Öne Çıkanlar Covid19 Kuşadası Belediyesi gündem MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Afrin Gürer bugünün gündem başlıkları vodafone Zeytin Dalı Harekatı Halka arz ataşehir belediyesi obezite

CHP’den Cinsel İstismar Suçlarına İlişkin Tasarıya Muhalefet Şerhi

TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu'nun CHP'li üyeleri, cinsel istismar suçlarına ilişkin tasarıya muhalefet şerhi koydu. CHP’nin muhalefet şerhinde, “İktidar sadece cezaları artırarak göz boyamakta, sorumluluktan kaçmaktadır” denildi.

CHP Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan, Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, cinsel istismar suçlarına ilişkin tasarıya yazdıkları muhalefet şerhinde şöyle dedi:

“Türkiye’de son 15 yılda çocuğa yönelik cinsel istismar vakaları yaklaşık yüzde 400 oranında artmıştır. 2002 yılında çocukların cinsel istismarı suçuyla ilgili açılan dava sayısı 4 bin 988, mahkumiyet 3 bin 443 iken, 2016 yılında 15 bin 51 dava açılmış, 13 bin mahkumiyet kararı çıkmıştır. 

“CİNSEL İSTİSMAR VAKALARININ SADECE YÜZDE 15'İ ADLİ MAKAMLARA ULAŞIYOR”

Türkiye çocuklarını koruyamamaktadır. Bu rakamlar buzdağının görünen yüzüdür. Cinsel istismar vakalarının sadece yüzde 15'i adli makamlara ulaşabilmektedir. İstismara uğrayan çocuk veya çocuğun ebeveynleri, istismarı saklamakta, söyleyememektedir.

Tasarının geneline baktığımızda ise yine bütüncüllükten uzak, var olan cezaları artırmaya yönelik olduğunu, çocuk cinsel istismarının önlemeye yönelik yeterli koruyucu ve önleyici tedbirin alınmadığını görmekteyiz. Bu noktasıyla tasarının sadece toplumsal infiali azaltmak üzere hazırlandığı, somut gerçeklerden ve sorunlardan, çocuk cinsel istismarını önleyici olmaktan uzak olduğu görülmektedir.

“AYRI VE ÖZEL BİR DÜZENLEME YAPILMALI”

Cezaların artırılmasından bugüne ne yazık ki çocuk cinsel istismarında bir azalmanın olmadığı görülmektedir. İdamın uygulandığı ülkeler bugün kadına yönelik şiddet ve çocuk cinsel istismarında hala başı çeken ülkelerdir. Cinsel suçlar bakımından fail çocuk ise ayrı ve özel bir düzenleme yapılmalıdır. Tasarıda çocuk evliliklerinin önüne geçecek bu yönde herhangi bir değişiklik yapılmamıştır.

“KİMYASAL KASTRASYON DÜZENLEMESİ ANAYASA’YA AYKIRI”

Tasarının getirdiği en tartışmalı hüküm; cinsel dokunulmazlığa karşı suç işleyen kişinin infaz kurumundan tahliye edilmesinden önceki 3 ay içinde başlayan ve tahliyeden itibaren 5 yıl süreyle devam edecek olan 'ayakta veya yatarak cinsel isteğin baskılanmasına yönelik tedbire tabi tutulması' konusudur. Yani kimyasal kastrasyon (hadım) uygulamasıdır. Kimyasal kastrasyon düzenlemesi, kişinin bedeni üzerinde, bedensel nitelikte ceza niteliğinde tedbir öngörmesi bakımından Anayasa’ya ve hukuka aykırıdır. Kişinin vücuduna, rızası dışında tıbbi müdahale yapılması, bu amaçla kesinliği ve etkileri belli olmayan ilaç uygulamalarına sokulması temel insan haklarına da aykırı bir yaklaşımdır.

Hadım cezası suçu toplumsal kaynaklarından ayırarak, tartışmaya, suçu bireyselleştirmeye ve cinsel şiddeti hastalık haline getirmeye neden olacaktır. Kimyasal kastrasyonun hedefi cinsel arzu ve dürtüleri azaltmaktır, yani kastrasyon suçlunun düşünce biçimini, zihniyetini ya da saldırganlığını değiştirmez, araştırmalar kimyasal kastrasyonun suçun yeniden işlenmesini önlemediğini göstermektedir.

“İKTİDAR SADECE CEZALARI ARTIRARAK GÖZ BOYAMAKTA, SORUMLULUKTAN KAÇMAKTADIR”

Cinsel istismarı önlemek, suçu oluşturan nedenleri ortadan kaldırmak birincil derecede iktidarın sorumluluğundadır ancak, iktidar sadece cezaları artırarak göz boyamakta, sorumluluktan kaçmaktadır.

TCK’daki çocuklara yönelik cinsel istismar fiilleri çocuğun 12 yaşından küçük olup olmadığına ve 15 yaşını doldurmuş olup olmamasına göre bir ayrıma tabi tutulması, rıza yaşının 12 olarak algılanması bakımından sakıncalıdır. 

Tasarıdaki cezaların orantısız şekilde artmasının yanı sıra çocuk faillerin dikkate alınmaması oldukça çocuklar bakımından ağır sonuçlar doğuracaktır.  Cinsel istismar suçunun failinin çocuk olması haline özgü, cezalandırıcı değil onarıcı adalet ilkelerini öne çıkaran, hem mağdur çocuğu hem de fail çocuğu koruyan yeni bir yaklaşım geliştirilmelidir.

“TASARI YENİDEN GÖZDEN GEÇİRİLMELİ”

Tasarı, içeriğinin yetersizliği, çocuk adalet sistemi ile ceza muhakemesinin temel ilkelerini zedelemesi, cinsel dokunulmazlığa karşı suçların önlenmesine ilişkin bir düzenleme getirmemesi bakımından yerinde bir düzenleme değildir. İçinde barındırdığı olumlu hususlar bulunmakla birlikte temel amacı ‘cezaları arttırmak’ olan, koruyucu ve önleyici tedbirler içermeyen tasarı yeniden gözden geçirilmelidir.”

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.