Öne Çıkanlar AİLE Covid19 CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut gündem özeti cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan Pandemi Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk Kuşadası Belediyesi chp niğde milletvekili ömer fethi gürer çiftçi çukurova belediye başkanı soner çetin

SSCB Ve ABD Kıbrıs Barış Harekatı'nı Uydudan Böyle İzledi !!!

Muhabiri Adem Yavuz'u Kıbrıs Barış Harekatı'nda şehit veren ANKA AJANSI, Harekatın 47'inci yıldönümünde; gizliliği kaldırılıp Avrupa'daki bir askeri-diplomatik araştırma enstitüsü tarafından raporlanan belgelere dayanarak Sovyetler Birliği ile ABD'nin casus uydularla barış harekatını nasıl izlediğini açıklıyor.



-RİSKLER VE ZORLUKLAR...

Kıbrıs Barış Harekatı'nın üzerinden 47 yıl geçti. Bugüne değin gizli kalan dosyalar, Başbakan Yardımcısı Prof.Dr. Necmettin Erbakan, mücahit kahraman ve devlet adamı Rauf Denktaş, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Semih Sancar ve Başbakan Bülent Ecevit yönetiminde, kahraman Kıbrıslı mücahitler ve generalinden er rütbelisine, Türk askerinin büyük kahramanlığıyla gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekatı'nın ne denli risk ve zorluklar altında yapıldığını ortaya koydu.

ABD ve SSCB o dönemde Türk harekatına karşıydı ve 20 Temmuz 1974 sabah saat 06.05'te Türk askeri yoğun ateş altında Kıbrıs'ta Pentemili (Karaoğlanoğlu) Plajı'na ayak basarken atmosfer dışında, uzayın derinliklerindeki gizli gözlerin kendisini dikkatle izlediğinden habersizdi.

ANKA AJANSI, Rumlar tarafından vahşice katledilen şehit muhabiri Adem Yavuz'u bir kez daha anarken; Kıbrıs Barış Harekatı'nda uzayın derinliklerinde harekatı anbean izleyen askeri keşif uyduları üzerindeki sır perdesini kaldıran raporu açıklıyor.

Raporda öncelikle 1974 yılında dönemin uydu teknolojisi anlatılıyor ve gözlem yapan askeri keşif uydularıyla ilgili örnekler sunuluyor. Uzayın fethine 50'lerde başlayan ülkeler oldukları göz önüne alındığında 70'lerde onlarca ABD ve Rusya uydusunun yörüngelerde askeri olanlar dahil görev icra ettikleri biliniyor.

-"KIBRIS ÇATIŞMASININ GÖZLENMESİ..."

Kıbrıs Barış Harekatı'nda devrede olan uydulardan biri Sovyet Cosmos-666 uydusuydu ve sonradan Başbakan olacak polis müdürü Nikos Sampson ile EOKA'cı Grivas'ın Enosis darbesinden 3 gün önce, 12 Temmuz 1974'te doğudan başlayarak bölge üzerinde gezinmeye başlamıştı.

Amerikan 1974-65A uydusu da bölgede çalışıyordu ve II. Kıbrıs Barış Harekatı'nın başladığı 14 Ağustos 1974'te görevdeydi. Amerikan uydusuyla ilgili ilginç bir nokta, bu uydunun Türkiye, Yunanistan, Kıbrıs adası bölgesi üzerinden günde iki kez geçip fotoğraf toplamasıydı.

Özellikle de SSCB Cosmos-666 uydusunun Kıbrıs adası, Yunanistan ve Türkiye üzerinde ne zaman yörüngeye girdiğine ilişkin "tarihler" raporlarda "ilginç" olarak yorumlandı.

15 Temmuz 1974'de Kıbrıs'ta Nikos Sampson ve EOKA'cı Grivas askeri bir darbeyle Kıbrıs Cumhhurbaşkanı Başpiskopos Makarios'u devirmiş ve Türklere karşı katliama girişmişti. Rus Cosmos uydusu EOKA darbesinin yapılacağı gün, saat 10.00 sıralarında batı yönünde uzayın derinliklerine gizlenmiş Kıbrıs'ı gözetliyordu.

Türkiye 20-22 Temmuz arasında Kıbrıs'a çıkarma yapmıştı. Uydu, I. Kıbrıs Barış Harekatı'nın tamamlandığı 22 Temmuz'da öğleden sonra 16.20 sıralarında ise Kıbrıs'ın doğusundaydı. SSCB uydusu, harekattan sonraki ilk gün 23 Temmuz öğleden sonra ise yine Kıbrıs'ın batısındaydı. 24 Temmuz'da sabah saat 7.00'de Rus uydusu doğu Kıbrıs üzerinden geçti. Cosmos-666'nın manevra kabiliyetine sahip bir uydu olduğu belirtildi.

Daha geç görev yerine gelen Amerikan 1974-65A uydusu ise 22 Ağustos'ta yani II. harekat sırasında Kıbrıs adası üzerinden iki kere geçti. Amerikan uydusunun görevi harekattan sonra başlatıldı ancak kuzey ve kuzeydoğu Kıbrıs'ın Türk askeri ve mücahitler tarafından ele geçirilmesini yine de izledi. Raporlarda uydunun bu alanda çok da geç kalmadığından söz ediliyor.

Temmuz ve Ağustos ayında Türkiye ve Yunanistan dahil bölgede bulut bulunmaması gözlemleri kolaylaştırdı.

70'lerin uydu teknolojisinde bir uydunun ilgi alanı üzerine doğru bir şekilde konumlandırılması uzun zaman alıyordu. Uydular özel bir bölge üzerine yerdeki bir istasyondan gönderilen sinyallerle yönlendiriliyorlardı.

