Kök Hücre Tedavisinin Sonuçları 2017'de Alınacak

Birçok hastalığın tedavisinde umut olarak görülen kök hücre tedavisiyle ilgili son gelişmeler ve yürütülen çalışmalar, Mersin 6. Ulusal Hücresel Tedavi ve Rejeneratif Tıp Kongresi'nde masaya yatırıldı. Ankara Üniversitesi Embriyoloji Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Prof. Dr.Alp Can, kök hücre nakillerinde olumlu sonuçlar almaya başladıklarını hileli apk belirterek, “İlk verilerimizi Eylül -Ekim ayı içinde alacağız. 2017 ortaları gibi de ilk sonuçları alırız. Projenin tamamlanması 2017’nin sonunu bulacak” dedi.

Birçok hastalığın tedavisinde umut olarak görülen kök hücre tedavisiyle ilgili son gelişmeler ve yürütülen çalışmalar, Mersin 6. Ulusal Hücresel Tedavi ve Rejeneratif Tıp Kongresi'nde masaya yatırıldı.

-“KÖK HÜCRE TEDAVİSİ, SAĞLIK TURİZMİNİN GELİŞMESİNE KATKI SAĞLAYACAK ALANLARIN BAŞINDA GELİYOR”-

Toplantıda, kök hücre klinik çalışmalarında ulaşılan son durum, kazanımlar ve problemler, rejeneratif tıpta doku mühendisliği ve yaklaşımlar, kök hücre bankacılığında başarı örneği olan TÜRKÖK projesinin ele alınacağını dile getiren Hücresel Tedavi ve Rejeneratif Tıp Derneği ve Kongre Başkanı Prof. Dr. Osman İlhan, Türk bilim insanlarınca dünyada ilk kez göbek kordonundan alınan kök hücrelerin, kalp krizi sonrası bu organda oluşan hasarın onarımında kullanılacağı projenin ilk sonuçlarının da açıklanacağını bildirdi.

İlhan, Türkiye'de lösemi ve lenfoma gibi kan hastalıklarında uygulanan kök hücre tedavisinin başarıyla yapıldığını, bir yıl içinde nakil yapılan 4 bine yakın hastanın yüzde 10'unu yabancıların oluşturduğunu da belirtirken, “Kök hücre tedavisi, ülkede sağlık turizminin gelişmesine katkı sağlayacak alanların başında geliyor. Türkiye, dünyada lider ülkelerden biri haline gelebilir” dedi.

-“MASRAFLAR HASTANIN SAĞLIK SİGORTASIYLA KARŞILANIYOR”-

Kök hücre tedavisine yönelik masraflar için hastaların harcama yapıp yapmadığına ilişkin bilgi veren Ankara Üniversitesi Embriyoloji Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Prof. Dr. Alp Can,  “Hasta başına maliyetimiz bay pas operasyonları ve hastanın rutin tetkiklerini dışarıda bırakacak şekilde düşünelim. Hastanın sağlık sigortası varsa masraflar onunla karşılanıyor. Araştırma ve yatırım maliyetlerini dışarıda bıraktığımızda bir hasta için harcadığımız miktar yaklaşık 40 bin TL. Bu rakamın hasta tarafından ödenmesi asla söz konusu değil. Bu çalışmalarda hastanın bir kuruş masrafı olmuyor. Hatta Ankara’ya gidiş dönüş otobüs masrafını bile ilk yıl biz karşılayabiliyoruz” diye konuştu.

Can, söz konusu klinik araştırmanın boyutunun güvenirlik ve etkinlik düzeyinde olduğunu sözlerine ekledi. Can, “Nakil için seçilecek hücreler üzerinde eş zamanlı olarak moleküller deneyler yürütülecek. Aynı çalışmada kemik iliğinden elde edilecek olan otolog mezenkimal kök hücrelerinde deneneceği gruplar yer alacak. İki farklı hücrenin etkisinin eş koşullarda test edilmesi de önemli. Bu çalışma kapsam ve yöntem olarak dünyanın ilk çalışması. Çalışmada etkinliği sınanan göbek kordonu kök hücreleri bu alanda ilk defa kullanılıyor” açıklamasında bulundu.

-“UMARIM PROJE ULUSLAR ARASI ARENADA BÜYÜK KABUL GÖRÜR”-

Söz konusu çalışmaların iyi sonuçlar vermesini dilediklerini belirten Can, “Bu proje umarım, uluslararası arenada büyük kabul görür. Türkiye’de bizim başlattığımız bu proje daha sonra diğer ülkelerde de ilgi kapsamına girer. Bu bizi çok mutlu eder” dedi.

Prof. Dr. Can, Sanayi Bakanlığı’na sundukları projenin tüm destekleriyle birlikte 2.5 milyon TL tutarında olduğunu ve bunun dışında çok ciddi bir masraflarının olmadığının altını çizdi.  Tedavi kapsamında hasta sigortasının yapıldığını ancak hasta sigortasında çok yüksek bir rakam tutmadığını söyleyen Can, “Onun dışında da fazla bir talep olmadı” dedi.

Alp Can, “İlk verilerimizi Eylül -Ekim ayı içinde alacağız. 2017 ortaları gibi de ilk sonuçları alırız. Projenin tamamlanması 2017’nin sonunu bulacak” diye konuştu.

-“DİLERDİK Kİ TÜBİTAK’TA BU PROJEYİ ANLASIN VE PROJEYE DESTEK VERSİN”-

Kök hücre tedavisi kapsamındaki bu projeye TÜBİTAK’ın destek vermediğine de dikkat çeken Prof. Dr. Can, “Biz dilerdik ki TÜBİTAK’ta, bu projeyi anlasın ve bu projeye destek versin. 2013 yılında yaptığımız başvuru TÜBİTAK tarafından pek anlaşılmadı. Biz de bunu kendimiz için bir motivasyon, ülkemiz için eksiklik olarak algıladık. Oysa biliyoruz ki TÜBİTAK’ın buna benzer projeler için çok iyi fonları var. TÜBİTAK bu projeye destek vermemekle büyük bir hata içine düştü.  Hastaların cebinden 5 kuruş para çıkmıyor. Kurumlarında bu işlerde bir masrafı olmuyor. Çünkü kurumun harcayacağı tüm masraflar da zaten proje kapsamında ödeniyor” diye konuştu.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.