Erdoğan: Başkanlık Sistemine Adımı Atalım

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Egemenlik kayıtsız şartsız milletin değil mi, milletin. Gelin millete götürelim. Eğer milletim bu işe ‘evet’ diyorsa, ‘hayırlı olsun’ diyelim ve başkanlık sistemine adımı atalım” diye konuştu.
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Konya’da toplu açılış töreninde halka hitap etti. Yeniden gündeme gelen başkanlık sistemi tartışmasıyla ilgili net konuşan Erdoğan, “Milletimiz 2007’de vesayete karşı bize destek olmuştu. 2014’te Cumhurbaşkanlığı görevini şahsıma tevdi eden milletimize daha çok çalışma, daha çok mücadele etme sözü vermiştik. 15 Temmuz’da darbecinin karşısına canı pahasına dikilen milletimize karşı sorumluluğumuz kat be kat artmıştır. Şimdi yürüyoruz, durmadan yürüyeceğiz” dedi. “Fiili bir durumla karşı karşıyayız” diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
 
“Bu durumun zemini 2007 yılında doğrudan Cumhurbaşkanını halkın seçmesini öngören Anayasa değişikliğiyle oluşturulmuştur. Şimdi milletim ne diyor, yapılan kamuoyu araştırmalarına baktığımızda milletim, ‘başkanlık sistemi’ diyor. Ben de diyorum ki, parlamentodaki siyasi partilerimize, egemenlik kayıtsız şartsız milletin değil mi, milletin. Gelin millete götürelim. Eğer milletim bu işe ‘evet’ diyorsa, ‘hayırlı olsun’ diyelim ve başkanlık sistemine adımı atalım. Sorun şahsımdan kaynaklanmıyor, şahsımın yönetim anlayışından kaynaklanıyor. İstiyorum ki patinaj yapmayalım. Hızla yola devam edelim çünkü yapacağımız çok iş var. Onun için ülkenin ve milletin meseleleri konusunda aktif rol oynamaya mecburuz ve zaman kaybına tahammülümüz yok. Bunun için hızla adım atmamız lazım.
 
-“Fiilen Kendisi Siyasi Konumda Olan Cumhurbaşkanlığı”-
 
Artık siyaset kurumunun, millete de verilmiş sözlerden de hareketle, bu verilen sözü yerine getirmek görevidir, diye düşünüyorum. Onun için bir sonraki seçimde milletin karşısına siyasi partiler çıktığında, yaptıklarının ve yapamadıklarının hesabını vermek mecburiyetindedir. Ben millete verdiğim sözlerin gereğini yerine getiriyorum, getirmeye de devam edeceğim. Ama bizim sistemimiz, Meclis tarafından seçilen Cumhurbaşkanlığı makamını daha çok vesayet sistemi altına alıyor ve bundan dolayı burada bir sıkıntı var. 2007’de hukuken, 2014’ten itibaren fiilen bizatihi kendisi siyasi konumda olan Cumhurbaşkanlığı uygulaması, sistemin restorasyonunu zorunlu hale getiriyor. Biz, 2011 yılından itibaren bu sorunun çözümünü de içeren yeni bir anayasa yapılması gerektiğini savunuyoruz. Türkiye’nin sivil siyasi kurumları eliyle yeni bir anayasa yapabileceğini, bunu hak ettiğini söylüyoruz. Bu konuda nihai sözü millet söyleyecek.”
 
Erdoğan, hitap ettiği kalabalığa “Buna hazır mıyız” diye sorarken, “Eyvallah. Millet hazırsa mesele yok. Siyaset kurumunun yeni anayasa ve başkanlık sistemi konusunda inisiyatif alması, partilerimizi zayıflatmaz ve tam tersine güç kazandırır” diye konuştu.
 
