"Atını Hazırla... Siz De Gidiyorsunuz !!!"...

-Financial Times gazetesi, ABD'nin askerlerini Afganistan'dan çekmesinden sonra terörist YPG ve PYD'nin elindeki Suriye'nin kuzeyi için "Kabil'in düşüşünün bu hafta bize hatırlattığı gibi, yıkıcı derecede kırılgan" saptamasını yaptı.
 



ANKARA(ANKA) - Dünyanın en etkili ekonomi gazetelerinden Financial Times ABD'nin askerlerini Afganistan'dan çekmesinden sonra terörist YPG ve PYD'nin elindeki Suriye'nin kuzeyi için "Kabil'in düşüşünün bu hafta bize hatırlattığı gibi, yıkıcı derecede kırılgan" değerlendirmesini yaptı. FT, ABD'li yetkililerin, Suriye'nin kuzeyinde terörist PKK'yı desteklerken bir NATO müttefiki olan Türkiye'nin; sözde komutanları Mazlum Abdi kodad terörist ve çoğu PKK'dan gelen YPG'nin güçlendirilmesi konusundaki endişelerini dengelemeye çalıştığını ve "diplomatik mide ekşimesi" yaşadığını bildirdi.

Financial Times gazetesinde yer alan bir makalede "Kobani'nin Kızları: İslam Devletini Ele Geçiren Kadınlar" kitabı üzerinden ABD'nin Afganistan'ı terki sonrası Suriye'nin kuzeyindeki terörist oluşumu YPG ve PYD'nin geleceği ele alındı.

Makalede kitap eleştirel ve alaycı bir tonla ele alındı, PKK'nın gerçek terörist yüzünü yeterince yansıtmamakla eleştirildi. Suriye'nin kuzeyindeki oluşumun ABD himayesi ve yardımlarıyla ayakta durduğu ancak şimdi işlerin değişebileceği belirtildi.

-"ABD PKK'YI TERÖRİST KABUL EDİYOR... YPG PKK'DAN EVRİME UĞRADI..."

FT'nin orta doğu muhabiri Chloe Cornish makalesinde "ABD'nin Afganistan'dan çekilmesiyle iktidar Taliban'a geçti, PBS muhabiri Gayle Tzemach Lemmon'un yazdığı 'Kobani'nin Kızları' kitabı ise ABD'nin de kendisini kurtarmak için çabaladığı farklı bir ABD askeri macerasını anlatıyor" dedi.

Suriye'nin on yıl süren iç çekişmesinin, etnik, dini ve ideolojik cepheler boyunca birçok küçük, dağınık savaşın doğmasına neden olduğu kaydedilen makalede "Tzemach Lemmon'un kitabı bizi bu çatışmalardan birine, binlerce kadını köleleştiren, tecavüz eden ve öldüren İslam Devleti (DAEŞ) cihatçılarına karşı ABD tarafından silahlandırılan Kürt Kadınları Koruma Birimi (YPJ) savaşçılarının çatışmasına götürüyor" denildi.

Ancak hikayenin sadece doğrudan bir çatışma ve onun çeşitli yerel/dış aktörleri ve katılımcılarıyla değil "Kürt militan savaşçılara" güvenen ABD özel kuvvetleriyle de ilgili olduğu belirtilen makalede "Kitap PKK ile başlayan devrimci Kürt tarihini anlatıyor" denildi.

-"HOLLYWOOD'A İYİ SENARYO OLUR"

FT makalesi şöyle devam etti:

"ABD dahil bazılarına göre PKK; Türkiye'de 40 yıllık bir isyanın içindeki terörist bir grup, diğerlerine göre ise özgürlük savaşçısı. Suriyeli YPG, PKK'dan evrime uğradı, iç savaş patlak verirken kendi bölgelerini savunmaya odaklanan Suriyeli Kürtler.

