ve Türkiye’nin aleyhinde karar çıkmasına yardımcı olacak itiraflarda daha doğrusu iftiralarda bulunmaya zorluyorlar.

Bu davadaki delilleri nasıl, ne zaman, nerede elde ettiniz? Aslı mı sizde kopyası mı var? ‘FBI ajanı teyit etti’ diyorlar. Neye göre teyit etti FBI ajanı? Bu teyidin bir kıymeti var mı? Yok. Bu tapelerin verilerin doğruluğuna nasıl hükmetti?”

“Terör Örgütünün Masada Olmasına Rıza Göstermemiz Beklemesin”

Suriye’de siyasi çözüme ilişkin görüşmelerle ilgili konuşan Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Türkiye’nin Suriye’de siyasi çözümün bulunması konusunda atılan adımlara desteğinin açık olduğunu ifade etti. Çözüm masasında bulunanların meşru ve hukuki olmasının önemine değinen Bozdağ, “Kimsenin bizden terör örgütünün masada olmasına rıza göstermemizi beklemeye hakkı yoktur. Türkiye’nin bu konudaki duruşu nettir” dedi.