“Beni Mahkemeye Verin”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Terör örgütlerine yardım ve yataklık yapan parti Adalet ve Kalkınma Partisi’dir. Gayet açık, gayet net söylüyorum.  Niye beni mahkemeye vermiyorlar. Verin mahkemeye diye rica ediyorum. Verin mahkemeye ki bütün delilleri ortaya koyalım. Korkuyorlar, neden, çünkü suçlu olduklarını biliyorlar” dedi.
 
CHP Parti Meclisi, (PM) Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplandı. Toplantının açılışında konuşan Kılıçdaroğlu, şehit olan Mardin Derik Kaymakamı Muhammed Fatih Safitürk’e Allah’tan rahmet, ailesine ve bütün bürokratlara başsağlığı diledi. Kılıçdaroğlu, “Terör eğer bir ilçe yöneticisini dahi hedef alıyorsa, o noktaya taşınmışsa bunun üzerinde hepimizin durması gerekir. Onlar çok zor koşullarda, terörün yoğun olduğu yerlerde görev yapıyorlar. Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil ediyorlar. Sadece hükümeti değil devleti temsil gibi görevleri var. Terörün bu boyutlara sıçramış olması sadece biz de değil iktidarda da kaygı yaratmalıdır, diye düşünüyorum” dedi.
 
İktidara Teşekkür Etti
 
Kılıçdaroğlu, konuşmasında 6 Kasım 2016 tarihli PM bildirisinde yer alan 4 maddeye de sırasıyla değinerek, detaylandırdı. Bildirinin arkasından özellikle iktidar kaynaklı yoğun bir eleştiri aldıklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Gerçi bu eleştiriden memnunum. Böylece Mısır’daki sağır sultan da bizim niye toplandığımızı ve hangi gerekçeyle bu bildiriyi hazırladığımızı merak edip bakma imkanına kavuştu, bu açıdan kendilerine teşekkür ederim” dedi.
 
“Eleştiriye Yanıt Vermek Bile Rahatsız Ediyor”
 
Bildiride yer alan ilk maddede, “Medya üzerindeki baskılardan rahatsızız” dediklerini belirten Kılıçdaroğlu, “Medya üzerinde baskı yoktur, diyen bir Allah’ın kulu yok. Demokrasiyi, özgürlükleri, insan haklarını savunan bir siyasi parti, medya üzerinde baskı olduğunda alkışlamalı mı yoksa ‘bu baskıdan vazgeçin’ diye hükümete çağrıda mı bulunmalı. Bütün evrensel değerlere bakın bizim böyle bir çağrıda bulunmamızın ne kadar haklı olduğu ortaya çıkar. Bu eleştiriye emin olun yanıt vermek bile beni rahatsız ediyor” diye konuştu.
 
“Adaletten Uzaklaşırsanız Darbecilerden Farkınız Kalmaz”
 
Bildirideki ikinci maddenin, adil yargılama olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Kim olursa olsun adaletle yargılansın istiyoruz. Darbeci mi, darbe girişimi mi oldu yakalayın, adaletle yargılayın. Er, erbaşlar linç edildi, linç edenleri yakalayın, adaletle yargılayın. Adaletten uzaklaşırsanız sizin darbecilerden bir farkınız kalmaz. Darbeciler adaletli mi davrandı, hayır. Adaletli davranması gereken devlettir. Bunu savunuyoruz, onlar itiraz ediyorlar. Ne söyleyelim, adaletsizliğe alkış tutmamızı mı istiyorlar? Böyle bir anlayışı nasıl bizden bekleyebilirler, gerçekten anlamakta zorluk çekiyorum” dedi.
 
