Başbakan Yıldırım: Hata Olabilir Ancak Bir Kasıt Söz Konusu Asla Olamaz

Başbakan Binali Yıldırım, “Bu alçak örgüt maalesef büyük zararlar verdi. Bunların zararlarını ortadan kaldıracak tedbirleri de yeni, benzeri olaylar yaşanmaması için elimizden geldiğince tedbirlerini alıyoruz. Burada tabi uygulamalarla ilgili zaman zaman şikayetler kulağımıza geliyor. Bu uygulamalarda bu kadar büyük bir olayı, yüzbinlerce sorumlunun içinde olduğu bu darbe girişiminde hata olabilir ancak bir kasıt söz konusu asla olamaz” dedi.

Başbakan Yıldırım ve Almanya Başbakanı Angela Merkel, Çankaya Köşkü’nde ortak basın toplantısı düzenledi. Yıldırım, basın toplantısından önce mevkidaşı Merkel ile yaptığı görüşmede Türkiye-Almanya ilişkilerin bütün boyutlarıyla ele alındığını söyledi. Yıldırım, görüşmede Avrupa Birliği ile ilişkilerin tekrar canlandırılması konusunun da gündeme geldiğini kaydederek, “Gümrük Birliğinin yenilenmesi, güncellenmesi ve 2016 Mart’ından yapılan anlaşmanın önümüzdeki aylarda tekrar güncellenerek birliğe üyelik konusunda bir adım daha ileriye gidilmesi için neler yapılabilir bunları değerlendirme fırsatı bulduk” şeklinde konuştu.
-“HATA OLABİLİR ANCAK BİR KASIT SÖZ KONUSU ASLA OLAMAZ”-
OHAL sürecinde darbecilerin sebep olduğu zararları ortadan kaldıracak bir takım önlemlerin alındığına dikkat çeken Yıldırım, şöyle konuştu:
“Şartlar ne olursa olsun Türkiye bir hukuk devleti hukukun içerisinde bütün sorumlular, suçlular değerlendirilecek ve hak ettikleri cezayı bulacaklardır. Bu alçak örgüt maalesef büyük zararlar verdi. Bunların zararlarını ortadan kaldıracak tedbirleri de yeni, benzeri olaylar yaşanmaması için elimizden geldiğince tedbirlerini alıyoruz. Burada tabi uygulamalarla ilgili zaman zaman şikayetler kulağımıza geliyor. Bu uygulamalarda bu kadar büyük bir olayı, yüzbinlerce sorumlunun içinde olduğu bu darbe girişiminde hata olabilir ancak bir kasıt söz konusu asla olamaz. Başında beri şunu söylüyoruz, Türkiye bir hukuk devleti, intikam duygusuyla hareket etmeyeceğiz. Hukuk içerisinde, adalet içerisinde muamele yapacağız. Uygulamalarımız da bu yönde olmaktadır. Memuriyetten çıkarılan veya haklarından şikayet olanlara geçtiğimiz hafta yaptığımız düzenlemeyle yargı yolunu da olağanüstü hale rağmen açmış bulunuyoruz. Sanıların veya suçluların bir takım kısıtlamalar getirilmişti, gözaltı sürtesi, avukatla görüşme gibi bunlarda da epey bir kolaylık, rahatlama sağlamış bulunuyoruz.”
-“BUNLAR TÜRKİYE’NİN BUGÜN BAŞINI AĞRITIYOR”-
Türkiye’nin, FETÖ ile mücadelede Almanya’nın desteğine ihtiyacı olduğunu belirten Başbakan Yıldırım, “Zira bu örgütler Avrupa ülkelerinde rahatça faaliyetlerini sürdürebiliyorlar. Bunlar Türkiye’nin bugün başını ağrıtıyor, canını yakıyor ama eminim ki gelecek bir zaman içerisinde bütün Avrupa için büyük bir tehdide dönüşebilir. Bu yüzden de terörle mücadeledeki işbirliğimizin artarak devamı hayati öneme sahiptir” diye konuştu.
-“AVRUPA’NIN GÜVENLİĞİ TÜRKİYE’DEN GEÇİYOR”-
Suriye ve Irak’ta IŞİD’e karşı verilen mücadelede Almanya’nın istihbarat ve hava desteği katkısında bulunmasının önemli olduğunu söyleyen ve bunun takdir edildiğini bildiren Yıldırım, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Amacımız terörün yok olduğu ilişkilerimizin her alanda geliştiği bir ortamı oluşturmak. Avrupa’nın güvenliği Türkiye’den geçiyor. Türkiye 3 milyon mülteciye ev sahipliği yapıyor. Türkiye bir anlamda Avrupa Birliğinin hem göçler hem de terör tehdidi bakımından engelleyen kaynağında durduran ülke konumunda bunun da AB tarafından takdir edileceğini düşünüyoruz.
-“SURİYE’DE BAŞLANAN BARIŞ SÜRECİ”-
Bölgemizde yaşanan olumsuzlukların kaynağında 6 yıldır Suriye’deki otorite boşluğu, Irak’taki otorite boşluğu esas teşkil ediyor. Dolayısıyla Suriye’de başlanan barış süreci ve Irak’ta DEAŞ’la mücadele, Musul’un geri alınması konusndaki gayretler, ümit ediyorum ki yakın bir gelecekte bu bölgelere de istikrar getirecek ve böylece enerjimizin büyük bir kısmını tüketen terör konusu, güvenlik konusu daha azalacak ve daha fazla enerjiyi ikili işbirliğinin geliştirilmesi, bölgesel huzurun ve refahın sağlanmasına ayırmış olacağız.
-KIBRIS SORUNU-
Kıbrıs’ta çözümün sağlanması bizim de en büyük arzumuzdur. Birleşik bir Kıbrıs, adil, iki federasyonlu adil yönetişimi sağlanmış bir Kıbrıs tabiatıyla hem Avrupa’nın hem de Türkiye’nin hem de Yunanistan’ın arzu ettiği bir çözüm olacaktır. Bu konuda tarafların daha dikkatli, daha sabırlı, yine gereken fedakarlıkları karşılıklı -tek taraflı olarak değil- yapmaları önem arz ediyor.”

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.