Alman Basınına Göre Merkel'in İşi Zor

Almanya’da dün yapılan genel seçimlerde Hristiyan demokrat partilerin uğradıkları oy kaybına rağmen en güçlü siyasi parti olarak çıkmayı başarmaları ile aşırı sağ ırkçı Almanya için Alternatif’in (AfD) ilk defa Federal Meclis’e önemli bir güç olarak girmesi dikkat çekti. “Yeni hükümetin doğumu sancılı olacak” uyarısı yapan Alman medyası, ırkçı AfD’nin "büyüsünün bozulması” gereğini vurguluyor.

FAZ: YENİ KOALİSYON SANCILI ŞEKİLDE DOĞACAK

DWelle Türkçe’ye göre, Frankfuter Allgemeine Zeitung (FAZ) gazetesi olası koalisyon seçeneklerine dikat çektiği haberinde, şu andaki büyük koalisyonun küçük ortağı olan Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) seçmenler tarafından cezalandırılması sonucu Şansölye Angela Merkel’in dördüncü defa aynı göreve gelebileceğini belirtti.

“Bunun için Hristiyan Demokrat Birliği (CDU); Hristiyan Sosyal Birlik (CSU), Hür Demokrat Parti (FDP) ve Yeşiller’den oluşan bir ittifakı oluşturmayı başarmalı” diyen gazeteye göre, bir CDU/CSU-FDP-Yeşiller ittifakı olur da kurulabilirse “sancılı” bir şekilde doğacak.

KÖLNER-STADT ANZEİGER:  EN ÖNEMLİ GÖREV AFD’NİN BÜYÜSÜNÜ BOZMAK

Kölner-Stadt Anzeiger gazetesi ise aşırı sağ ırkçı Almanya için Alternatif (AfD) partisinin Federal Meclis’e girmesine ilişkin, “Federal Meclis’te grubu bulunan partilerin en önemli toplumsal görevi, AfD’nin büyüsünü bozmak olacak” diye yazdı.

“Hayal kırıklığı, öfke ve korku yüzünden AfD’yi seçen seçmenler nasıl geri kazanılabilir?” sorusunu soran gazete, “Pazar günü yapılan seçimlerin ülkemizi değiştirdiği açık. Birçoğumuzun tahayyül edebileceğinden çok daha güçlü bir şekilde hem de…” değerlendirmesini yaptı.

FRANKFURTER RUNDSCHAU: YENİ BİR TOPLUM PROJESİ, IRKÇILARI KOVALAR

Frankfurter Rundschau ise AfD’nin meclise girmesiyel ilgili, “Haklı memnuniyetsizlik, artan korkular ya da ağır kinciliğin seçmenlerin böyle bir tercihte bulunmasına neden olup olmadığının, sonuçlar açısından bir önemi yok. Ancak şu an yapılması gereken siyasi görevler için daha büyük önem taşıyor” dedi. Gazete şu görüşleri de dile getirdi:

“Sinirli, geri kalmış, kızgın kitleler üretmeyen bir toplum projesine nasıl geliriz? İşte o zaman toplum ırkçılar ve tarihi yanlış anlatanları kovalar. Ülkedeki büyük çoğunluğun geleceğe dair istekleri, sağ kesime karşı hipnoz olmuş gibi tahminler yürütmekten çok daha aydınlatıcı.”