Nazlıaka’dan Gökçek’e: "Müze Diye Diye Kendisi Müze Olacak"

Bağımsız Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, Gökçek için “Anlıyoruz ki müze diye diye kendisi müze olacak. Ama Ankaragücü’nün müzesinde hak ettiği şekilde onursuz bir şekilde anılacak kendisi. Ankaragüçlüler onu hiçbir zaman unutmayacaklar” dedi.

Nazlıaka, yarın istifasını açıklaması beklenen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in görev yaptığı dönem ve sonrasına ilişkin TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Gökçek’in göreve başladığı döneme atfen, “1994 yılında Ankara’nın tepesine çöreklenen bu zihniyet Ankara’yı itinayla Başkent olmaktan çıkartıp boşkente dönüştürme hamlelerine atmıştır” diyen Nazlıaka, konuşmasına şöyle devam etti:

“Her dönemin adamı olma sıfatını taşıyan bu zat partisini değiştirse de tavrını değiştirmemiş, aynı kindar duygularla başkentimizi hırpaladıkça hırpalamıştır. 2002 yılından bu yana bu saldırılar hız kazanmış ve iktidar destekli zorbalık ve rantçılık bu zihniyetin bir sloganı haline gelmiştir. 23 yıldır sürdürülen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı dönemi boyunca Gökçek’in adı bildiğiniz gibi birçok yolsuzluk, usulsüzlük ve olumsuz vaka ile gündeme gelmiştir. Ben yüzlerce soru önergesi verdim ancak ne yazık ki bunların hiçbiri ya yanıtlanmadı ya da bazılarını geçiştiren yanıtlar verilerek yanıtlanmış gibi yapıldı. Ama Gökçek’in iş başına geldiği 1994 yılından AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılına kadar olan sürece bektığımızda Gökçek hakkında tam 169 soruşturma açıldığını görüyoruz. Peki 2002 yılından bu yana ne olmuş diyecek olursanız, Gökçek ile ilgili sayısız suç duyurusu yapılmıştır. Suç duyuruları yapılmış olmasına rağmen hiçbiri ile ilgili olarak inceleme ve soruşturma dosyası açılmamıştır. Yani özetleyecek olursak AKP döneminde iktidarla Gökçek el ele vererek tüm usulsüzlüklerin, yolsuzlukların üzerini örtmüştür.”

“Gökçek’in Alevi Kardeşlerimize Yönelik Olarak Da Ciddi Bir Tavrı Olmuştu”

2013 yılındaki Gezi Parkı protestoları sırasında Ethem Sarısülük’ün polis tarafından vurularak öldürüldüğü yere Gökçek’in, “Değerli Türk Polisi Ankara Sizinle Gurur Duyuyor” şeklinde bir pankart yerleştirdiğini anımsatan Nazlıaka, “Tabii bu özellikle Ethem’in ailesi açısından ciddi bir travmaya neden olmuştu. Gökçek’in görev süresi boyunca siyasi ve etnik kimlik üzerinden kışkırtma, ayrıştırma sürekli kullandığı bir politikaydı demiştik. Alevi kardeşlerimize yönelik olarak da ciddi bir tavrı olmuştu. 2012 yılında sosyal medya üzerinden bir takipçisine, ‘Alevi olduğunu bildiğim halde nikah kıydım’ diyerek tepki göstermişti. Yine 15 Temmuz Darbe Girişimi hakkında televizyonlara çıkıp konuşma yaptığı 2016 yılında, ‘Bundan sonra ne olur? Ekonomik saldırı yaparlar, PKK ve IŞİD’i bize saldırtırlar, Alevi-Sünni çatışması çıkarırlar, özellikle bazı Ateist Alevi dernekleri var, Türkiye’de bu çatışmayı çıkarmak isteyen dernekler var gibi cümleler kurarak hem Alevi yurttaşlarımızı hem de Alevi derneklerini hedef göstermiştir” şeklinde konuştu.

“Gökçek Burada Tarihsel Konumunu Kendisi Seçti”

Gökçek’in Hürriyet Gazetesi’nin Ankara eki Yazı İşleri Müdürü Eray Görgülü’yü Twitter üzerinden tehdit ettiğini aktaran Nazlıaka, “Bütün bu kutuplaştırıcı, kendisini eleştirenleri korkutmaya, sindirmeye, susturmaya dönük bu çirkin tavırlarıyla Gökçek siyaset hafızasında her zaman yerini koruyacak. Kimi insanlar yaptıkları güzel hizmetlerle anılır kimi insanlar da maalesef adı kötülükle anılan niteliktedir. Gökçek burada tarihsel konumunu kendisi seçti” dedi.

“Ankaragüçlüler Onu Hiçbir Zaman Unutmayacaklar”

Gökçek’in, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı ilk görüşmenin müze hakkında olduğunu öne sürdüğünü hatırlatan Nazlıaka, “Anlıyoruz ki müze diye diye kendisi müze olacak. Ama Ankaragücü’nün müzesinde hak ettiği şekilde onursuz bir şekilde anılacak kendisi. Ankaragüçlüler onu hiçbir zaman unutmayacaklar” dedi.

“Hepiniz Oradaydınız Be”

“İstifa kararı alındı diye kimse bizden saraya selam göndermemizi beklemesin” diyen Nazlıaka, AK Partili Erdoğan’ın, “Hepiniz oradaydınız be” sözünün altını çizerek şunları kaydetti:

“Ankara parsel-parsel satılırken, cumhuriyet miraslarımız tek tek yok edilirken, tarihimiz, kültürümüz, kentimiz böylesine ağır saldırılara uğrarken, Gökçek Ankara meydanlarında Fetullah Gülen hocaefendisine, -o zamanki konuşmasıyla söylüyorum- derin sevgilerini ve hasretlerini sunarken, Ankara talan edilip, suç çetesi tarafından yağmalanırken ve tüm bu süreçlerde hukuk yok sayılırken, hepiniz oradaydınız be, hepiniz beraberdiniz, hepiniz bu sürecin içindeydiniz. O yüzden şimdi böyle sanki tüm bunları Gökçek tek başına yapmış gibi bu olumsuzlukların içinden sıyrılamazsınız. Bizler her koşulda Ankaralıların haklarını savunmaya devam edeceğiz.

“Ankaralıların Hakkını Savunmayı Sürdüreceğiz”

Bir kez daha hatırlatıyorum, Gökçek sadece sahibinin sesinden ibarettir, temsil ettiği zihniyet bellidir, ortadadır. Yerine kim gelirse gelsin Ankaralılar için değil kendi için menfaat peşinde olacak bir zihniyetin temsilcisi olacaktır. O yüzden biz de onların karşısında olmayı, eleştirmeyi, Ankaralıların hakkını savunmayı sürdüreceğiz. Gökçek istida edince suçlarından arınamayacak. Telafisi olmayan zararlara uğrattı kentimizi, kendisi bir kent suçlusudur. Bununla ilgili olarak hakkında açılmış sayısız dava vardır. Daha önce diyorduk ki Ankara’nın musluğundan Gökçek akıyor, düzeltiyorum Ankara’nın, kentlerimizin musluğundan AKP akıyor ama biz bu kirli suların hesabını soracağız. Bu hesap mahşere kalmaz.”

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.