Sigorta Kooperatifleri Ortak Sayısı 1 Milyonu Geçti

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Sigorta Kooperatifleri’nin ortak sayısının 2012 yılından bu yana 1 milyonu geçtiğini belirtti.
 
 Sigorta kooperatiflerinin kuruluş, işleyiş ve denetimlerinin Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Kooperatifçilik Genel Müdürlüğü tarafından yapıldığını belirten Bakan Tüfenkci, sigorta kooperatifçiliğinin aynı veya benzer risklere sahip bireylerin veya kurumların bir araya gelerek kooperatifçilik kurallarına göre kooperatif kurması olarak tanımlandığını ifade etti.
 
 Bakan Tüfenkci, Yeni Türk Ticaret Kanunu’nda karşılıklı sigorta şirketlerinin yalnızca kooperatif şeklinde kurulacağının hüküm altına alınmasıyla oluşan sigorta kooperatiflerinin kuruluş ve işleyişine değinerek, “Kooperatif ortaklarının, eşit miktarda ödedikleri ortaklık payı ile bir sermaye oluşturuluyor. Ardından sigortacılık kurallarına göre poliçe düzenleme süreçleri belirlenerek, ortaklar risklerine göre belirlenen primlerini ödüyorlar.” açıklamasında bulundu.  

 
“Sigorta kooperatifleri yerli sermaye ile kuruluyor.”
 
Bakan Tüfenkci, Türkiye’de mevcut 36 hayat dışı sigorta şirketinden 26’sının, toplam 24 hayat ve emeklilik şirketinden ise 18’inin doğrudan veya dolaylı olarak uluslararası sermayeye sahip bulunduğunu, bu şirketlerin 39’unda uluslararası sermayenin payının yüzde 50 ve üzerinde olduğunu bildirdi. Türkiye’de faaliyet gösteren sigorta şirketlerinin yüzde 73,3’ünün sermayesinin yüzde ellisinden fazlasının yabancı kaynaklı şirketlerden oluştuğunu ifade eden Bakan Tüfenkci, “Sigorta kooperatiflerinin sermayeleri ve prim ödemeleri ise yerli kaynaklardan meydana geliyor. Ülkemizde halen 2 sigorta kooperatifi faaliyet gösteriyor. Bu iki kooperatifin toplam ortak sayısı ise 1 milyonu geçmiş bulunuyor” şeklinde konuştu.

“Sigorta kooperatifleriyle, sigortalılar şirkete ortak oluyor.”
 
Sigorta Kooperatifçiliği’nde, sigortalıların doğrudan doğruya şirkete ortak olduğuna dikkati çeken Bakan Tüfenkci,  böylece ortakların kooperatifin kar dağıtımından prim alabildiğini ve ortakların hasarı olduğunda evrensel sigortacılık kurallarına göre tazminat ödendiğini belirtti. Tüfenkci konuyla ilgili olarak, “Yılsonunda toplanan ortaklık payları ve primlerden elde edilen gelir, ödenen hasar ve yapılan masraflar düşüldükten sonra ya kooperatif sermayesine katılıyor ya da eşit olarak ortaklara dağıtılıyor. Bu modelde, biriken meblağ; fon, faiz, repo, hisse senedi ve devlet tahvili gibi araçlarla değerlendirilebiliyor” dedi.