Öne Çıkanlar CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak Koronavirüs vodafone suriye sıla Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş hatay CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan chp niğde milletvekili ömer fethi gürer gündem başlıkları google

Oktay Vural: ''Türkiye'nin Kürt Meselesi Yoktur''

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın terör tanımının genişletilmesi konusunda, “Unvanının milletvekili olması, akademisyen olması, yazar, gazeteci olması o kişinin aslında bir terörist olduğu gerçeğini değiştirmez” sözlerine, “kamu görevlisi olması ya da Türkiye’yi yöneten olması da terörist olduğu gerçeğini değiştirmez” eklemesi yaparak, “Ama bu işin bir kanun vesilesi yapılacağına da inanmıyorum. Bu iş bir propaganda aracı olarak kullanılmaktadır. Türkiye’de kanunlarımız terörle mücadele konusunda bir zafiyeti varsa bu zafiyetin nereden kaynaklandığını hükümet muhakkak parlamentoya getirmeli, bu konuyla ilgili görüşlerimizi ifade etmeliyiz” şeklinde konuştu.

MHP’li Vural TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, yaptıkları uyarıların dikkate alınmadığını gösteren ibretlik sahnelerle karşı karşıya olduklarını söylerken, Türkiye’nin içeride ve dışarıda büyük saldırılarla karşı karşıya olduğunu belirtti.

Oktay Vural, “Sınırlarımızda, ülkemizi ateş topuna çevirmek isteyen ihanet şebekeleri harekete geçmiş, terörün en çirkin yüzünü göstermeye devam etmekte, Ankara’da 4,5 ay içerisinde 3’üncü kez terör örgütlerinin hain saldırıyla karşı karşıya kaldık” dedi.

 

“TERÖR SALDIRILARININ TEMEL HEDEFİ KARDEŞLİĞİMİZDİR''

Ankara’da son yaşanan saldırının herkesi derinden üzdüğünü söyleyen Vural, “Aynı zamanda aslında şunu da ortaya koydu ki hem teröre hem de terörün siyasi amaçlarına karşı amasız, fakatsız, topyekun bir şekilde karşı koyarak demokrasimizi, birlik ve bütünlüğümüzü korumamız gerektiğini hepimiz hep beraber aslında idrak ettik. Aslında bugün yaşanan terör saldırılarının temel hedefi kardeşliğimizdir, milletimizdir, devletimizdir, birlik ve beraberliğimizdir. Bugün emperyalizmin ortaya koyduğu küresel senaryolar çerçevesinde 100 yıl önce bizim yırtıp attığımız projelerin bugün bize hazmettirmek isteyenlerin ortaya koyduğu tablolardır bunu görmemiz lazım. Dün olduğu gibi bugün de millet olarak teröre boyun eğmeyeceğiz. Bu tür saldırıların bizi yıldırmasına, sindirmesine, ayrıştırmasına izin vermeyeceğiz. Teröre alışmadık, alışmayacağız. PKK ve terörü hazmetmedik, hazmetmeyeceğiz kimse bizi teröre alıştıramayacaktır, çözüm adı altında teröre teslim ettiremeyecektir. Bizi teröre alıştırmak isteyenler asında bizi sindirmek isteyenlerdir. Ne terörü ne de çözüm adı altında terörün siyasi amaçlarına ulaşmasını kabullenmeyeceğiz. Çünkü biz haklıyız bizi teslim alamayacaklardır. Terörle mücadele eden güvenlik güçlerimizin arkasında durmaya devam edeceğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum” diye konuştu.

