Erdoğan: “IKBY Adeta Kendini Ateşin Ortasına Atmış Durumda”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Birlikte hareket etmeyi sürdürmemiz halinde çok daha güzel neticeler elde edebileceğimiz IKBY anlamsız bir şekilde başlattığı bağımsızlık girişimi ile adeta kendini ateşin ortasına atmış durumda. Bölgemizde yakılan her ateş gibi inşallah bu da bizi teğet geçer ama birilerinin canını fena halde yakar” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen Polis Akademisi Mezuniyet Törenine katıldı. Törende, polislere tavsiyelerde ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, milletin içinden gelen insanların, milletin beklentilerine, ihtiyaçlarına uygun hizmetleri iyi bir şekilde verebileceğini belirtti. Erdoğan, “Sizlerden bu renkli yapıya uygun şekilde şu grubun veya şahsın, ekibin değil, milletin ve devletin polisi olarak görev yapmanızı özellikle bekliyorum. Görevinizi yaparken arkanızda devletin ve milletin, bunların temsilcisi olan cumhurbaşkanınız bulunduğunu asla unutmayın” dedi.

Geçmişte pek çok kurum gibi polis akademisinin de bir grup tarafından sincice kontrol altına alınarak kendi amaçlarına hizmet eder hale getirildiğini ifade eden Erdoğan, sınavlarından terfilere kadar her konuda hakka, hukuka, ahlaka aykırı yollarla elde edilen gücün devleti ele geçirmek için kullanan FETÖ’nün sonunda işi millete saldırmaya kadar vardırdığını belirtti.

Polis akademisinin yeniden yapılandırıldığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün mezun olanlarla 17-25 Aralık sonrası göreve başlayan komiser yardımcısı sayısı 7 bin 347’yi buldu. Eskiden yılda 500 mezun verebilen akademimiz üstün bir gayretle sadece bu yıl bin 859 mezun vermiştir. Mevcut eksiği tamamlayana kadar bu sistemle, yani sivilden öğrenci alarak komiser yardımcısı yetiştirme programını sürdüreceğiz. Şu anda eğitim gören bin öğrencimiz ile yeni alınan 2 bin 200 öğrencimiz de önümüzdeki yılın Temmuz ayında göreve başlayacaklar. İnşallah 2020 yılından itibaren bu ihtiyaç ortadan kaldırılacaktır. Bu tarihten sonra artık komiser yardımcısı alımı teşkilatın kendi içinden yapılacaktır” dedi.

“Tarih Bizlere Bunun Hesabını Sorar”

17-25 Aralık ve 15 Temmuz tecrübesinin, emniyet-yargı-ordu gibi kritik kamu kurumları ile medya, üniversite ve iş dünyası gibi toplum üzerinde yüksek etkisi olan yerlerde yerli ve milli anlayışın güçlü bir şekilde yerleştirilmesi gerçeğini ortaya koyduğunu belirten Erdoğan, kendini devletin ve milletin menfaatin üstünde gören anlayışın buralarda hakim olmasına izin verilmemesi gerektiğini ifade ederek şunları kaydetti:

