Alman Medyasına Göre ‘TSK’daki Hızlı Değişim Endişelendiriyor

Alman medyası Türkiye’de 15 Temmuz darbe girişiminin ardından orduda yapılan köklü değişikliklerin kaygı yarattığını iddia etti. “TSK'nın yapısı ve askeri eğitim konusunda yapılan değişiklikler tartışma yaratıyor” iddiasında bulunan Alman medyası, uzmanların “değişikliklerin güvenlik zaafiyeti yaratabileceği ve ordunun siyasallaşmasına yol açabileceği görüşünde olduğunu” öne sürdü.

Orduya ilişkin gelişmeleri “TSK'daki hızlı değişim endişelendiriyor” başlıklı haberiyle duyuran DWelle, “TSK’nın yapısı ve askeri eğitim konusunda yapılan değişiklikler tartışma yaratıyor” dedi. DW Türkçe'ye konuşan uzmanların da “değişiklikler güvenlik zaafiyeti yaratabileceği ve ordunun siyasallaşmasına yol açabileceği görüşünde olduğuna” dikkat çekildikten sonra şöyle devam edildi:

“Hükümet, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından çıkardığı 3. OHAL kararnamesiyle Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) yapısında çok önemli değişikliklere imza attı. Çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname ile Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlıkları Milli Savunma Bakanlığı’na bağlandı. Böylelikle Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın da doğrudan Kuvvet Komutanlıkları’na emir vermesinin önü açıldı.”

Diğer bazı değişikliklere de dikkat çeken DWelle, “Peki NATO'nun en büyük ikinci ordusu konumundaki TSK'nın yapısı ve emir komuta zinciri konusunda yapılan bu düzenlemeler, TSK'da uzun yıllar görev yapmış ordu mensupları tarafından nasıl karşılandı?” dedikten sonra “Asker-sivil ilişkileri ve askeri eğitim konusunda çok önemli değişiklikler içeren yeni uygulamaya ilk tepkinin eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'dan geldiğini” belirterek Başbuğ’un bir tv programında dile getirdiği eleştirilere verdi.

Haberde “DW Türkçe'ye konuşan uzmanlara göre ise askeri eğitim ve kuvvet komutanlıklarının sivil yönetime bağlanması demokratik işleyiş açısından olumlu bir adım. Ancak uzmanlar, TSK içindeki hiyerarşiyi bozarak ordunun siyasallaşmasına neden olacak adımlar atılmaması gerektiği konusunda ise uyarıda bulunuyorlar” deniliken “ordunun siyasallaşacağı endişe var”, "Güvenlik zaafiyeti yaratabilir" gibi iddialar yansıtıldı.