-“Şimdi 3. Darbe Gelecekmiş”-

Erdoğan, yeni darbe girişimi iddiasıyla ilgili sert konuştu. Erdoğan, “Şimdi diyorlar ki birinci darbe 17-25 atlatılmış, ikinci darbe 15 Temmuz, öyle ve ya böyle atlatılmış. Şimdi 3. darbe gelecekmiş. Bir tane ukala kendini bilmez, köşesinden bir şeyler yazıyor. Ne diyor şair, yürüyeceksin millet yürüyecek arkandan. 15 Temmuz bunun en güzel ifadesi oldu. Birileri farklı şeyler söylediler, ‘Almanya’ya, İtalya’ya iltica etti’ dediler. Bilmiyorlar ki biz bu yoldaki terbiyemizi alırken şöyle aldık, ‘eğer lider taşın arkasına saklanırsa millet dağın arkasına saklanır’. Biz ‘meydanlara’ dediğimizde, ‘ölümüne’ dediğimizde benim aziz milletim 81 vilayette yürüdü” dedi.
 
-“63 Ülke DEAŞ’ı Halledemiyorsa Biz Bu İşi Bırakalım”-
 
Fırat Kalkanı operasyonuyla ilgili değerlendirmede bulunan Erdoğan, Cerablus’un ardından, ılımlı muhaliflerle birlikte Rai’de güneye doğru ilerlendiğini kaydederek, “Bu milletin güvenlik güçlerini herkes bilecek, kimdir bilecek. Koalisyon güçleri şu anda bizimle beraber hareket ediyor, eyvallah. Koalisyon güçleri neden PYD ile neden YPG ile hareket ediyor, işte bunu anlamakta zorlanıyoruz. Bu koalisyon güçlerinin hemen hemen tamamına yakını bizimle dost. 63 ülke var koalisyon güçlerinin içinde, hele hele NATO ülkeleri var ki bunların stratejik ortağı biziz. Bunların bir terör örgütüyle beraber olmasını anlayamıyoruz. Şu anda teröristleri eğitenleri anlamakta zorlanıyoruz. Şu anda teröristleri eğitenleri anlamakta zorlanıyoruz. Koalisyon güçlerinin içinde yer alanlar lütfen, siz DEAŞ’la mücadeleyi PYD ile ile, YPG ile değil gelin 63 ülke, eğer 63 ülke bu DEAŞ’ı halledemiyorsa yöneticiler olarak biz bu işi bırakalım. Kimmiş PYD, kimmiş YPG. Şu hale bakın ama oyun bizim üzerimizde oynanıyor. Kusura bakmayın biz bu oyuna ne Suriye’de, ne Irak’ta prim vermeyeceğiz” diye konuştu.
 
-“Koalisyon Güçleri İçerisinde Yerimizi Almakta Kararlıyız”-
 
Türkiye’nin kimsenin toprağında, egemenliğinde gözü olmadığını vurgulayan Erdoğan, Irak Başbakanı Haydar el-Abadi’nin sözlerine işaret ederken, şöyle devam etti:
 
“Bazıları diyor ki ‘Başika’dan çıkın, çekilin’. Biz elimizi kolumuzu sallaya sallaya oraya gelmedik ki. Başika’ya bizi davet eden sizsiniz. Bizi Başika’ya davet ettiniz şimdi de ‘buradan çıkın’ diyorsun. Kusura bakma, orada benim soydaşlarım var. Orada Türkmen kardeşlerim var, oralarda benim Arap, Kürt kardeşlerim var, bize ‘gelin diyorlar, bize yardımcı olun’ diyorlar ve Sayın İbadi, işte bizi ziyaret geldiğinde bizzat kendisi bu talebini yaptı. Onun üzerine biz de oraya gittik. Şimdi oradan çekilmek, kusura bakma.
 
Şu anda koalisyon güçlerine talebimizi, arkadaşlar bugün ya da yarın iletecekler. Biz Irak’ta Irak’ın birliği beraberliği için koalisyon güçleri içerisinde yerimizi almakta kararlıyız. Koalisyon güçleri eğer Türkiye’yi istemiyorlarsa B planımız devreye girer. O da olmuyorsa C planımız devreye girer. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir kabile devleti değildir, bunu böyle bilsinler. Kimse bizi içişlerine karışmakla itham etmesin, biz kimsenin içişlerine karışmıyoruz. Biz sadece kendi vatanımızın geleceğini güvence altına almaya çalışıyoruz” diye konuştu.