Başbakan Yıldırım: Cumhurla Sevgimizi Ölçecek Kalibrede Misiniz?

Başbakan Binali Yıldırım, Ankara Valiliği’nin 30 Kasım’a kadar gösteri yürüyüşlerine kısıtlama getirmesini, AK Parti’nin 29 Ekim ve 10 Kasım’ı engellemek için böyle bir karar aldığı yönünde eleştirenlere yanıt verdi. Yıldırım, “Allah aşkına bizim Cumhuriyet’le, cumhurla sevgimizi siz mi sorgulayacaksınız, ya da ölçecek kalibrede misiniz?” dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, partisinin 25. İstişare ve Değerlendirme Toplantısında konuştu. Başbakan Yıldırım, Afyonkarahisar’da düzenlenen AK Parti kampın açılışını Fatiha suresini okutarak başlattı.
Ankara Valiliği’nin güvenlik nedeniyle 30 Kasım’a kadar toplantı ve gösteri yürüyüşlerine kısıtlama kararı aldığını hatırlatan Yıldırım, “Bunun tek bir nedeni var, güvenlik. Şimdi ana muhalefet partisinden bazıları ‘AK Parti 29 Ekim kutlamalarını, 10 Kasım anmasını engellemek için böyle bir karar aldı’ diye, milletin gözünün içine baka baka yalan söylüyorlar. Allah aşkına bizim Cumhuriyet, cumhurla sevgimizi siz mi sorgulayacaksınız, ya da ölçecek kalibrede misiniz? Cumhuriyet hamasetle büyümüyor. Cumhuriyet millete hizmetle büyür. CHP’nin 93 yılda yaptıklarını AK Parti’nin de 14 yılda yaptıklarını yan yana yazalım. Bir tarafta yoksulluk, sefalet, baskı, zulüm, milleti yok sayma, milletin değerleriyle kavga var. AK Parti tarafında emek, iş, hizmet, refah var ve vesayetle mücadele var. AK Parti Cumhuriyeti büyüttükçe hasımları da darbeleri büyüttü. PKK, FETÖ, DEAŞ teröründe de tek bir ortak yan var, kutlu yürüyüşümüzü durdurmak” diye konuştu.

“SİZE CUMHURBAŞKANI SEÇTİRMEYECEĞİZ’ DEDİLER”
Başbakan Yıldırım Cumhuriyet Halk Partisi’ne yönelik, şu eleştirilerde bulundu: “2007’de Cumhurbaşkanı seçeceğimiz zaman vesayet odakları hemen devreye girdiler ve ‘Size Cumhurbaşkanı seçtirmeyeceğiz’ dediler. Ana muhalefet partisi o günlerde bu vesayet odaklarının başını çekiyordu. Onlara lojistik destek veriyordu. Ana muhalefet partisi 367 icadıyla mecliste Cumhurbaşkanının seçilmesini engelledi. Ama AK Parti boyun eğmedi. Millete gittik, vekillerin seçemediği Cumhurbaşkanını millet doğrudan seçilmesini sağladı.”

“MHP’NİN İRADE BEYANI FEVKALADE İSABETLİDİR”
AK Parti grubu olarak hazırlanan anayasa değişikliği taslağını en kısa zamanda Meclis’e getireceklerini söyleyen Yıldırım, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Başkanlık sistemine ilişkin görüşünü şöyle değerlendirdi:
“Milliyetçi Hareket Partisi’nin devletin ve ülkenin karşı karşıya olduğu sorunu görüp meseleye milletin son noktayı koyması yönündeki yaklaşımı doğrusu takdire şayandır. MHP Başkanlık sistemine karşı olabilir, parlamenter sistemin devamını da istiyor olabilir ancak kararı millete bırakmak gibi son derece önemli, son derece milli bir yaklaşım sergilemiştir.
MHP’nin görüşünün farklı olmasına rağmen meseleye parti çerçevesinde bakmaması, parlamentoda, Meclis’te çözülemeyen bu sorunun millete götürülmesi yönündeki irade beyanı fevkalade isabetlidir. Biz bunu görüyoruz ve buna göre gerekli adımları da atıyoruz.”

CHP’YE YENİ ANAYASA ÇAĞRISI
Başbakan yıldırım, yeni anayasa tartışmaları konusunda referanduma gidilmesi için CHP’ye şu sözlerle çağrıda bulundu:
“Buradan CHP’ye de bir kez daha çağrıda bulunuyorum. Gelin millete birlikte gidelim. Biz Genel Kurulda 367’nin üzerinde bir kabul olsa bile millete gitmeye söz verdik. Gelin bu şerefe, bu önemli karara siz de katılın. Siz de bu kararın içerisinde olun. Milletin karşısına çıkalım, tezlerimizi savunalım, milletin verdiği karara da saygı duyalım.”

“İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI FETÖ’YÜ TERÖR ÖRGÜTÜ İLAN ETTİ”
FETÖ ile mücadelenin hainler temizleninceye kadar devam edeceğini kaydeden Yıldırım, “Hukuk önünde hesabı sorulmamış tek bir hain kalmayacak. Bu örgüte karşı operasyon yapmanın ne kadar zor olduğunu biliyorsunuz. FETÖ ile ilgili durumu bulunduğumuz tüm uluslararası alanlarda dostlarımızla paylaşıyoruz. Son günlerde İslam İşbirliği Teşkilatı FETÖ’yü terör örgütü ilan etti. Daha şimdiden birçok ülke FETÖ ile ilgili okullarını kapatmaya başladılar ve bunları Türkiye Maarif Vakfı’na devretmeye başladılar. Terörle mücadeleye destek veren tüm dost ve kardeş ülkelere buradan bir kez daha teşekkürlerimiz sunuyorum” dedi.

“ÖRGÜTÜN YÖRE HALKI ÜZERİNDE KURDUĞU KORKU ÇEMBERİNİ KIRIYORUZ”
Son dönemde PKK’ya ağır darbe vurulduğunu ifade eden Yıldırım, “Bölgede yaşayan Kürt kardeşlerimizi örgütün insafına asla terk etmeyeceğiz. Örgütün yöre halkı üzerinde kurduğu korku çemberini kırıyoruz. Kürt kardeşlerimizle bağlarımızı güçlendirecek, örgüte hak ettiği dersi vereceğiz. PKK bizden asla ve asla müsamaha göremez. Kırsaldaki eylemlerini de bitirecek, teröre ülkemizin hiçbir alanında yaşam hakkı vermeyeceğiz” diye konuştu.

“AŞİRETLER SAHAYA İNDİLER”
Terör örgütüne destek veren belediyelere kayyum atandığını hatırlatan Yıldırım, “Bundan sonra da aynı desteği veren bütün belediyelerin yönetimini değiştirmekten asla tereddüt etmeyeceğiz” dedi. Böylece belediyelerden terör örgütüne akan paraları durdurduklarını söyleyen Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti:
“Bölgedeki aşiretler terörün bitmesi konusunda artık daha kararlı seslerini daha fazla yükseltmeye başladılar ve aşiretler sahaya indiler. Bir kez daha gördük ki vatandaşlarımızın PKK diye bir sorunu var, PKK’nın asla Kürtler diye bir sorunu yok. Devlet vatandaş kaynaşmasıyla bu sorunun da üstesinden geleceğiz. Terör mağduru, bölgede yaşayan vatandaşlarımızın yanında olduğumuzu bir kez daha ilan ediyorum.”

“AK PARTİ’YE SIZMALAR VARSA TEMİZLEMEKTE ZERRE KADAR TEREDDÜDÜMÜZ OLMAZ”
“FETÖ terör örgütünün hiçbir mensubu bizim AK Parti teşkilatımızın içinde yer alamaz, barınamaz” diyen Yıldırım, AK Parti teşkilatında teröristlere hiçbir zaman yer olmadığını, sızmalar varsa onları da temizlemek konusunda zerre kadar tereddüt etmeyeceklerini söyledi.

“FETO İLE KOL KOLA GİRENLERİN BİZE SÖZ SÖYLEMEYE HAKLARI DA YOK HADLERİ DE YOK”
Partisinin Afyonkarahisar kampının açılışında konuşan Yıldırım, ana muhalefet partisi CHP’ye şu eleştirilerde bulundu:
“Muhalefet temsilcileri çıkıp AK Parti’nin iç işlerine yönelik ileri geri laflar ediyorlar, değerlendirmeler yapıyorlar. Siz AK Parti’yi bırakın da kendi partilerinize bakın. AK Parti istişarelerinde zaten eleştirisini de özeleştirisini de yapar. Siz kimin tarafında duruyorsunuz, onun izahını yapın. FETÖ ile kol kola girenlerin, FETÖ’nun avukatlığını yapanların, FETÖ’nun sözcülüğünü yapanların, mağdur edebiyatı yapanların bize söz söylemeye hakları da yok hadleri de yok. Ana muhalefet partisi darbeyi bıraktı mağdur edebiyatı yapıyor. Kardeşim küresel terör örgütü ne zamandan beri mağdur oldu. Hayatını veren 241 şehidimizin yakınları, gazilerimiz asıl mağdurlardır. O gece dünyayı zindan etmeye çalışan demokrasiyi yok etmeye çalışan alçaklara karşı göğsünü siper eden 79 milyon asıl mağdurdur. Milletin mağduriyetini bir kenara bırakıp, FETÖ’cuların mağdurluğunu ifade etmek bir anlamda FETÖ terör örgütüne destek olmaktır. Artık ana muhalefet partisi bundan vazgeçsin.

