Öne Çıkanlar Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş gündem özeti Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu chp genel başkanı kemal kılıçdaroğlu Kovid19 cumhurbaşkanı Türkiyede Koronavirüsten hayatını kaybedenlerin sayısı Türkiyede koronavirüs kaynaklı Toplam Vaka Sayısı bugünün gündemi CHP GRUP BAŞKANVEKİLİ ENGİN ALTAY HAVA HAREKATI ihracat

Feyzioğlu: Avrupa Konseyi Bizim Konseyimiz, AİHM Bizim Mahkememizdir

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Türkiye’nin Avrupa Konseyi’nin esas parçası olduğunu belirterek, “Konsey bizim konseyimiz, AİHM bizim mahkememiz. Yabancının mahkemesi değil ve AİHS’ndeki o temel haklar, insan haklarının arkasında da biz de varız” dedi.

Türkiye Barolar Birliği, Alman Avukatlar Birliği işbirliğiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) Bireysel Başvuru konulu çalıştay gerçekleştirdi. TBB Av. Özdemir Özok Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapılan çalıştaya, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, TBB Başkan Yardımcısı Av. Ünsal Toker, TBB Yönetim Kurulu Üyeleri Av. Ahmet Şakir Uzun, Av. Eyyüp Sabri Çepik, TBB Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Necdet Basa, Anayasa Mahkemesi üyeleri Celal Mümtaz Akıncı ve Muammer Topal, Almanya Büyükelçiliği Hukuk Müşaviri, Alman Avukatlar Birliği Merkez Yöneticisi ve Brüksel Bürosu Direktör Yardımcısı Nicolas Schaeffer, Alman Avukatlar Birliği Ceza Hukuku Komisyonu Başkanı Av. Prof. Dr. Stefan Koenig, Avrupa Barolar ve Hukuk Örgütleri Konseyi’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi nezdindeki Daimi Komisyonu Başkanı Av. Piers Gardner, Alman Avukatlar Birliği İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Av. Stefan von Raumer ile çok sayıda avukat ve vatandaş katıldı. Çalıştayın açılışında konuşan Feyzioğlu, Alman Avukatlar Birliği’ne iş birliğinden ötürü teşekkür etti. Feyzioğlu, şunları söyledi:

Usul esasın giriş kapısıdır

“Usul esasın giriş kapısıdır. Yanlış kapıdan yanlış odaya girersiniz. O yüzden usul önemsizdir esasa bakalım cümlesini bir hukukçu söyleyemez. Bir hukukçunun usulden vazgeçmesi esastan da vazgeçmesidir. Usul yüzlerce hatta bazen binlerce yıllık insanlık tecrübesinin ürünüdür. Her hâkim savcının kendi usulü olmak. Usulü evrenselleşmiş kadim kurallar belirler. Çünkü amaç adli yolla sorunları çözmektir, maddi gerçeğe ulaşmaktır. Hukuki yolla hukuki sorunu çözmektir. AİHM’ne bireysel başvurunun ele alınacağı bu önemli toplantıda en yoğun başlıklar usule ilişkin. Sebebi de şu. Maalesef Türkiye’den yapılan başvuruların ezici çoğunluğu usulden kabul edilmez bulunuyor. Yani biz usul kapısını açıp, esasa girmekte zorlanıyoruz. Esası, maddi hukuku ne kadar bilirseniz bilin usul bilmezseniz çözemezsiniz. Usul bilmeyenden etkili bir hukukçuluk bekleyemezsiniz. Bu toplantının en önemli faydalarından biri bilgi eksikliğini yanlışlığını gidermek olacak.

Avrupa Konseyi bizim konseyimiz, AİHM bizim mahkememiz

Biz Avrupa Konseyi’nin esas parçasıyız. AİHM de yabancı mahkeme değil, bizim mahkememiz. Bunu içimize sindirelim. Konsey bizim konseyimiz, mahkeme bizim mahkememiz. Yabancının mahkemesi değil ve AİHS’ndeki o temel haklar insan haklarının arkasında da biz de varız. 

Evrensele sahip çıkmak, imzamıza sahip çıkmaktır

Bu topraklardan kaynaklanan, bu topraklardan neşet eden temel ilkeler var. 950 yıl önce yazılmış ve daha dün bu salonda kutladığımız Yusuf Has Hacip’in meşhur Kutadgu Bilig’i yani mutluluğun bilgisi yani özünde adalet var. Yusuf Has Hacip bir devlette ve toplumda mutluluk istiyorsanız adalet olması şarttır diyor 950 sene önce ve bu topraklarda nice yazılmış temel ilkeler var AİHS’nin arkasında. Bugün Roma hukuku diye bilinen Justinyanus zamanında kodifiye edilmiş olan meşhur Ius Civile’in İstanbul’da yazıldığını lütfen unutmayın. Roma’da yazılmadı, İstanbul’da yazıldı. Ve Ius Civile içindeki pek çok temel hükmün bugün Çatalhöyük’te, Alacahöyük’te bulunan tabletlerde bu topraklarda ilk kez taşa kazındığını, Roma’dan iki bin sene önce bu topraklardan çıktığını, müddei yani iddia eden iddiasını ispatla mükelleftir kuralının ilk kez Anadolu’da ortaya çıktığını sakın unutmayın. O yüzden evrensele sahip çıkmak bizim kültürümüzdeki o büyük medeniyette imzamıza sahip çıkmaktır. 

AYM ve bireysel başvuru Türkiye’yi rahatlattı

Ben Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvuru usulünde bu evrensele sahip çıkarak Türkiye’nin en sıkışık zamanlarında deyim yerindeyse bir supap görevi gördüğünü, toplumdaki sıkışmayı en zor, en önemli anlarda basıncı azaltarak ortadan kaldırdığını rahatlattığını, Türkiye’nin önünü açtığını ifade etmeliyim. Bu sebeple kendilerine içten teşekkürlerimi sunuyorum. 

2010’da bu ülke iki önemli kurum kazandı

Bir de itirafta bulunacağım. 2010 referandumu sürecinde o pakete ben karşı çıktım. Karşı çıktığım HSYK yapısının bugün ne kadar yanlış olduğunu anladık. Ama bireysel başvurunun o pakette yer alması, Türkiye’nin felaketlere sürüklenmesini, toplumsal patlamayla birbirine düşmesini de önledi. Anayasa Mahkememiz orada her türlü zorluğa rağmen en önemli vatan hizmetini yaptı. Bir diğeri de Ombudsmanlık Kurumu. İki çok değerli kurum kazandı Türkiye 2010 referandumunda. Onun dışındaki yanlışlıkları düzeltmek için de mücadele veriyoruz.”

Feyzioğlu, toplantının 11 Ekim’de 10 baro başkanı ve avukatların katılımıyla çok daha kalabalık olarak Konya’da tekrarlanacağını da bildirdi.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.