CHP Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak, “Savaş çığlıklarıyla ülkeler yönetilmemeli. İç politikaya dönük dış politika malzeme edilmemeli. Diplomasi yolları asla terk edilmemeli. Savaş çığırtkanlığını bir yana bırakmak gerekiyor ama eğer bir savaş olacaksa da bu ülkenin asli unsuru 80 milyon vatandaşın genç evlatları bu benim çocuğum da olsa orada gidip, ülkesini savunmalı” dedi.
Budak, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, “olağanüstü hal olağanlaşmış durumda” diyerek şöyle devam etti:
“Kanun Hükmünde Kararnamelerle tüm kurumlar bypass edildiği gibi parlamentoda feshedildi. Verilen resmi rakamlardaki işsizlik oranlarının çok üstünde bugün yüzde 16’lar seviyesinde iş aramaktan vazgeçmişleri de koyarsanız.”
“FUHUŞ 15 YILDA YÜZDE 450 ARTMIŞ”
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Budak, İstanbul’da bir hastanede aralarında Suriyelilerin de bulunduğu 115 çocuğun hamile kaldığının resmi makamlardan saklandığının anımsatılması üzerine “Gelir dağılımı çok bozulmuş, Suriyeli sorunu zaten ortada. Ama şöyle demişti Sayın AK Parti Genel Başkanı, ‘Suriyelilere 30 milyar dolar para harcadık.’ 30 milyar dolar para harcasaydınız bugün sokaklar da dilenci olmazdı, bu tecavüz olayları 15 yaşın altındaki çocuklarda yaşanmazdı. Şimdi bu gelinen noktadır, yoksulluğun, yoksul halkın geldiği noktadır. Ve ekonomik bozulmalar sosyal bozulmalara sebep olur. Fuhuşun 15 yılda geldiği nokta 2002’den bugüne yüzde 450 artmış. Cinayetler yüzde 500 artmış. Yani böyle bir ülkede, olağanüstü hal ile yönetilen ya da tek adam diktasıyla yönetilen bir ülkede bunların hepsi kaçınılmazdır” yanıtını verdi.
“BENİM ÇOCUĞUMDA DAHİ OLSA BİR SAVAŞ DURUMUNDA ÜLKESİNİ SAVUNMALI”
Meral Akşener’in ‘hangi siyasetçi çocuğunu paralı askerlik yaptırmışsa Afrin’e onlar önden buyursunlar’ şeklindeki açıklamasının anımsatılması üzerine Budak, “Savaş çığlıklarıyla ülkeler yönetilmemeli. İç politikaya dönük dış politika malzeme edilmemeli. Ve diplomasi yolları asla terk edilmemeli. Yani Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği ‘eğer savaş zaruret değilse cinayettir’ lafını da burada bir daha hatırlatmak istiyorum. Bir ikincisi yine Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘yurtta barış dünyada barış’ tezini de tekrar ülkeyi yönetenler dikkate almalı. Bunun dışında eğer Meral Hanım’ın söylediğine de bir cevap verecek olursak burada şunu söylemek lazım, savaş çığırtkanlığını bir yana bırakmak gerekiyor ama eğer bir savaş olacaksa da bu ülkenin asli unsuru 80 milyon vatandaşın genç evlatları bu benim çocuğum da olsa orada gidip çatışmalı” dedi.
Bir basın mensubunun “Çatışmalı” sözü üzerine Budak, “benim çocuğumda dahi olsa eğer bir savaş durumunda ülkesini savunmalı bu daha doğru” dedi.