“FETO’NUN ABLALARI, ABİLERİ CHP İLE KENDİLERİNİ PARÇALARCASINA KAMPANYA YAPTI”
AK Parti’yi itham ediyorlar. AK Parti bu örgütle en önce mücadeleyi başlatan partidir. 17 Aralık bir paralel örgüttür diye Cumhurbaşkanımız bağırdığı zaman, maalesef diğer siyasi partiler durmazdan geldiler. Aksine AK Parti’nin yolsuzlukları örtbas etmek için böyle bir yola başvurduğunu hep söylediler, ben canlı şahidiyim. 2014 yerel seçimlerinde İzmir’de belediye başkanlığı aday kampanyasını yürütürken, FETÖ örgütünün o bacıları, ablaları, abilerinin nasıl Cumhuriyet Halk Partisi ile beraber kendilerini parçalarcasına kampanya yaptıklarına sandık başlarını tuttuklarına bire bir şahidim. Hatırlayın o günlerde CHP’nin bazı milletvekilleri açık açık FETÖ örgütü ile partisinin nasıl sıkı ilişki içinde olduklarını nasıl ifade ettiklerini, bu nedenle partisiyle yollarını ayırdıklarını unutmuş değiliz. FETÖ ile en büyük mücadeleyi yapan, FETÖ’dan en fazla zarar gören AK Parti’ye laf edeceklerine kendi içlerine baksınlar ve gerekli FETÖ temizliğini yapsınlar.”

“KİŞİLERİ BIRAKIP KURUMLARI CEZALANDIRMAK ÇOK BÜYÜK HAKSIZLIK OLACAK”
FETÖ’nün bir amacının da iş dünyasını tedirgin etmek, ekonomiye zarar vermek olduğunu söyleyen Yıldırım, “Bizim amacımız işletmeleri yok etmek değil, bizim amacımız eğer şirketlerde iş yerlerinde FETÖ ile ilişkisi olan varsa onları oradan çekip almak ve gerekli cezayı vermektir. Yoksa kişileri bırakıp kurumları cezalandırmak çok büyük haksızlık olacağı gibi bir anlamda kendi ayağımıza kurşun sıkmaktır, bir anlamda ekonomimizi baltalamaktır. Savcılarımız karar vericiler bu konuda özellikle dikkat etmek zorundadır. Bu işlemleri yaparken toptancı bir anlayışla değil suçluyu suçsuzdan ayırarak karar vermeleri gerekiyor” diye konuştu.

“KİMSE MEZHEPLERİ ÖNE ÇIKARMASIN”
“Irak’ta yeni Kerbela’lar yaşanmasını istemiyoruz” diyen Yıldırım konuşmasına sınır ötesinde yaşanan operasyona ilişkin şu sözlerle devam etti:
“Hepimiz ehlibeyt aşığıyız. Kerbela’daki acıyı hala içimizde hissediyoruz. Kimse mezhepleri öne çıkarmasın. Mezhepleri öne çıkarmak bu bölge için yapılabilecek en büyük kötülüktür. Bugün Irak’ta yapılmaya çalışılan maalesef bir mezhep savaşının kapısını aralamaktır. Yoksa bizim Irak’ın toprak bütünlüğüne yönelik bir düşüncemiz olamaz. Yıllardır PKK terör örgütü Irak topraklarında barınmasına rağmen oradan yaptığı eylemlerle canımızı yakmasına rağmen sabırla Irak Hükumeti ile ilişkilerimizi kardeşçe sürdürmeye devam ediyoruz. Son günlerde birtakım telkinlerle, yönlendirmelerde Türkiye’ye karşı kışkırtıcı beyanatlarla Bağdat Hükumeti çok büyük yanlış yapıyor. Ancak Türkiye olarak biz buna aldırış edecek değiliz.”