“Müslüman aynı delikten iki kez ısırılmaz” diyen Erdoğan, FETÖ ve PKK gibi terör örgütlerinin Türkiye’ye verdiği zararları, toplumsal yapıda yol açtığı tahribatları yeniden yaşamak istemediklerini belirtti. Erdoğan, “Türk milleti varlığına, birliğine, özgürlüğüne, geleceğine kast eden dış güçlerle mücadelede yeteri kadar yoruldu, yoruluyor. Bir de aynı mücadeleyi 10’ar 20’şer yıllık periyotlarla içeride vermemizin akılla izah edilebilir bir tarafı yoktur. PKK ile mücadelede sadece 2015 Temmuzundan bu yana binin üzerinde şehit verdik, buna karşılık da 10 bine yakın teröristi etkisiz hale getirdik. Ama dikkat edin, ölen de yıkılan da kaçıp göçen de hepsi bizden gidiyor. FETÖ ile mücadelede kamudan ihraçlarla, tutuklamalarla, kaçıp gidenlerle 100 bine aşkın insan kaybımız var. Bunların hepsi de ülkemizin kendi ekmeğinden kısarak artırdığı kaynaklarla büyütülmüş, eğitilmiş her alanda belli konumlara gelmiş insanlardır. Elbette teröre bulaştıkları için, kan döktükleri için devletlerine ve milletlerine ihanet ettikleri için bunların hiçbirinin gözünün yaşına bakmıyoruz, bakmayacağız. Fakat faturayı kendimizin ödediğini de asla unutmayacağız. Allah’ın izniyle bu işi halledeceğiz. Aksi takdirde tarih bizlere bunun hesabını sorar.”

“Bir Papaz Da Sizde Var”

Birilerinin Türkiye’yi bir yerlerden idare etmeye, bölmeye, parçalamaya çalıştığını söyleyen Erdoğan, FETÖ lideri Fetullah Gülen’in ABD’den iade sürecine değinerek şu değerlendirmede bulundu:

“Belgeyse belge, bilgiyse bilgi hepsini verdik. Sonra bizden kalkıyorlar, diyorlar ki ‘böyle böyle, filanca papazı bize verin.’ Bir papaz da sizde var. Siz de onu verin, yapalım yargıda şeyini size verelim. ‘Yahu onu karıştırma.’ Ne demek? Sizde yargı var, bizde yargı yok mu? Kaldı ki bizdeki yargılanıyor, sizde yargılanmıyor. Pensilvanya’da bir kâşanede yaşıyor, sizin vermeniz çok daha rahat hemen verebilirsiniz. Yürekliliğimizi her yerde göstereceğiz. Ölmekse Allah için, vatan için, millet için ölmeye hazır olacağız.”

Polislere, devletin içinde hiçbir kişinin, ekibin veya grubun, paralel bir yapılanmasına izin vermemelerini isteyen Erdoğan, “Şimdi göreve gidiyorsunuz, gittiğiniz yerlerde bunları didik didik arayıp çıkartmanız gerekiyor. Bunlar bu ümmeti bölmek parçalamak istiyorlar. Bizi içimizden böldüler yaralamaya çalıştılar” dedi.

Kendisine FETÖ sanıklarının yakınlarından “Benimki suçsuz, şusuz buşuz” gibi ifadelerin yer aldığı mektuplar geldiğini anlatan Erdoğan, “Tamam da o F-16’da seninki vardı ve onlara komite eden buydu. ‘İşte onlar bunu bilmiyordu’, ne demek bilmiyordu? Bunların hepsi yaşandı” diye konuştu.

“Bölgemizde Yakılan Her Ateş Gibi İnşallah Bu Da Bizi Teğet Geçer”

Türkiye’den terör bulutlarının yok olup gideceğini ifade eden Erdoğan, Suriye ve Irak’ta yaşanan hadiselerin, yapılan hesapların Türkiye’den bağımsız olarak görülmediğini kaydetti. Türkiye konusundaki niyetlerin gerçekleşmiş olması halinde, tüm bölgede başka şeylerin konuşuluyor olacağını belirten Erdoğan, değişken, sisli bir zeminde hem kendi hedeflerine bağlı kalınarak hem de tüm kardeşlere sahip çıkılarak farklı bir yol izlendiğini anlattı.