 

“GELİN BUNLARI MECLİSTE ÇÖZELİM”

Türkiye’de giderek artan terör ve fiili başkaldırı ile “çözüm edebiyatının” bugün yeniden başlamasının tesadüf olmadığını vurgulayan Vural, “Bunları birbirinden ayırmanız mümkün değildir. Buğum siyasi çözüm adı altında Irak’ta, Suriye’de geldiğimiz noktayı terör örgütünün yine terör saldırıları neticesinde tekrar yeniden çözüm edebiyatı, yeniden masalar nasıl kurabiliriz, ‘gelin bunları Meclis’te çözelim’ demek aslında siyasi çözüm taleplerini meşrulaştırmaktır, bu arayışları hızlandırmaktır. Bunlar tesadüf değildir. Bugün ne hazindir ki bakıyoruz, ABD, AB müzakere masası kurmak istemekte, Barzani Türkiye’de bir Kürdistan’dan bahsetmekte, İsrail Türkiye’de bir Kürdistan devletinin kurulmasının önünün açılmasını istemekte, bugün geldiğimiz bu noktada medyada çeşitli yerlerde, yeniden müzakere masası nasıl kurulabilir acaba teraneleriyle bu sürecin yerli işbirlikçileri devreye girmektedir. Tarih tekerrür ediyor aynen. Bundan önce çözüm edebiyatı, açılım edebiyatı, yapanlar, Türkiye’yi nereden nereye getirdiğini gördü. Allah’a hamd olsun ki çözüm edebiyatı yapanlara karşı iradelerini Kandil’e, İmralı’ya teslim edenlere karşı 7 Haziran’da milletimiz gerekli uyarıyı yaptı da hiç olmazsa kirletilen sokaklarımız, ilçelerimiz, illerimiz askerimiz ve polisimiz tarafından temizlenmeye başlandı. Maazallah milletimiz bu konuda tavır oluşturmasaydı PKK’ya devir teslim töreni hazırlanmış olacaktı” dedi.

 

“TÜRKİYE'NİN KÜRT MESELESİ YOKTUR”

Terörle mücadele ederken, çözüm edebiyatı yapmanın ve masa kurmanın terörün siyasi amaçlarına ulaşmasına yönelik zemin bulma hedefi olduğunu kaydeden Vural, “Oysa biz çözümümüzü yaptık, Türkiye’nin bir Kürt ve Kürdistan meselesi yoktur. Milli devletimiz, üniter devletimiz ve bu coğrafyada yaşayan herkes aziz Türk devletinin mensubiyet şuuru ile bağlı olduğu Türk milletinin kimliği ekseninde bireysel hak ve özgürlüklerden demokrasimizin kalitesini yükseltmeye ant içtik. Bu terör olaylarını vesile kılarak çözüm aramak, terörün amaçları nedir, bu amaçları meşrulaştırarak teröre çözüm bulamazsınız. Ancak terörü meşrulaştırırsınız. İşte bu eksende MHP olarak AKP ve HDP’nin kurduğu çözüm süreciyle ilgili araştırma komisyonu kuruldu. Dün bu komisyonda MHP’nin neden olmayacağını ifade ettik. Ama bugün terörle mücadele ederken Terörün amaç ve hedeflerini meşrulaştıracak noktasında siyasi bir zemin bulabileceği, bir ortam kime hizmet eder?” diye konuştu.

 

“MHP OLARAK BİZ AÇIK ŞEKLDE ORTAYA KOYDUK”

CHP’nin TBMM Başkanı İsmail Kahraman’a yazdığı mektubu da değerlendiren Vural, “MHP olarak biz açık bir şekilde ortaya koyduk, açık olmayan neyimiz var? Bütün belgelerle, her yerde teröre nasıl baktığımızı ifade ettik. Asıl önemlisi bu talepte bulunanların bu sorunu nasıl gördüklerini ortaya koymaları değil midir? Terörün Meclis zeminde müzakere edilmesini sağlayacak bir süreç içerisinde bunun terörle mücadeleyi akamete uğratabileceğini de düşünüyoruz. Her parti terörle mücadele konusunda neyi düşünüyorsa açık bir şekilde ortaya koymalı, Türkiye’de hukukun bütün imkanları kullanılarak terör örgütüyle mücadele edilmeli, meseleye bu bakımdan ele almak suretiyle terör örgütünün meşruiyet alanı, siyasi, hukuku, uluslararası meşruiyet alanları ile lojistik destekleri kesilmelidir. Bunları açık bir şekilde dile getirmemiz gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

TBMM’de bu konuyla ilgili kafa karışıklığı olanların kafa karışıklığını gidermesini isteyen Vural, “Dün AKP Kürt sorunu var diyordu, bugün CHP Kürt sorunu var diyor. Dün AKP komisyon kuralım diyordu kurdu, bugün CHP komisyon kuralım diyor. Dün AKP siyasi çözüm diyordu, bugün CHP siyasi çözüm diyor” değerlendirmesinde bulundu.

