"Anayasa Hazırlıklarında Sona Gelindi"

Başbakan Binali Yıldırım, yeni Anayasa ile ilgili hazırlıklarda sona gelindiğini ifade ederek, “Önümüzdeki günlerde anayasa değişikliği konusunu Gazi Meclis’e getirmiş olacağız.  Diğer siyasi partilerle ortak bir mutabakat zemini aramayı da sürdüreceğiz, ondan sonra karar aziz milletimizindir” dedi.

Başbakan Yıldırım, AK Parti 113. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuştu. Toplantıların hem parti içindeki birliği hem de ülke bütünlüğünü temsil ettiğini belirten Yıldırım, “Genel merkezimiz yalnızca bir partinin işlerinin yürütüldüğü sıradan bir yer değildir. Burası Anadolu insanının siyasetteki baba ocağıdır. Türkiye’de bütün diğer partiler oy dağılımında belirli bölgelere hitap ediyor. Halbuki AK Parti siyaseti bölgeler üstündedir.  İnsanı merkeze alan siyaset felsefemizde her bir vatandaşımız nasıl ki nazarımızda aynıysa bölgelerimiz de, illerimiz de, ilçelerimiz de bizim için aynıdır. Mühendis Mehmet bizim için ne kadar değerliyse Çiftçi Ahmet de o kadar değerlidir. Karadeniz’in bir yaylasına hizmet götürmek ne kadar ehemmiyetliyse Şırnak’ın mezrasına da aynı hizmeti götürmek bizim için o kadar önemlidir.  Türkiye’nin her köşesi ve bütün renkleri, bizim siyasetimizde kendisini bulur” şeklinde konuştu.

Yıldırım, şöyle devam etti:

“Zümre, bölge siyaseti yapanlar birlik ruhunu asla anlayamazlar. Biz, milletin diliyle 79 milyonun hissiyatıyla konuşuyoruz. 2002’de koalisyon çıkmazlarına, vesayet odaklarına karşı mührü bize teslim eden milletimize 14 yıldır hizmet ediyoruz. Bizim en temel dayanağımız milletimize güvencimiz oldu. Biz insanımızın büyük potansiyeline daima güvendik. Bu yüzden 2002’den beri Türkiye bizimle birlikte aralıksız olarak gelişiyor. Her şartta karamsarlığa, umutsuzluğa zerre kadar prim vermeden aşkla yolumuza devam ediyoruz. Çünkü biz, bu topraklarda asırlar boyunca hüküm süren bir milletin temsilcisiyiz. Türkiye büyük bir ülke, bizler de hizmet sancağını elimizden hiç bırakmadan bu ülkeye layık olmaya çalışıyoruz. 14 yıllık sürede Türkiye’nin daha önce görmediği büyük atılımların yaşanmasına sahne oldu. Başkanları da, 14 yıllık süreçte boş durmadı elbette. Demokratikleşme adımlarını, ekonomik atılımları, sosyal kalkınmayı, milletler arası ilişkilerimizi insanımıza hep kötülediler. E-muhtıralar gördük, kapatma davaları gördük, Cumhurbaşkanlığı seçiminde 367 gibi hukuk garabeti yaşadık.  Ancak milletimiz hepsini elinin tersiyle iterek, siyasetteki baba ocağına, kendi sinesinden çıkmış bu tertemiz siyasi harekete sahip çıktı, mührü teslim etti.

-“TÜRKİYE ÜZERİNDE KARANLIK HESAPLARI OLANLAR BİZİ HİÇ SEVMEDİ”-

En kötü şartlara rağmen Türkiye’nin kalkınma hedeflerinden ve istikrardan asla taviz verilmediğini söyleyen Yıldırım, “Bazılarının hayal dahi edemediği şeyleri bir bir hayata geçirirken ilham aldığımız tek şey, milletin bize olan güvenci ve inancıydı. Uluslararası siyaset mühendisleri hep yapamazsınız dedi, güldük geçtik. Vesayet odakları karşımıza dikildi, doğru bildiğimiz yolda devam ettik. Türkiye üzerinde karanlık hesapları olanlar bizi hiç sevmedi. Çünkü AK Parti milletin makus talihini adım adım değiştiriyor, onların karanlık hesaplarını bozuyordu. Yüce milletimizden aldığımız aziz emanete tek gün bile gölge düşürmedik. Çünkü biz AK Parti olarak milletin çelikten iradesini temsil ediyoruz. Bu yiğit millete yakışan siyaseti yaptık. En son 15 Temmuz gecesi, bu milletin bileğinin bükülemeyeceğini en açık şekilde gördü. Ülke ve millet olarak haince bir saldırıya maruz kaldığımız o gece Türkiye için milat oldu” diye konuştu.

