Öne Çıkanlar ırak pkk fetö CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır TarımGFE Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi spk Şahinbey Millet Camisi ve Külliyesi Indie rock Şanlıurfa Valisi Salih Ayhan ICBC) Asena

Odeabank Mevduat Bankalarında Sekizinci Oldu

Odeabank 2015 yılında, aktiflerini yüzde 25, mevduatlarını yüzde 20, kredilerini ise yüzde 21 artırarak 50.3 milyon TL net kâr elde etti. Böylece özel mevduat bankaları arasında mevduatlarda 8’inci, toplam aktiflerde ise 9’uncu büyük banka konumuna yükseldi.

Odeabank, iç ve dış piyasalardaki durgunluğa ve sıfırdan kurulan bir banka olması nedeniyle yüksek yatırım harcamalarına rağmen 2015 yılında aktiflerini yüzde 25 artışla 32.1 milyar liraya, mevduatlarını yüzde 20’lik artışla 25.3 milyar liraya, toplam kredilerini ise yüzde 21’lik artışla 21.8 milyar liraya yükselterek, yılı 50.3 milyon lira net kârla sonlandırdı.

Lübnan merkezli Bank Audi’nin Türkiye’deki iştiraki ve Türk bankacılık sektörünün yeni yüzlerinden Odeabank, yıl boyunca sektörün üzerinde bir büyüme performansı ortaya koyarak Türkiye ekonomisine katkı sağlamayı sürdürdü. Türkiye’deki faaliyetlerine başlamasından bu yana geçen üç yılda elde ettiği başarılı finansal sonuçlarla, özel mevduat bankalar arasında mevduatlarda 8’inci, toplam aktiflerde ise 9’uncu büyük banka konumuna yükseldi.

Bankanın 2015 yılı finansal sonuçlarını değerlendiren Odeabank Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Hüseyin Özkaya, “Sıfırdan kurduğumuz Odeabank ile sektörümüze farklı ve yeni bir hizmet anlayışı getirdik. Türkiye ekonomisinin sunduğu imkânlar paralelinde, tüm bankacılık ihtiyaçlarında ilk akla gelen bankalar arasında yer alma hedefiyle faaliyetlerimizi sürdürerek 2015 yılında da sektör ortalamasının üzerinde bir büyüme performansı sergiledik” dedi ve sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye bankacılık sektörü gibi rekabetin üst seviyede olduğu bir pazarda, kârlılığımızı sürdürerek bu performansa ulaşmanın, sadece ülkemizde değil uluslararası platformlarda da bir ‘başarı hikâyesi’ olarak nitelendirildiğini özellikle vurgulamak istiyorum” diye konuştu.

-“SEKTÖRDE BÜYÜME YAVAŞ”-

2015 yılında Türkiye ekonomisindeki büyümenin görece güçlü, bankacılık sektöründeki büyümenin ise genel ekonomideki büyümeye kıyasla daha yavaş kaldığına dikkat çeken Özkaya, “BDDK verilerine göre, 2015 yılında bankacılık sektörü aktifleri bir önceki yıl sonu ile karşılaştırıldığında yüzde 18,2 oranında büyüyerek 2 trilyon 357 milyon TL’ye yükseldi. Krediler, yılı yüzde 19,7 büyüme ile 1 trilyon 485 milyar TL’de tamamlarken, mevduatlar yüzde 18,3 artışla 1 trilyon 245 milyar TL’ye ulaştı. Zorlu finansal koşullardan sektörün kârlılığı olumsuz etkilenirken, aktif kalitesinin güçlülüğünü koruyabildiğini söyleyebiliriz” şeklinde konuştu.

-“ENFLASYONUN SEYRİNİ GIDA FİYATLARI VE DÖVİZ KURLARI BELİRLEYEBİLİR”-

Açıklamasında Türkiye’nin ekonomik görünümünü de değerlendiren Özkaya, enerji fiyatlarındaki düşük seviyelere rağmen enflasyonda arzu edilen iyileşmenin gerçekleşememesinin Türkiye ekonomisi açısından önemli bir zorluk olduğunu belirterek, “Tüketici enflasyonu 2015 yılını yüzde 8,8 seviyesinde tamamlamıştı. Yeni yılın ilk ayında ise gerek kamunun yaptığı fiyat ayarlamaları gerekse yüksek gıda fiyatlarının etkisi ile TÜFE bir önceki aya göre yüzde 1,8 arttı. Böylece yıllık enflasyon yüzde 9,6’ya yükseldi. Şubat’ta ise gıda fiyatları enflasyonunun mevsimsel ortalamalarının altında kalması ile yıllık enflasyon yüzde 8,8’e geri dönerek ne mutlu ki çift haneli seviyelerden uzaklaştı. Enerji fiyatlarındaki düşük seviyelere rağmen orta vadede döviz kurlarının ve gıda fiyatlarının enflasyondaki iyileşmede belirleyici olacağını düşünüyoruz” dedi.

Enflasyonun yılın ilerleyen döneminde gerileyebilmesi için döviz kurlarında istikrarın sağlanmasının önemine dikkat çeken Özkaya, “Döviz kurunda istikrar için Merkez Bankası’nın kısa vadede likidite politikasını bir süre daha sıkı tutması gerekebilir. Orta vadede ise enflasyonla mücadeleyi destekleyecek yapısal reformların gerekli olduğuna inanıyoruz” diye konuştu.

-“TÜRKİYE EKONOMİSİ YÜZDE 3.6 BÜYÜR”-

Dünya ekonomisindeki yavaşlamanın bir süre daha hissedilebileceği varsayımı ile Ocak-Şubat döneminde görülen ivme kaybının yılın ilk yarısında son bulacağını ve ikinci yarıda, ekonomik aktivitenin toparlanacağını düşündüğünü belirten Özkaya, yılın ikinci yarısında hem küresel hem de yurtiçi belirsizliklerin azalması sayesinde Türkiye ekonomisinin yılı yüzde 3,6’lık bir büyüme oranı ile tamamlayacağını tahmin ettiklerini de sözlerine ekledi.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.