Cumhurbaşkanı Erdoğan Babayiğitlerin İsmini Açıkladı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin yerli otomobilini yapacak Ortak Girişim Grubu’nda Anadolu Grubu, BMC, Kıraça Holding, Turkcell Grubu ve Zorlu Holding’in bulunduğunu açıkladı. Piyasaya sürülecek ilk otomobile bedelini ödemek şartıyla kendisinin talip olduğunu ifade eden Erdoğan, projenin takibi ve sıkıntıların bertaraf edilmesi için Cumhurbaşkanlığı'nda da bir ekibin görevlendirileceğini belirtti.

Türkiye’nin Otomobili Ortak Girişim Grubu Tanıtım Toplantısına katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, boksör Muhammed Ali’nin, “Hayal gücü olmayan insanın kanatları yoktur” sözlerine atıfta bulunarak, “Markası Türk, tasarımı Türk, mühendisliği Türk, teknolojisi Türk, üretimi Türk, pazarlaması Türk bir otomobile sahip olma hayalimiz vardı” dedi. Bundan 20, 30 yıl önceki yerli otomobil üretilme konusundaki tereddütleri anlayabildiğini belirten Erdoğan, toplam 91 bin otomobilin satıldığı 2001 yılında böyle bir teşebbüsün ekonomik bulunmamasının gayet tabi olduğunu ancak 2016 yıl itibariyle yılda 757 bin otomobil satışına ulaşmış bir Türkiye’de hala adım atılmıyor olmasının Türkiye’nin ayıbı haline geldiğini ifade etti. Türkiye’nin otomobili konusunda yaptığı çağrının yankı bulmasından dolayı memnuniyet duyduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Beklentimiz, hazırlık sürecini hızla tamamlayarak en geç 2019’da otomobilimizin prototipini tamamlaması, 2021’de de ticari satışına başlamasıdır. Türkiye’nin 2023 hedefleri arasında özel bir yere sahip olduğuna inandığım bu projede en küçük bir gecikme istemiyoruz. Karşınıza çıkacak sorunların çözümü, engellerin aşılması noktasında cumhurbaşkanı olarak bizzat yanınızda yer alacağımı belirtmek isterim” dedi.

“İLK OTOMOBİLİ BEN ALACAĞIM”

Gerekiyorsa sırf bu projenin takibi ve sıkıntıların bertaraf edilmesi için Cumhurbaşkanlığı'nda da bir ekibin görevlendirileceğini açıklayan Erdoğan, “Artık zaman kaybına tahammülümüz bulunmuyor. Madem ki bu babayiğit arkadaşlarımız çıkıp ellerini taşın altına soktular, bize de onlara gereken her yerde omuz vermek, destek vermek düşer. Şimdiden ilan ediyorum, piyasaya süreceğiniz ilk otomobilin, bedelini ödemek şartıyla taliplisi de benim” diye konuştu.

Otomobil dünyasında da belirli sıçramalar olduğunu anımsatan Erdoğan, İkinci Dünya Savaşı'na kadar olan dönemin otomobil sektörünün başlangıç yılı olduğunu, 1945’ten 1980’lere kadar olan dönemin ise sektörün sıçrama dönemi olduğunu kaydetti. Erdoğan, son yıllarda hibrit otomobiller, elektrikli otomobiller, sürücüsüz araçlarla sektörün farklı dönemine şahit olunduğunu, Türkiye’nin, otomotiv sektörünün ilk üç dönemini kaçırdığını belirterek, “Terör olayları, darbeler, siyasi istikrarsızlık ve toplumsal huzursuzluklar gibi faktörler buna imkan vermedi. Aynı hatayı bir kez daha yapmayacak, sektörün dördüncü değişim ve yükseliş dönemini inşallah ıskalamayacağız” dedi.

Ortaya doğru dürüst bir ürün konduğunda milletin dört elle sarılacağını, tercihini bu araçtan yana kullanacağını belirten Erdoğan, ürünün dünyaya pazarlanması konusunda da her türlü desteğin verileceğini söyledi.

“HİBRİT VE ELEKTRİKLİ OTOMOBİLE YÖNELMEK İSTERLERSE MEMNUN OLURUZ”

TÜBİTAK bünyesinde üzerinde çalışmalar yapılan platformun girişim grubunun emrine amade olduğunu belirten Erdoğan, “Doğrudan hibrit ve elektrikli otomobile yönelmek isterlerse daha da memnun oluruz. Kararları ne olursa olsun, biz kendilerine her türlü desteği vereceğiz. Yeter ki Türk milletini bu büyük hayaliyle buluştursunlar. Bizim bu heyecanımız ve destek beyanımız ortak girişim grubuna özel değildir. Biz ülkemizi geleceğe taşıyacak, hedeflerini yaklaştıracak adım atma niyetine, iradesine ve samimiyetine sahip herkes için aynı hissiyata sahibiz. Eğer bu proje için daha önceleri başkaları aynı iradeyi ve kararlılığı göstermiş olsalardı, onların da yanında yer alacaktık. Bundan sonra da hangi alan olursa olsun projesi olanlara kapımız açıktır” diye konuştu.

“BU KADAR NAZI ÇEKMEYE NE GEREK VAR?”

