Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Öncelikle İdlib’i Süratle Çözmemiz Gerekiyor”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye-Rusya arasında gerek İdlib’de gerekse Libya’da yaşanan bir süreç var. Öncelikle İdlib’i süratle çözmemiz gerekiyor." dedi. 

Türkiye-Azerbaycan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi’nin 8. Toplantısı dolayısıyla resmî ziyarette bulunmak üzere Azerbaycan’a hareketinden önce Esenboğa Havalimanı’nda açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gazetecilerin sorularını da cevapladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan’ı son olarak 15 Ekim tarihinde Türk Konseyi Zirvesi vesilesiyle ziyaret ettiğini, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’i de TANAP Avrupa Bağlantısı Açılış Töreni için 30 Kasım’da Türkiye’de ağırladıklarını anımsatarak, “Türkiye ile Azerbaycan arasındaki üst düzey ziyaret yoğunluğu stratejik ortağımız Azerbaycan’la münasebetlerimizin geldiği seviyeyi de göstermesi bakımında büyük önem arz ediyor” dedi.

“AZERBAYCAN İLE TİCARET HACMİMİZİ 2023 YILINA KADAR 15 MİLYAR DOLARA ÇIKARMAYI HEDEFLİYORUZ”

Bugüne kadar gerçekleştirilen konsey toplantılarında alınan kararlarla TANAP ve Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi gibi stratejik projeleri hayata geçirdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan ile 2019 yılındaki ticaret hacminin bir önceki yıla göre yüzde 25 oranında artarak 4,4 milyar doları bulduğunu, ikili ticareti 2023 yılına kadar 15 milyar dolara çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.

Türkiye’nin Azerbaycan’da 11 milyar doları bulan doğrudan yatırımları bulunduğunu, Azerbaycan’ın Türkiye’deki yatırımlarının ise bu yılsonunda 20 milyar dolara yaklaşacağını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk müteahhitlik firmaları bugüne kadar Azerbaycan’da 14,2 milyar dolar değerinde toplam 414 proje üstlendiler. Bundan sonra da Azerbaycan’ın imar ve kalkınmasına katkı sunmaya devam edeceğiz. Aynı şekilde savunma sanayii alanında iş birliğimiz günden güne Azerbaycan’la artıyor. Rahmetli Haydar Aliyev’in ‘tek millet, iki devlet’ sözleriyle tanımladığı ikili münasebetlerimizi inşallah yeni anlaşmalarla her alanda güçlendireceğiz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını da cevaplandırdı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile son yaptıkları görüşmenin ardından sahada ne gibi değişiklikler beklendiğinin sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile Rusya arasında İdlib ve Libya konularında yaşanan bir süreç olduğuna dikkati çekerek, Rusya Devlet Başkanı Putin ile üst düzeyde kendisinin ve dışişleri bakanları, savunma bakanları, istihbarat ve içişleri bakanına varıncaya kadar görüşmelerin yapıldığını söyledi.