-PAKİSTAN 108 ÖĞRETMENİ SINIR DIŞI EDİYOR-

Başbakan Yıldırım, Pakistan’ın ülkede bulunan FETÖ yapılanmasına ait olan 23 okulda çalışan 108 öğretmeni sınır dışı edeceğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Sizlerin huzurunda kardeş ülke Pakistan’a gönülden teşekkür ediyorum. Pakistan halkı, tarih boyunca daima milletimize kardeşliğini göstermiş, her türlü takdire şayan bir millettir.  Pakistan devletinden de daima dostluk, yakınlık gördük. Pakistanlı kardeşlerimiz bugün bir kere daha Türkiye’ye desteklerini açıkça ortaya koyarak FETÖ ile mücadelemizde yanımızda yer aldılar. Pakistan hükümeti, ülkede FETO’ya ait 23 okulda çalışan 108 öğretmenin aileleriyle birlikte 20 Kasım’a kadar ülkeyi terk etmesini istedi. Kardeş Pakistan’ın bu yürekli tutumu ümit ederim ki başta batılı ülkeler olmak üzere diğer dost ülkelere de örnek teşkil eder. İki ülke arasında tarihi kökleri olan bu dostluk ilişkisi daima yaşayacaktır. Milletimizin çok iyi bildiği gibi Pakistan halkı istiklal mücadelemizde de bizi asla yalnız bırakmadı.

-“HİÇBİR ÜLKE GÜVENDE OLMAYACAK”-

İsteyince her ülke teröre mesafe de koyabiliyor, gerekirse de ülkesinden kovabiliyormuş. Aynı hassasiyetin, ilişkilerimizin iyi olmasını arzu etiğimiz bütün ülkelerde de tezahürünü bekliyoruz. Terörü bugün bütün dünyada barışa, huzura, istikrara karşı en büyük tehdittir. Terör örgütleri bugün bazı ülkeleri doğrudan hedef almayabilir. Ancak gerekli önlemler alınmazsa bir zaman sonra dünya üzerinde hiçbir ülkenin terör etki alanının dışında kalması mümkün olmayacak, yani hiçbir ülke güvende olmayacak. Bugün Türkiye’nin maruz kaldığı terörist saldırıları Türkiye’nin işi olarak görmek tarihi bir hatadır. Başta Irak ve Suriye zulümlerini sürdüren terör örgütleri olmak üzere, terörist güçlere karşı gereken kararlı mücadele gösterilememektedir. Irak ve Suriye’ye yerleşmiş olan terör örgütlerinin sadece Türkiye’yi tehdit ettiğine inanlar yanılıyorlar. Bu terör örgütleri bölgenin istikrarını, huzurunu, ekonomik ve sosyal gelişmesini de tehdit ediyor. Bölge halkının yaşadığı acılar, yapılan katliamlar, tarumar edilen şehirler, bütün insanlığa bu gerçeği haykırmıyor mu? Türkiye her türlü teröre karşı mücadelesini kararlılıkla vermeye devam edecek. Örgütün adının PKK, PYD, YPG, DEAŞ, FETO olması hiçbir şeyi değiştirmez, değiştiremeyecek. Bu milletin huzuruna düşman olan terör örgütlerine karşı operasyonlarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. Terörle mücadelemizde Türkiye’nin haklı gerekçelerini gözeten her ülke ile de işbirliğimizi devam ettireceğiz.”