Ortak gelir tuzağından kurtulup yüksek gelirli ülkelere çıkmanın yolunun tasarımdan yüksek teknolojiden geçtiğini iyi bildiklerini kaydeden Erdoğan, ne pahasına olursa olsun yüksek teknolojiye sahip üretim ve bu anlayışla yapılacak yatırımlara öncelik tanınması gerektiğine işaret etti.

Daha önceki fırsatların, girişimcilerin ayağına pranga vurarak, işlerini zorlaştırarak, iç meselelerle uğraşmaktan dolayı kaçırıldığını ifade eden Erdoğan, Türkiye’nin uçak fabrikası, devrim otomobili, Nuri Killigil olaylarını anımsatarak, “Yerli piyade tüfeğimizi, yerli füzelerimizi henüz yeni yeni ticari düzeye ulaştırabildik. İşte şurada Amerika’dan polis teşkilatımız tabanca, bin 500 tane tabanca alacak. Verilen cevap ‘Kongreden geçmedi’. Biz tabancayı yapıyoruz aslında. Dedik ki ‘bundan böyle gerek yok, Amerika’dan tabanca almayacaksınız. Bizim kendi ürettiklerimizle artık bu süreci devam ettireceksiniz.’ Ne gerek var? Bu kadar nazı çekmeye ne gerek var?” dedi.

“İDDİANIZ YOKSA KANATLARINIZ YOKSA UÇAMAZSINIZ”

Meselenin otomobil üretmek olmadığını, ortaya çıkacak teknolojiyle, birikimle dünyaya meydan okuyacak yeni ve çok iddialı bir çıkış ortaya koymak olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

“Diyorum ki ‘iddianız yoksa kanatlarınız yoksa uçamazsınız’. Biz ülke ve millet olarak işte burada iddiamızı ortaya koyuyor ve diyoruz ki, Türkiye’nin otomobilini yapacağız. Hiç şüpheniz olmasın. Hem de en güzel tasarımla, en güzel teknolojiyle, organizasyonla bu otomobili ülkemize ve dünyaya kazandıracağız. Böyle babayiğitler bize destek olduğu sürece, otomobille birlikte daha nice başarılara imza atarız. Türkiye’yi darbelerle yıkamadılar, vesayet güçleri hep birlikte gayret etiler durduramadılar. Türkiye’yi terör örgütlerini kullanarak hizaya sokamadılar. Türkiye’yi ekonomiyi silah gibi kullanarak sendeletemediler. Bölgemizdeki krizlerin yıkıcı etkilerini bize ciro edemediler. Küresel düzenin çarpıklıkları konusundaki haklılıklarımızın üzerini örtemediler. Kendilerini küresel düzenin sahipleri olarak gören ülkelerin son dönemde ülkemizin üzerine bu kadar çok gelmelerinin nedeni işte budur. Buradan onlara kötü bir haber vereyim. Geçmişte attığı her adımı kontrol ettikleri, yaptığı her işi yönlendirdikleri, geleceğiyle istedikleri gibi oynayabildikleri Türkiye artık yok.”

BABAYİĞİTLERİ AÇIKLADI

Türkiye’nin yerli otomobilini yapacak olan ortak girişim gurubunda yer alan 5 şirketi tanıtan Cumhurbaşkanı Erdoğan, babayiğit olarak tanımladığı şirketleri şu ifadelerle açıkladı:

“İlki Anadolu Grubudur, bu grubumuz bünyesindeki 80’e yakın şirket ve 50 bin çalışanıyla ekonomiye çok önemli katkılarda bulunuyor. Anadolu Grubu’nun Türkiye’nin Otomobili projesinde yer almasını isabetli buluyorum. İkinci babayiğidimiz, BMC Grubudur. Türkiye’nin en büyük ticari ve askeri araç üreticilerinden BMC de yarım asırlık geçmişe sahip. Şirket mülkiyeti 2014 yılında değişen BMC’nin vizyonunu da genişleterek, savunma sanayiinin yanında Türkiye’nin Otomobili projesinde yer alma kararını memnuniyetle karşıladım. Katar ve Türk ortaklığı olan BMC grubu da bu katılımda bir babayiğidimiz. Üçüncü babayiğidimiz ise Kıraça Holding’dir, her ne kadar 20 yıl görünüyorsa da İnan Kıraç ile bir birikimi ifade ediyor. Kıraça Holding yenilikçiliğiyle kısa sürede sektörde hak ettiği yeri almıştır. Bu birikimin Türkiye’nin Otomobili projesinde yer almasını çok çok önemli görüyorum.

Dördüncü babayiğidimiz, Turkcell Grubu. Malum yazılımın ve yüksek teknolojinin önemi olduğu projede Turkcell’in yer alması, yapılan işin doğruluğuna işaret ediyorum. Beşinci diğer babayiğidimiz Zorlu Holding’tir. Zorlu, Denizli’den başladığı sanayicilik serüvenini tüm dünyaya yaymış bir başarı hikayesinin adıdır. Geniş bir alanda faaliyet yürüten Zorlu Holding’in burada yer alması sahip olduğu büyük birikimle, Türkiye’nin Otomobili projesi için önemli bir şanstır.”