“RUSYA DEVLET BAŞKANI PUTİN İLE YOL HARİTASI ÜZERİNDE GÖRÜŞÜYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Libya ayağında da yine aynı şekilde bizim Rusya ile görüşmelerimiz var. Malum Hafter denilen orada gayrimeşru bir kişilik var ve bu gayrimeşru kişiliğin yanında Abu Dabi Yönetimi yer alıyor, bütün parasal kaynaklar oradan. Ve tabii maalesef Rusya’nın da orada Wagner diye bir güvenlik ekibi var ki sayısal olarak 2 bin 500 kişilik bir kuvvet bu. Bunun parasal kaynağının Abu Dabi Yönetimi olduğunu bizler şu anda biliyoruz. Tabii bunun dışında yine Hafter’e Sudan’dan, değişik yerlerden ayrıca destekler var ki bu destekler 10 binin üzerinde, böyle bir durum var. Bütün bunların değerlendirmesini Türkiye olarak biz Rusya’yla yürütüyoruz ve bu vesileyle de tabii Sayın Putin’le en üst düzeyde zaman zaman bu görüşmeleri yaparak yol haritamıza nerede ne tür eksikler var, bunları değerlendirme bakımından devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Rusya’nın Suriye rejimine en üst düzeyde destek verdiğini, hava kuvvetleri noktasından desteğini sürdürdüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Biz bu mücadelenin içerisinde olmaya mecbur değil mahkûmuz. Aynı şekilde bütün bu tacizler, bütün bu sınırımıza olan yüklenmeler, bunu neyle izah edeceğiz? Şu anda 1 milyonu aşan, 2, hatta 3 milyona varan eğer bizim sınırlarımıza doğru bir yüklenme varsa, buna eli bağlı mı duracağız? Nitekim şu anda 3,5-4 milyon Suriyeli bizim ülkemizde. Bu konuda hiçbir ülkenin kalkıp da bir duyarlılık Batı dünyasında falan gösterdiği yok. Ama biz insani, vicdani, her türlü değer yargılarını göz önüne alarak bu değerlendirmeyi yapıyoruz ve bunları da zaten Sayın Putin’le çok açık, net devamlı paylaştım. Moskova’daki görüşmelerde arkadaşlarım aynı şekilde paylaştılar. Bundan sonraki süreçte de yine aynı şekilde buna devam edeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Şansölyesi Angela Merkel, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile gerçekleştirilmesi öngörülen dörtlü zirvenin ve Rusya’dan gelecek heyetin takviminin sorulması üzerine de Rus heyetinin yarın Türkiye’de olacağını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu hafta sonu yapılan görüşmelerle ilgili ise Sayın Macron ile aynı şekilde Merkel ve Sayın Putin arasında tam bir ittifak söz konusu değil. Fakat bizim Sayın Putin ile burada belirlediğimiz tarih 5 Mart’ta bizim en kötü ihtimalle Sayın Putin’le bir araya gelmemiz söz konusu olabilir. Ve bu bir araya gelişte de biz telefonun ötesine geçip yüz yüze bu görüşmeleri yapma konumunda olacağız” dedi.

Muhalefetin Libya’daki şehitlerin isimlerinin neden açıklanmadığı, neden tören yapılmadığı ve Suriye Millî Ordusu’nun hangi sıfatla Libya’ya gittiği yönündeki eleştirilerinin anımsatılması ve üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan,  “Muhalefetin bu söylemleri de beni çok ilgilendirmiyor” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Muhalefet önce kendini yargılasın. Ne diyor muhalefet? ‘Gidip Esed’le görüşeceksiniz’ diyor, bu nasıl muhalefet ya? Milyonlarca insan ülkesini terk ediyor kalkıp da Bay Kemal bunların hesabını sormuyor, bizim ülkemizin sınırlarına dayanıyor milyonlarca insan bunun hesabını sormuyor, kalkıp bize akıl vermeye, o aklı sen kendine sakla da şöyle bir işe yarasın hiç olmazsa. Bizim arkadaşlar, kendimize ait iki tane orada. Libya’da şehidimiz var” ifadelerini kullandı.

“KORONA VİRÜS’LE İLGİLİ BÜTÜN TEDBİRLERİ ALDIK”

Korona Virüs’ün İran ve Irak’ta görülmesinin ardından Türkiye’nin ne gibi tedbirler aldığı sorusuna da Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle cevap verdi: “Sağlık noktasındaki hassasiyeti bir kenara koyamayız. Yani Sağlık Bakanlığımız Bilim Kuruluyla yaptıkları çalışmalar neticesinde en uygun olan neyse biz bu kararı almaya mecburuz. Nitekim İran ile ilgili attığımız adım da bunun bir neticesidir, çünkü oradan bir Korona Virüs’ünün ülkemize sıçraması, Allah göstermesin, bizde ciddi boyutlara ulaşabilir. Şu ana kadar biz bütün tedbirlerimizi aldık. Nitekim biliyorsunuz Çin’den gelen daha önce bir ekibi gerek ülkemiz insanları, gerek Azeri olan dostlar, gerek Gürcistan’dan olan dostlar bunların aldık elimizden gelen tedbirlerle bunları 14 gün ne yaptık? Bir karantinada özel onlar için bir hastane tahsis ederek o süreci atlattık o bitti. Ama bundan sonraki süreçte de biz bu hassasiyeti aynen korumak durumundayız. Bu Irak olur, bu İtalya olur, neresi olursa olsun nasıl ki onlar değişik ülkelerden gelenlere karşı bu tür tedbirleri alıyorlarsa, biz zaten bu işin formülü tek, aynı tedbirleri almak durumundayız ve bundan sonraki süreçte de böyle bir şey nereden belirlenirse, nereden Sağlık Bakanlığımız bunu tespit ederse ona göre adımımızı atarız, burada tereddüt göstermeye hakkımız yok.” dedi. 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.