Buna en iyi örnek, bahsi geçen Rus uydusundan sonra Cosmos-667 adı altında 25 Temmuz'da göreve başlatılan bir başka Rus uydusuydu. 2 Ağustos'ta bu uydunun yer kayıtlarının geniş aralıklı olduğu, Kıbrıs adası, Yunanistan ve Türkiye'yi kapsadığı görüldü. Ancak 2 Ağustos'tan sonra uydu yörüngesinde manevra yapıldı, bu yüzden yer kayıtları daha dar hale dönüştü ve Kıbrıs üzerine yoğunlaştı.

Rusların uydusu Kıbrıs üzerinden sabah 7.00 ve akşamüstü 16.30 olmak üzere, 3-7 Ağustos arasında günde iki geçiş yapmaya başladı.

Darbenin yapıldığı 15 Temmuz'a dönülürse, kayıtlarda ilginç bir başka konu daha yer aldı. 15 Temmuz'da bir diğer ABD uydusu 1974-20A, namıdiğer "Big Bird, saat 10.25 sıralarında Kıbrıs üzerinde uçuyordu. Söz konusu uydu, Kıbrıs üzerinde iki geçiş daha yaptı, biri 20 Temmuz günü, yani Kıbrıs Barış Harekatı'nın başladığı gün, ikincisi de 24 Temmuz günü, yani ilk birliklerin intikalinin tamamlandığı gün. Bu ekstra geçişler öğleye doğru 10.00 sıralarında gerçekleşti. Uyduyla ilgili ilginç saptamalardan birini "Kıbrıs üzerindeki bu geçişler büyük olasılıkla uydunun manevralandırılması suretiyle yapıldı" cümlesi oluşturdu.

Türkiye'nin Kıbrıs Barış Harekatı'ndan önce Rusların bir başka uydusu olan Cosmos-670'in Türk askeri manevralarını gözlemlemiş olabileceği not edildi. Ancak bunun açık bir şekilde doğrulanamayacağı da raporda yer aldı. Sebep olarak da söz konusu uydunun 6 Ağustos 1974'te, yani harekattan iki hafta sonra göreve başlatılmış olması gösterildi. 670 uydusu Kıbrıs adası üzerinde iki kez yer almış, ilki 6 Ağustos, ikincisi ise 7 Ağustos'ta. İlk geçiş saat 9.30'da, ikinci geçiş ise geceyarısı saat 01.50'de. Rus uydusu, ertesi iki gün de Türkiye'nin kuzey taraflarında, ancak geceyarısı iki geçiş yapmış.

Raporda "1970-74 arası uyduların birçok durumda bu şekilde kullanımının görülmesi, uyduların bu tarz gözlemlerinin rutinliğine işaret ediyor" denildi.

-15 SANTİMETREYE KADAR AYRINTI GÖRÜLEBİLİYORMUŞ-

Raporda 70'lerin başında elde edilebilen uydu fotoğraflarının kalitesi hakkında şu değerlendirme yapılıyor:

"1974 yılında ABD ve SSCB tarafından başlatılan fotoğrafik keşif uydularının sayısı 1973'tekiyle aynıdır. Keşif uyduları fotoğraf kameralarının yanı sıra çeşitli görevleri yerine getiren bir dizi başka sensör de taşırlar. Uzaydan çekilen fotoğrafların görüntü kalitesinin analizi, 15 cm zemin çözünürlüğünün mümkün olduğunu göstermektedir. Bu tür yüksek çözünürlüklerin elde edilmesi olasılığı, bilgisayar tasarımlarından yararlanan lenslerdeki ve ince grenli ve yüksek hassasiyete sahip fotoğraf filmlerindeki gelişmeler nedeniyle belki de şaşırtıcı değildir. Teorik olarak, daha yüksek çözünürlükler mümkündür, ancak bazı kısıtlamalar nedeniyle teorik retinal sınırlara ulaşmak kolay olmayabilir. Örneğin, bir filmin çözünürlüğü, grenin inceliğine bağlıdır, ancak gren ne kadar inceyse, filmin hızı o kadar yavaş olur. Genellikle lens çapını büyütmek bir çözümdür, ancak çok büyütürseniz bazı ışık sapması sorunları ortaya çıkar.

Teorik olarak optimum çözünürlüğün elde edilmesini sınırlayabilen bir başka faktör, Dünya'nın hava türbülansı ve bulutlar gibi atmosferik koşullarıdır. Askeri hava uyduları, belirli bir bölgenin keşif fotoğrafçılığı için bulutlardan arındırıldığı zamanı genellikle doğru bir şekilde tahmin edebilir ancak bulutlar aşılmaz bir sorundur. Diğer atmosferik koşullar zemin çözünürlüğünü bir miktar azaltabilir, ancak 15 cm'ye yaklaşan bir zemin çözünürlüğü elde etmek mümkündür. Böyle bir çözümle, anti-balistik füze rampaları, büyük radar kurulumları ve kıtalararası balistik füzeler ile geçici olarak ortaya çıkan balistik füze denizaltıları gibi nesneleri gözlemlemek ve tanımlamak zor olmamalıdır. ABD ve Sovyetler Birliği'nin son zamanlardaki geçici silah anlaşması kapsamındaki stratejik bombardıman uçaklarının sayısındaki kısıtlamalar da uydular tarafından doğrulanabilir.

İlginçtir ki, askeri keşif uyduları artık rutin bir şekilde Orta Doğu ve Kıbrıs gibi çatışma alanlarını izlemek için kullanılıyor gibi görünse de, ERTS-1 gibi sivil uydular, bazı silah kontrol anlaşmalarının uygulanmasını kontrol için uygun. Tek fark, bir durumda elde edilen verilerin çok yakından korunan bir sır olması, ER TS uydularında ise verilerin serbestçe dağıtılmasıdır."

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.