Orgeneral Çolak: Olağanüstü Bir Durum Tespit Edemedim

Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak, “Olağanüstü bir durum da tespit edemedim. Olay çok iyi kamufle edilmiştir. Benim tesislerdeki bu faaliyetim 21:35'e kadar devam etti. Şayet olağanüstü ya da şüpheli bir durum tespit etseydim, hazır durumda bekleyen Askeri Savcı ile Merkez Komutanı hazır beklediğinden acil müdahale edeceklerdi” ifadelerini kullandı.
Orgeneral Çolak, 15 Temmuz Darbe Girişimi kapsamında şikayetçi sıfatıyla savcılığa verdiği ifadede kalkışmanın yaşandığı saatlerde yaşadıklarını anlattı. Genelkurmay Başkanlığı’ndan Kara Havacılık Okulu’na gittiği öğrenilen Çolak, “Gezerken tesislerdeki ilgili tabur komutanları da bize eşlik ettiler. Onlar da gece uçuş olmadığını teyit ettiler. Ben orada bulunan görevlilere çeşitli sorular sorarak bir şeyler almaya çalıştım ancak herhangi bir bilgi alamadım. Olağanüstü bir durum da tespit edemedim. Olay çok iyi kamufle edilmiştir. Benim tesislerdeki bu faaliyetim 21:35'e kadar devam etti. Şayet olağanüstü ya da şüpheli bir durum tespit etseydim, hazır durumda bekleyen Askeri Savcı ile Merkez Komutanı hazır beklediğinden acil müdahale edeceklerdi” ifadelerini kullandı.
“KOMUTANIM GENELKURMAY GÜNEY NİZAMİYESİNDE YERDE YATANLAR VAR”
Saat 21:35 sıralarında Genelkurmay Başkanı’nın Emir Subayı Piyade Yarbay Levent Türkkan’ın kendisine telefonda “Komutanım Genelkurmay Başkanımız sizi ve özellikle Kurmay Başkanımız İhsan Uyar’ı Karargaha bekliyor” dediğini söyleyen Orgeneral Çolak, ifadesinde şöyle konuştu:
“Ancak Levent Türkkan ben kendisinin daha önce yani tesislerde Genel Kurmay Başkanımızla görüşmek için Genelkurmay Başkanımız aradığında Genelkurmay Başkanımıza telefonda bağlantı kurdu, ancak en son görüşmemizde Genelkurmay Başkanımızla beni görüşmeden doğrudan yukarıda belirttiğim şekilde bizi Karargaha davet etti. Genelkurmay Karargahın önüne geldiğimizde Genelkurmay'ın Güney nizamiyesinde emir subayı İkmal Binbaşı Yunus Can bana ‘Komutanım Genelkurmay Güney nizamiyesinde yerde yatanlar var, bir sorun olabilir, Karargaha olduğumuz yerden giriş güvenlikli olmayabilir, onun, için Kara Harp Okulu nizamiyesine yöneliyoruz’ dedi Kara Harp Okulu nizamiyesi bekleme yerinde Genelkurmay'ın Güney nizamiyesinde problem olabileceği düşüncesiyle Genelkurmay Kışlası’nın diğer nizamiyelerinden giriş yapılabileceği ve bu konuda koordine edilebileceği hususunda Koruma Müdürüm Piyade Binbaşı Burak Akın'a emir verdim, dönerek Genelkurmay Başkanlığı’nın Milli Savunma Bakanlığı’nın giriş kapısından Genelkurmay’a girişi yaptım. İçeri giriş yaptıktan sonra ilerlerken içeride tam teçhizatlı özel kuvvet personeli görünümlü askerin olduğunu gördüm bunun kışlanın korunmasına yönelik bir tatbikat olabileceğini değerlendirdim.
“KARARGAHIN ETRAFINDA VE BAHÇE KISIMLARINDA ÇOK CİDDİ SİLAH SESLERİ GELİYORDU”
Genelkurmay Başkanımızın komutanlık karargahının giriş kapısına gelmeden önce kural gereği koruma araçlarını ve personelim 50 metre kadar geride durdu ve kaldı. Bu husus zaten her zaman mutat olarak uygulanan bir durumdu. Bu esnada karargahın etrafında ve bahçe kısımlarında çok ciddi silah sesleri geliyordu. Karanlık olduğu için göremedin ama çok ciddi silah sesleri geliyordu. Genelkurmay Başkanımızın Komutanlık Karargahı’nın giriş kapısına gelip yoğun ateş altında araçtan indiğimde, Genelkurmay Başkanı Özel Kalem Müdürü Kurmay Albay Ramazan Gözel giriş kapısının iç kısmından bağırarak bana hitaben ‘Komutanım süratle içeri girin, süratle girin’ şeklinde heyecanlı bir şekilde bağırıyordu o ana kadar Genelkurmay Başkanlığı’na dışarıdan bir saldırı olduğunu Karargah içerisindeki askerlerin dışarıya karşı Karargahı koruduklarını düşündüm.
“’HAREKET ETMEYİN EMNİYETİNİZ İÇİN YAPIYORUZ’”
Süratle önde ben arkamda Kurmay Başkanım Orgeneral İhsan Uyar ve Emir Subayım Binbaşı Yunus Can olacak şekilde içeriye girdik. İçeriye yani binaya girdikten sonra sağda solda bulunan sütunların arkasında eli silah, tabanca, tüfekli Özel Kuvvet giyimli kişilerin üzerimize abanarak üçümüzü de yere yatırıp üzerimize silah dayadı. Bağırarak ‘Hareket etmeyin, emniyetiniz için yapıyoruz’ dediler. Genelde bu tür ibareleri özel kuvvetler kullandığı için bu kişilerin özel kuvvetler olduğunu tahmin ettik.”