YPG'den ise tamamen kadınlardan oluşan YPJ ortaya çıktı. Sözkonusu 'Kobani'nin Kızları' kitabı YPJ'nin boyutu konusuna çok girmiyor, 'binler' rakamını veriyor. Yazar daha çok bireysel savaşçılara onların hapisteki PKK kurucusu Abdullah Öcalan'ın ideolojik yorumlarına odaklanıyor. Kızların aileleri ise genellikle bu fikirlere daha az tutkun ve daha geleneksel tutuma sahip. Hillary Clinton'ın yapım şirketi kitabı tercih etti -film yapımcıları, YPJ savaşçılarının gece yıldızlarla aydınlatılmış bir nehir geçişi ve samimi fiziksel yakın çekimler dahil olmak üzere savaş sahnelerinin tadını çıkaracak: bir YPJ savaşçısı, 'yan bir gülümseme, kaldırılmış bir sağ kaşla vurgulanan yan bir gülümseme veriyor ve ağzının sol tarafını yukarı kıvırıyor...'

-"KADIN SAVAŞÇILAR BEKARET KONUSUNDA YEMİNLİLER Mİ?"

Kitapta tasvir edilen kadınların güç kazanması, ABD'nin himayesinden yararlandı - ve Kabil'in düşüşünün bize hatırlattığı gibi, bu yıkıcı derecede kırılgan.

Kadın savaşçıların kişisel hayatlarını merak ediyorum, PKK öğretilerine bağlılar ve bekaret konusunda yeminliler mi? Kitabın yazarı Tzemach Lemmon, mücadele ettikleri ataerkil yapıyı tanımlama ve savaşta kendilerini kanıtladıktan sonra nasıl hafiflediklerini anlatmanın yanında, kadınların Rakka savaşı ve Kobani'nin özgürleştirilmesindeki öncü rolleri üstelenme gibi askeri başarıları üzerine de odaklanıyor.

Kobani'nin Kızları kitabı DAEŞ'le nasıl mücadele edileceğine dair Washington'daki tartışmaları dikkatli bir şekilde yansıtıyor - yine de bakış açısı fazla ABD merkezli ve çoğu zaman resmi Amerikan hedeflerine fazlasıyla uygun. Ayrım gözetmeyen hava savaşının bedeline rağmen, ABD askeri politikasında gerçek anlamda çok az araştırma var.

-MİDE EKŞİMESİ...

Bu arada ABD'li yetkililer, bir NATO müttefiki olan Türkiye'nin, çoğu (askeri komutanları Mazlum Abdi dahil) PKK'dan gelen veya onun fikirlerini takip eden YPG'nin güçlendirilmesi konusundaki endişelerini dengelemeye çalışırken 'diplomatik mide ekşimesi' yaşadı.

Öcalan'ın 'New York City'den kendi kendini yetiştirmiş eski bir komünist'ten ideolojik alıntıları vurgulanıyor, ancak PKK'nın karanlık yönleri hakkında çok az şey öğreniyoruz. Türkiye'deki PKK bağlantılı çatışmalarda veya terör saldırılarında sivil ölümlerinden söz edilmiyor: Kriz Grubu'nun Haziran 2015'ten bu yana neredeyse 550'ye (kişi) dayadığı bir bedel.

DAEŞ'in 2019'daki bölgesel yenilgisinden sonra -özerkliği hala takip eden Kürtler için büyük bir fedakarlık- 'ABD, [kuzeydoğu Suriye] üzerinde asılı duran ve bu istikrarın sürmesini sağlayan görünmez, Oz benzeri varlık haline gelmişti.'

Her şey Ekim 2019'da, Trump yönetiminin birliklerini geri çekmesiyle değişti ve Türkiye'nin Suriyeli Kürtlere uzun zamandır planlanmış bir askeri saldırı yapmasına izin verildi. Kürtler ABD'nin bir U dönüşünden sonra hayatta kaldılar, ancak Türk 'proxy' güçleriyle mücadelede zemin ve insan kaybettiler.

'Kobani'nin Kızları', esas olarak kadınların güçlendirilmesiyle ilgili. Ancak yazarın da belirttiği gibi, Suriye'de tasvir ettiği Kürt milliyetçiliği ve kadın hakları çabaları ABD'nin himayesinden yararlandı - ve bu, Kabil'in düşüşünün bu hafta bize hatırlattığı gibi, yıkıcı derecede kırılgan."

Anahtar Kelimeler:
AbdFinancial Times Gazetesi
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.