 

VURAL ERDOĞAN'A HAK VERDİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın terör tanımının değiştirilmesi hakkındaki açıklamalarına da değinen Vural, “Unvanın milletvekili, akademisyen, yazar, STK yönetici olması, gazeteci olması ben ekliyorum buraya kamu görevlisi olması, ya da Türkiye’yi yöneten olması o kişinin bir terörist olduğu gerçeğini değiştirmez. ‘Bombayı, patlatan tetiği çeken terörist olabilir ama o eylemin amacına ulaşmasını sağlayan bu destekçiler, bu yardakçılardır. Ceza kanunumuzda terör ve terörist tanımını yeniden en kısa sürede değiştirmemiz gerekiyor’ demek suretiyle bir tavır oluşturmuştur. Evet, Sayın Cumhurbaşkanı doğru diyor. Terörle mücadele sadece güvenlik güçlerimizin çabasıyla olabilecek bir şey değildir” şeklinde konuştu.

 

“TERÖRÜN VE TERÖRİSTİN TANIMINI DEĞİŞTİRELİM”

Çözüm süreci kapsamında çıkartılan yasalar ile dağdan inip hapishaneye getirilenlerin serbest bırakıldığının altını çizen Vural, “Yargı paketleri teröristlere özgürlük için çıkarıldı. Bütün bunları gördük. Terör örgütünün propagandasını suç olmaktan, terörü övmeyi suç olmaktan çıkartan, KCK’lıların salıverilmesini sağlayan kanunlar çıkartıldı bu ülkede” diye konuştu.

Terör sorunun devleti yönetenlerle aşılması gerektiğini söyleyen Vural, “Onların yaptığı yanlışlara tekrar düşülmesini engellemek. Sorumluklarının gereğini yerine getirmek ve bunu ifade etmek MHP’nin görevidir. Önemli terörle mücadele yasası tamamen ortadan kaldırmak isteyenlerin bugün geldiğimiz bu noktada terörü ve teröristin tanımını değiştirelim demesini çok önemsediğimizi ve devletimizi yönetenlerin gerekli dersi çıkarmış olmasını ümit ediyorum” dedi.

 

Vural açıklamaları sonrası basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı.

Terör ve terörist tanımının değiştirilmesiyle ilgili bir soruyu yanıtlayan Vural, “Faraziyeler üzerinden bir yorum yapmak mümkün değil, bunun nasıl düzenlendiğini görmek lazım. Türkiye’de terörü doğrudan doğruya terörle mücadele kapsamında, terör örgütüyle mücadele kapsamında mı getirilecek yoksa bu çerçevede farklı amaçlar için mi getirilecek bütün bunları görmemiz lazım korumamız gereken değerler vardır. Terörle mücadele etmemiz elbette gereklidir ama terörle mücadele edilirken de bu konuyla ilgili hukukun sınırlarını da çok iyi belirleyeceğiz. Ama bunun nasıl olacağını nasıl biteceğini doğrusu bilemiyoruz ama bu işin bir kanun vesilesi yapılacağına da inanmıyorum. Bu iş bir propaganda aracı olarak kullanılmaktadır. Türkiye’de kanunlarımız terörle mücadele konusunda bir zafiyeti varsa bu zafiyetin nereden kaynaklandığını hükümet muhakkak parlamentoya getirmeli, bu konuyla ilgili görüşlerimizi ifade etmeliyiz” dedi.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.