KESK, DİSK, TMMOB, TTB: OHAL ile Hukuk Askıya Alınmıştır

KESK, DİSK, TMMOB, TTB Olağanüstü Hal uygulamasına ilişkin, “Sivil darbe ile Başkanlık sisteminin; ‘Başkomutanlık’ adı altında uygulanması, kurumsallaştırılması anlamına gelmektedir. OHAL ile TBMM tamamen devre dışı bırakılmış, hukuk askıya alınmıştır” ifadelerini kullandı.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonundan (KESK) yapılan açıklamaya göre, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Türk Tabipleri Birliği (TTB) Olağanüstü Hal uygulamasına ilişkin Mülkiyeliler Birliği’nde ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantıda yapılan ortak açıklamada, 15 Temmuz darbe girişimi ile Türkiye’nin geleceğinin darbeyle belirlenmeye çalışılmasını kabul etmediklerini ifade ettiler.

AK Parti’nin bu darbe girişiminin karşısına demokrasinin ve evrensel insan hakları değerlerini savunarak çıkmadığını, aksine idam cezasının savunulması, işkencenin meşrulaştırılması, TBMM’nin işlevsizleştirilmesi gibi darbecilerin hedef ve amaçlarıyla benzer bir yönelime girdiğini ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Bakanlar Kurulu’nun OHAL ilanı, açık ki, sivil darbe ile Başkanlık sisteminin; ‘Başkomutanlık’ adı altında uygulanması, kurumsallaştırılması anlamına gelmektedir. OHAL ile TBMM tamamen devre dışı bırakılmış, hukuk askıya alınmıştır.
Tüm söz,  yetki ve karar KHK’lara dayanarak Cumhurbaşkanı’na verilmiştir. Son olarak da Anayasanın 15. Maddesinin 2. Fıkrasında her şart altında güvence altında olduğu belirtilen temel haklara rağmen, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin askıya alınacağı bildirilmiştir.”
Açıklamada, bu adımlarla Türkiye’nin içine sürüklendiği koyu karanlıktan kurtulmasının mümkün olmadığı, iktidarın bu yoldan derhal dönmesi gerektiği ifade edildi. Ayrıca, Türkiye’nin acilen çoğulcu ve özgürlükçü bir demokrasiyi hayata geçirmesi ve insan haklarına saygıyı güçlendirmesi, evrensel değerleri ve uluslararası sözleşmeleri uygulamaya geçirmesi gerektiği bildirildi.

KESK, DİSK, TMMOB, TTB acil demokrasi için şu taleplerde bulundu:

-''OHAL derhal kaldırılmalıdır.
-Darbeciler yargılanmalı, bu yargılama evrensel hukuk ve insan haklarına bağlı kalarak gerçekleştirilmelidir. İşkence yasağı mutlaktır ve buna uyulmalıdır.
-Darbecilerle birlikte sokakta gerçekleşen linç girişimleri ve emniyetteki işkenceler de araştırılmalı, sorumluları yargılanmalıdır.
-İdam, demokratik bir talep değil insanlık suçudur. İdam cezası kabul edilen uluslar arası sözleşmeler ile kaldırılmıştır, hiçbir şekilde geri getirilemez.
-Sendikal hak ve özgürlükleri, toplantı, gösteri ve yürüyüş haklarını ortadan kaldıran uygulamalardan vazgeçilmelidir.
-Kamuda, üniversitelerde ve yüksek yargıda hiçbir hukuki gerekçe öne sürülmeden başlatılan görevden almalar, şeffaflıktan yoksun uygulamalar nedeniyle tüm kamunun AKP’lileştirilmesi kaygısını doğurmakta, muhaliflerin tasfiyesinin hızlandırıldığını göstermektedir. Bu adımlardan derhal vazgeçilmeli, hukuka uygun davranılmalıdır.
-Acil Demokrasi adımları atılmalıdır. Atılacak tüm adımlar ve çıkarılacak yasalar TBMM ve tüm toplum kesimleriyle paylaşılarak atılmalı, KHK’lara başvurulmamalıdır.
-Suriye’de izlenen savaş politikasından, cihatçı yapılanmalarla kurulan ilişkilerden vazgeçilmelidir.
-“Demokrasi nöbetleri” adı altında yapılan kimi sokak gösterilerinde başta Alevi vatandaşlarımızın yoğunlukta yaşadığı mahallere saldırı girişimleri olmak üzere çok daha tehlikeli bir sürece yol açabilecek provokasyonlara karşı acil önlemler alınmalıdır.
-Kürt sorunu nedeniyle yaşanan silahlı çatışmalara son verilmeli, barışçı ve demokratik çözüm için derhal adımlar atılmalıdır.”