Öne Çıkanlar Kuşadası Belediyesi Türkiye Büyük Millet Meclisi MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay milliyetçi hareket partisi facebook aylin nazlıaka tüketici fiyat endeksi cumhurbaşkanı 5 Ocak 2024 Cuma Gündemi 7 Aralık 2023 Gündem Özeti 8 Aralık 2022 Gündem Özeti Batı Virginia eyaleti

Omzunuzun Üzerine Yatamıyorsanız Dikkat!

Şiddetli omuz ağrıları, omuz üzerine yatamamak, kolu hareket ettirememek gibi belirtilerin omuz sıkışma sendromuna işaret edebileceğini söyleyen Memorial Wellness Manuel Tıp Uzmanı Dr. Metin Mutlu, omuz sıkışma sendromu hakkında bilgi verdi.

Kolunu kuvvet gerektirecek şekilde uzun süre baş üstünde kullanan kişilerde bu sendroma sık rastlanıldığını belirten Mutlu, “Omuz sıkışma sendromuna genellikle bursitler, donuk omuz, fibromiyalji, kireçlenme, travmatik ve atletik zedelenmeler, sinir yaralanmaları, enfeksiyonlar, tümörler, boyundan yayılan ağrılar, ramotoid artrit gibi iltihabi romatizmal hastalıklar, gut, diyabet, çeşitli metabolik ve hormonal hastalıklar bu sendroma neden olmaktadır” dedi.

Omuz sıkışma sendromunun sık görülen omuz rahatsızlıklarından biri olduğunu belirten Mutlu, “omuz sıkışma sendromu genellikle omuz üzerine yatarken ağrı hissetme hatta ağrıdan omuz üzerine yatamama, kolu baş üstüne kaldıramama ve bu tür hareketlerde kısıtlılık yaratarak belirtiler verir. Bu sendromda ağrı kimi zaman kişiyi uykusundan uyandıracak derecede ağırlaşabilmektedir” dedi.

Hastalığın tanısı için muayene sırasında omzun hareket açıklığına bakılarak, sıkışmayı gösteren bazı testler yapıldığını söyleyen Mutlu, kimi durumlarda da enjeksiyon uygulamasının yapıldığını belirtti.

25 Yaş Altı Dikkat

Omuz sıkışma sendromunun ilk aşamasının genellikle 25 yaş ve altı kişilerde görüldüğünün altını çizen Mutlu, “Bu aşamada tendonda ödem, şişlik, kanama meydana gelir. İlaç, manuel terapi ve egzersizle tedavi planlanabilir. Bu aşamada kol üzerin yüklenilmemesi gerekir. Tetikleyici hareketlerden de uzak durulursa ağrılar hafiflemektedir. Omuz sıkışma sendromu yaşayan bu gruptaki hastalar için cerrahi uygulanmasına gerek duyulmamaktadır.  İkinci aşamada ise yangı meydana gelir. Bu aşama daha çok 25-40 yaş arası kişilerde görülmektedir. Tedavi için ilaç, egzersiz ve fizik tedavi ve manuel terapi uygulanır. Bu dönemde lokal enjeksiyon, nöralterapi de uygulanabilir. 

Erken Tedavinin Önemi

Birinci ve ikinci aşamada hastalığı teşhis edilen kişilerin uygun tedavi yöntemleri ile üçüncü aşamaya geçmeyebileceğini ifade eden Mutlu, “Üçüncü aşamada hastalar genellikle 40 yaş üzerindedir ve bu dönemde tendonda yırtıklar meydana gelebilir. Bu aşamada tanısı konulan hastalar 6 ayı aşmamak şartıla fizik tedavi, egzersiz tedavisi, manuel terapi, lokal enjeksiyonlarla konservatif tedaviye alınmaktadır. Bu konservatif tedaiye rağmen şikayeti devam eden ya da tendonda tam bir yırtık olan hastalarda cerrahi yöntemlerin uygulanması gerekebilir. İyi bir sonuç için ameliyat sonrası fizik tedavi ve egzersiz mutlaka önerilmektedir. Hangi dönem olursa olsun tedavi ile amaç, koruyucu önlemlerle hastalığın ilerlemesini önlemek, egzersiz ve fizik tedavi ile omuz fonksiyonları geri kazandırmak olmalıdır” dedi.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.