“Anayasa Mahkemesi’nin Aldığı Kararı Hatırlatıyoruz”
 
Bildiride, üçüncü başlıkta da, hukuki süreçler tamamlanıp hüküm kesinleşmeden milletvekillerinin tutuklanmasının anayasaya ve Anayasa Mahkemesi’nin içtihatlarına aykırı olduğunu belirttiklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
 
“Onlar Anayasa Mahkemesi kararlarına saygı duymuyorlar. Biz saygı duyuyoruz, adalet herkes içindir. Adaletsizlikle birisi karşılaştığında ona sahip çıkmak bizim görevimizdir. Ergenekon, Balyoz davalarında bir sürü milletvekili tutukluydu. Temsil hakları ellerinden alınmıştı. Milli irade hapse mahkum edilmişti. Anayasa Mahkemesi, ‘Bunların temsil haklarını ellerinden alamazsınız, serbest bırakın’ dedi. Biz bugün, Anayasa Mahkemesi’nin aldığı kararı hatırlatıyoruz onlara. Koro halinde bizi eleştiriyorlar. Adaleti, hukukun üstünlüğünü biz savunmayacağız da kim savunacak.
 
-Terör Örgütlerine Yardım Ve Yataklık Yapan Parti Adalet Ve Kalkınma Partisi’dir-
Terör örgütlerine yardım ve yataklık yapan parti Adalet ve Kalkınma Partisi’dir. Gayet açık, gayet net, eğitimsiz, okula gitmemiş bir vatandaşın bile anlayacağı bir dille gayet açık ve net söylüyorum. Ortadoğu’daki terör örgütlerine, El-Nusra’dan IŞİD’e kadar, Türkiye’deki terör örgütlerine, PKK, FETÖ hepsine yardım ve yataklık yapan ve bu terör örgütlerini Türkiye’nin başına bela eden parti AKP’nin yöneticileridir. Bu kadar açık, bu kadar net söylüyorum. Niye beni mahkemeye vermiyorlar. Verin mahkemeye diye rica ediyorum. Verin mahkemeye ki bütün delilleri ortaya koyalım. Korkuyorlar, neden, çünkü suçlu olduklarını biliyorlar. Suçlu olduklarını bildikleri için üzerimize bu kadar büyük baskılarla geliyorlar.
 
Vatandaşlarıma gayet açık, net söylüyorum, çadır mahkemelerini kim kurdu? Oslo’da masalara kim oturdu? ‘PKK terör örgütü değildir’ kim dedi? Şehitlerimize kelle diyen kimdi? Ben bunları mahkemede söylemek zorundayım ama mahkemeye vermiyorlar. Her şeyde mahkemeye veriyorlar. Bu konuya gelince hiçbir şey yapmıyorlar. Arkasından ben yürekli ve namuslu bir savcı arıyorum, savcıların hiçbirisi korkudan bir şey diyemiyor.”
 
“İliklerine Kadar Herkes Duyacak”
 
Kılıçdaroğlu, bildiride yer alan dördüncü madde de, “Otoriter rejime karşıyız” dediklerini ifade ederken, “İş dünyasına bakın, korkudan konuşan var mı? Mal varlıklarına el konuyor, kayyum atanıyor, işveren temsilcilerinden tek laf çıkmıyor, otoriter rejim dolayısıyla, baskı, korku dolayısıyla. Kim dile getirecek bunu? Biz dile getireceğiz. Bu bizim görevimizdir, bu ülkenin insanına karşı bizim namus borcumuzdur” dedi. CHP lideri, “Bütün vatandaşlarımın bilmesini isterim, ‘Otoriter rejim işte idare ediyoruz, ne demek özgürlük hiç önemli değil’ diyebilirler ama bunu iliklerinize kadar herkes duyacak. Esnaf şikayet ediyor, turist gelmiyor, sanayici yatırım yapmıyor, nedeni bu, önünü göremiyor. Dünyadan izole edilen bir Türkiye kaybetmeye mahkumdur. Çiftçi, ‘ürünümü satamıyorum’ diyor. Bu dış politika böyle devam ederse, satamazsın, ihracat yapamazsın. Neden bunların üzerinde duruyoruz, bu ülkeye huzur gelsin, barış gelsin, birliktelik gelsin. Uyarıyoruz hükümeti” diye konuştu.
 
“Ortada Bir Şey Yok Ki Konuşalım”
 
Bir gazetecinin, Başbakan Binali Yıldırım ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli arasındaki anayasa görüşmesini sorması üzerine ise Kılıçdaroğlu, “Ortada bir şey yok ki konuşalım” yanıtını verdi.  Kılıçdaroğlu’nun konuşmasının ardından CHP PM toplantısı basına kapalı olarak devam etti.