Ülkenin Zirvesi Fatih Camisinde 6 Demokrasi Şehidini Yolcu Etti

Türkiye'nin zirvesi İstanbul Fatih Camisinde darbe girişiminde şehit olan  Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Varank'ın ağabeyi Prof. Dr. İlhan Varank ve Halil Kantar, İbrahim Yılmaz, Erkan Pala, Yunus Emre Ezer, Ömer Cankatar'ın cenaze töreninde hazır bulundu. Bugün İstanbul'da Fatih Camisinde ayrıca geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden eski milletvekili Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş son yolcuğuna uğurlandı.

Cenaze Törenine Cumhurbaşkanı Recep Tayyıp Erdoğan, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, Eski Enerji Ve Tabi Kaynaklar Bakanı Güneş Taner, TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, Enerji Ve Tabi Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak,, Belediye Başkanları, işadamları, spor camiyası ve çok kalabalık bir halk topluluğunun katıldı. 


Cumhurbaşkanı Edoğan Cenaze töreninde bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan cenaze töreninde yaptığı konuşmada; "Ülkemizin birliğine, beraberliğine, milletimizin bütünlüğüne, kardeşliğine tahammül edemeyenlerin, üst akıllardan aldıkları talimatla ne yazık ki devletimizi ele geçirme hareketi 15 Temmuz'da fiilen silahlı eyleme dönüşmüştür." dedi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözleri sürekli Allahu Ekber tekbirleriyle kesildi.  

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Silahlı eyleme dönüştüğü zaman sadece milletimize yaptığımız bir çağrıyla, yaptığımız davete ülkemizin dört bir yanından tüm vatandaşlarımın icabet etmesi, meydanları gümbür gümbür doldurması ve hiçbir şeye, 'onların tankla topu varsa, bizim de imanımız vardır' diyerek karşılarında durdular.  Cumhurbaşkanı Erdoğan 6 demokrasi şehidinin Peygamberlikten sonra en yüksek mertebeye erdiğini ve mekanlarının cennet olmasını Allah'tan temenni ediyor, geride kalanlarada, Allah sabır versin" dedi.

Erdoğan, İdam isteriz sloganları üzerine şunları söyledi:

"Demokrasilerde halkın talebi bir kenara konulamaz. Bu sizlerin bir hakkıdır. Bu hak özellikle anayasal olarak gerekli olan mercilerde değerlendirilmesi yapılır ve kararı da verilir. Biz bugüne kadar hep duygusallıkları geri attık. Kararlarımızı da verirken bin düşündük bir verdik. Şimdi de aynı şekilde bizler gayet olumlu şekilde bu adımı atarız.

Bizler intikamcı değiliz. En büyük intikam sahibi Azizul intikam olan Allah'tır. Bu bakımdan sloganik değil attığımız her adımı düşünerek, ilimle, akılla, tecrübeyle birlikte atmamız lazım. İşte bunun neticesidir ki bu Fetullahçı Terör Örgütü'nün attığı adım karşılığını bulmuştur. Nasıl buldu karşılığını, milletle buldu, milli iradeyle buldu. En güzel cevabı benim aziz milletim verdi."

"Devletin tüm kurumlarında bu virüsleri temizleme dönemi devam edecektir. Çünkü bu vücut metastaz yaptı. Maalesef kanser virüsü gibi bu devletin her yerini sardı. Dolayısıyla biz bunları biliyorduk ve ilgili olan bütün mercilere de bunu söyledik, söylüyoruz.

Bu ülkede bildiğiniz gibi yasama organı vardır, yürütme vardır, yargı vardır. Bunlar bu organları bile çatıştırmaya kalkıştılar ama başaramadılar. Netice ne oldu? Bakınız şu anda dün itibarıyla yargıyı eline geçirmiş olan bu örgüt şimdi teker teker dökülüyor ve şu anda da yargı bunlardan binlercesini gözaltına almış durumda, açığa almış durumda. Bakınız HSYK üyelerinden tutunuz Anayasa Mahkemesi üyelerine varıncaya kadar, birincil mahkemede olanlara varıncaya kadar şu anda açığa alınıyorlar, gözaltına alınıyorlar ve tutuklanıyorlar. Bu neydi, bu olması gerekendi fakat yeterli mi değil." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan vatandaşa ayrıca Demokrasi nöbetine devam edilmesini vatandaşın sokakları doldurmasını istedi.