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) hafta başında gerçekleştirdiği referanduma değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kosova’nın bağımsızlığını ilan etmesinin ardından yaşanan süreci anımsatarak, şöyle devam etti:

“Kuzey Irak’ta ortaya çıkan durum bizim açımızdan üzüntü verici olmakla üstesinden gelemeyeceğimiz bir mesele değildir. Birlikte hareket etmeyi sürdürmemiz halinde çok daha güzel neticeler elde edebileceğimiz IKBY anlamsız bir şekilde başlattığı bağımsızlık girişimi ile adeta kendini ateşin ortasına atmış durumda. Şimdi Kuzey Irak’ta da otur oturduğun yerde ya. Başındasın, para-pul her şeyin var, petrolün var. Rahat dur. yok. Neymiş, bağımsız devlet olacakmış. 350 kilometre sınırın var bizimle konuştun mu? Yok. İran’la konuştun mu? Yok. Federal devletle konuştun mu? Yok. Suriye ile mutabık mısın? O da yok. Nasıl sen geliyorsun da böyle bir adım atıyorsun? Devlet yönetmek aşiretin reisi olarak işi çözmekle olmuyor. Oradan hareketle herhalde kendisine de bu konuda çok ciddi teşvikler oldu. Bu oyuna gelerek böyle bir adımı atmış bulunuyor. Maşallah yüzde 92 filan da kabul görmüş, yüzde 72 katılım varmış, yüzde 92 'evet' demiş. Bunları biz çok gördük. Burada da darbeler olduğu zaman neticesinde yüzde 90-95 evet diyenlerin olduğunu çok gördük. Bölgemizde yakılan her ateş gibi inşallah bu da bizi teğet geçer ama birilerinin canını fena halde yakar. Bugün sırf kendi çıkarları için kullanacak araç arayanlara gönüllü asker yazılanlar, yarın her şey normale döndüğünde, kapı komşularının, kardeşlerinin, kaderdaşlarının yüzüne bakamayacaklardır. Atılan bu adım, dün bölgedeki kötülüklerin sembolü haline gelmiş olanlara dahi rahmet okutacak vahamette gelişmelerin önünü açma faaliyetlerinin potansiyelini taşımaktadır. İşte böylesine bir tehlike var.”

“Israrla Girişilen Bu Maceranın Hüsranla Sonuçlanması Kaçınılmaz”

Erdoğan, geçmişte kendilerinin maruz kaldığı zulüm ve baskı politikalarını bugün zayıf gördükleri herkese uygulayanların artık mağduriyet sözünü ağızlarına almaya haklarının kalmadığını ifade ederek, “İşte Türkmenlere orada zulmediyorlar. Onların haklarını hukuklarını asla göz önünde bulundurmuyorlar. Öbür taraftan da ‘biz devlet olacağız.’ Bugün Kuzey Irak’taki gelişmelere sert tepki veriyorsak tek sebebi en başta Kürtler olmak üzere, Arapların Türkmenlerin ve diğer kesimlerin iyiliğini istiyor olmamızdır. Hiçbir hukuki ve fili karşılığı olmayan referandum kimsenin faydasına değildir. Tüm ikazlarımıza rağmen ısrarla girişilen bu maceranın hüsranla sonuçlanması kaçınılmazdır. Kimse kendini kandırmasın. Kuzey ırak’taki mesele şu veya bu kesini devlet kurma hakkıyla alakalı değildir. Buradaki asıl konu bölgedeki halkların birliğini, beraberliğini dayanışmasını ortadan kaldırarak, ardı arkası kesilmez çatışmaların önünü açmak isteyenlere payanda olunmasıdır” diye konuştu.

Irakta teşebbüs edilen fitnenin durdurulacağını söyleyen Erdoğan, 'yeni Lawrence’lerin' bu defa başarılı olamayacağını belirtti.

Naim Süleymanoğlu’nun Sağlık Durumu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milli halterci Naim Süleymanoğlu’nun sağlık durumuna da değinerek, “Çok ciddi bir siroz ve karaciğer yetmezliği sebebiyle yoğun bakımda. Şu anda yoğun bakımdan çıkmış vaziyette ancak bir transplantasyon, bir karaciğer nakliyle umudun olduğu söyleniyor. Bunu özellikle milletime duyurmak istiyorum” dedi.