-“130 YILLIK HAYALİ GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRÜYORUZ”-

Türkiye’nin zorlu yollarda yürümeye alışık bir ülke olduğunu ifade eden Yıldırım, Türkiye’ye ve bölgeye büyük acılar yaşatan terör örgütlerinden halkı kurtaracaklarını söyledi.  “Önemli olan o güne kadar hedeflerimiz kaybetmemek, büyümeye, kalkınmaya devam etmektir. AK Parti kadroları bunu bu güne kadar hep başardı. Yarın da başaracağız, istikrarı ve güveni sürdüreceğiz” diyen Yıldırım, AK Parti’nin, Türkiye için sadece demokrasinin teminatı değil, aynı zamanda toplumsal dokunun temel harcı olduğunun altını çizdi. Milli güvenliğin güvencesinin de AK Parti olduğunu belirten Yıldırım, şöyle devam etti:

“Bu gerçeği asla siyasi bir üstünlük gururuyla söylüyor değiliz.  Eminim ki milli güvenliğimizin temel unsurlarından biri olan yerli savunma sanayii ürünlerimizi gören her vatandaşımız iftihar ediyor. AK Parti bu ülkede her vatandaşın meselesini kendi meselesi olarak görüyor. Bizim davamız Türkiye’nin sadece bugünlerine hizmet etmek değil, aynı zamanda geleceğini inşa etmektir. Bunun için ülkeyi geleceğe hazırlayan dev yatırımlara imza atmaya devam ediyoruz. Yıllardır bitirilemeyen Bolu Tünelini biz tamamladık. Marmaray gibi yüzyılın hayalini gerçeğe dönüştürdük.  130 yıllık hayali gerçeğe dönüştürüyoruz, Ovit Tünelini açıyoruz. 20 Aralık’ta Avrasya tünelini hizmete alacağız. Çanakkale’ye dünyanın kule açıklığı en geniş köprüsünü yapıyoruz. İşimiz hizmet gücümüz millet.”

-ANAYASA HAZIRLIKLARINDA SONA GELİNDİ-

Başbakan Yıldırım, Anayasa çalışmaları hakkında ise şunları söyledi:

“Bizler, AK Partililer olarak siyaseti ülkeye ve millete canla başla hizmet olarak görüyor, buna göre çalışıyoruz. Bunun içindir ki, AK Partinin milletimizin hissiyatının ve beklentilerini tezahürü olan  değişim anlayışını devamlı görüyoruz. Bu nedenle vesayet anayasasını değiştireceğiz. Bir önceki yasa çalışmamızda bir komisyon kurarak oy oranına bakmadan bütün partilerde eşit sayıda arkadaşlarımızın çalışmasına imkan verdik. Bu konudaki samimiyetimiz ve kararlılığımız bugün de devam etmektedir. Hazırlıklarımızda sona gelmiş bulunuyoruz. Önümüzdeki günlerde anayasa değişikliği konusunu Gazi Meclis’e getirmiş olacağız.  Diğer siyasi partilerle ortak bir mutabakat zemini aramayı da sürdüreceğiz, ondan sonra karar aziz milletimizindir. Milletimiz 3 Kasım 2002’de gür şekilde söylediği sözün bugün de arkasındadır.  Ancak bugüne kadar Türkiye’ye değişim umudu verememiş olanlar o günden bu güne ne kendilerini ne söylemlerini değiştirebildiler. Milletimizin değişim taleplerinin yankı bulduğu yegane adres bugün çok daha güçlenmiş olarak yine bu çatıdır. Çünkü 14 yılda bütün Türkiye gördü ki, değişim iradesinin tek adresi AK Partidir. Türkiye’nin artık vakit kaybetmesine tahammülü yoktur. Bu büyük ülke artık çelişkilerle dolu vesayet anayasasıyla yola devam edemez. İkide bir tıkanan sistem arızalarıyla kriz üreten yönetim yapısının değişmesini işleyen çare üreten bir sisteme geçilmesini istiyor.  Milletimiz 15 Temmuz’da en açık bir şekilde demokrasiden asla ve asla vazgeçilemeyeceğini göstermiştir. Bizim hedefimiz de demokrasiyi verimli etkin şekilde işletecek. hükümet sistemini hayata geçirmektir. İnşallah bu kararları almak da bizlere nasip olacak. Bu konuda sizlerin gayretlerinize çok güvendiğimiz bilmenizi istiyorum.”