Maliye Bakanı Ağbal: Enflasyonun düşmesi herkesi sevindirecek bir gelişme

Maliye Bakanı Naci Ağbal, mayıs ayı enflasyon rakamlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bakan Ağbal, “Enflasyonun aşağı doğru gelmesi herkesi sevindirecek bir gelişme. Bunun kalıcı olması önemli” dedi.
Maliye Bakanı Naci Ağbal, Ekonomi Muhabirleri Derneğinin (EMD) 7. Altın Kalem Ekonomi Basını Başarı Ödülleri dolayısıyla Wyndam Otel'de düzenlediği törene katıldı.
Ekonomi muhabirlerinin ne kadar emek vererek çalıştıklarına bizzat şahit olduğunu anlatan Ağbal, “Basında muhabirlik yapan arkadaşlarımızın ne kadar vefakar, ne kadar cefakar çalıştıklarına, özlük hakları bakımından yetersiz çalışmalarına bizzat şahidim. Dolayısıyla arkadaşlarımız hem bir taraftan haber peşinde koşarken bir taraftan da titiz habercilik peşindeler. Burada ekonomi alanında gazetecilik yapan tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.
EMD'nin başarılı çalışmalarının bundan sonra da sürmesi dileklerini ileten Ağbal, "Basın kuruluşlarımızda çalışan sayısının artırması, haberin daha doğru aktarılmasına katkı verecektir" ifadesini kullandı.
Hükümetin önemli hedeflerinden bir tanesinin enflasyonu aşağıya çekmek olduğunu söyleyen Ağbal, bu yıl için enflasyon tahmininin yüzde 7,5 olarak belirlendiğini hatırlattı. Yılın başında enflasyon konusunda bir miktar tereddüt yaşadıklarını dile getiren Ağbal, şunları söyledi:
"Fakat sonraki aylarda enflasyon peyderpey aşağı geldi. Artık yüzde 6,50 seviyesini yakalamış durumdayız. Özellikle gıda sektöründe bir önceki yıla göre çok hızlı bir şekilde gerçekleşen fiyat düşüşleri, manşet enflasyonu yüzde 9,50'lerden yüzde 6,50'lere çekti. Aylık olarak baktığımız zaman yüzde 0,58. Beklentiler yaklaşık yüzde 0,70 civarındaydı. Daha düşük bir enflasyon geldi. Bu sevindirici bir haber. Enflasyonun aşağı doğru gelmesi herkesi sevindirecek bir gelişme. Bunun kalıcı olması önemli."
Çekirdek enflasyonun 9,41 seviyesinden 8,77’ye düştüğünü söyleyen Ağbal, çekirdek ekonominin aşağı yönlü bir gelişme kaydettiğini belirterek, "Enflasyondaki gelişmeler üretim tarafında da fon sağlayıcılar tarafında da herkes açısından olumlu" dedi. Enflasyon konusunda ilk 5 ayda sağlanan gelişmede baz etkisinin de yansıması olduğunu ifade eden Ağbal, çekirdek enflasyonun aşağı gelmesini sağlayacak koşulları oluşturmaları gerektiğini, bu anlamda hükümete önemli görevler düştüğünün altını çizdi.
Bu yılın başında büyüme için yüzde 4,5 hedefi öngördüklerini ifade eden Ağbal, yüzde 4,5'lik bir büyümenin hem küresel koşulların dikkate alındığı zaman, hem de büyümenin önünde finansman kanalından gelen kısıtların dikkate alındığında iddialı bir rakam olduğunu söyledi. Ağbal, “Hükümet olarak Türkiye'nin ihtiyacı olan potansiyele yakın veya potansiyel seviyesindeki bir büyümeyi gerçekleştirdik" şeklinde konuştu.
Ağbal, dış ticaret hakkında da görüşlerini ifade ederek, ihracat ve ithalatın gerilediğini, bunun çok arzu edilen bir durum olmadığını, dış ticaretin artırılması gerektiğinin altını çizdi.
-“EKONOMİLERİN DÖNÜŞÜMÜ TÜRKİYE’YE MAHSUS DEĞİL”-
Önümüzdeki 7 aylık süreçte hükümet tarafından süratle uygulamaya konulacak yasal düzenlemeler olacağını söyleyen Ağbal, hükümet olarak birinci önceliklerinin özel sektörün arzu ettiği yatırım ortamını iyileştirmek üzere ekonomideki yapısal dönüşümü sağlamak olduğunu ifade ederek şöyle konuştu:
"Burada hep beraber adımlar atmamız gerekiyor. Bu konuda güzel düzenlemeler yapacağız. Risklerimiz, sıkıntılı alanlar tabii ki var. Özellikle küresel ekonomideki gelişmelere bakıldığında kırılganlıklar var. Bir hafta, bir haftaya uymuyor. Bir ay, diğerini tutmuyor. Küresel istatistikler iyi geldiğinde moraller düzeliyor, risk iştahı artıyor, bizim gibi ülkelere sermaye akıyor ama öbür ay bir açıklama yapılıyor bir anda moraller bozuluyor. Anlaşılıyor ki küresel ekonominin yapısal tarafında sorunlar çözülmüş değil. Ekonomilerin dönüşümü konusu Türkiye'ye mahsus bir konu değil."
Bakan Ağbal, Fransa ve Çin ekonomilerinden örnekler vererek, ekonomilerdeki yapısal dönüşümle kırılganlıkların ortadan kaldırılmasının Türkiye'nin yanı sıra diğer gelişmekte olan ülkeler ile gelişmiş ülkelerin de ortak sorunu olduğunu ifade etti.
-“BÜROKRASİ DENEN İLLETTEN KURTULACAĞIZ”-
Türkiye olarak insana, teknolojiye, Ar-Ge'ye yatırım yapılacağını vurgulayan Ağbal, şöyle konuştu:
"Yatırımcının önündeki bütün engeli kaldıracağız. Benim de içinden geldiğim 'bürokrasi' denilen illetten de kurtulacağız. Bunun başka yolu yok. Biz siyasetçi olarak yatırımla ilgili ne kadar güzel şeyler yapmak istesek de bu 'mevzuat hazretleri’, öyle oyunlar var ki içinde, bu kadar yıl işin içinde olan birisi olarak söylüyorum, 'pes' diyorum. Kanunda bu kadar açık bir şekilde yapılan bir düzenlemeyi ve yönetmeliği de nasıl vatandaşın elinden alıyorsunuz buna şaşırmamak elde değil. Bürokrasinin bakış açısını dönüştürmek son derece önemli. "
Ağbal, üretim ve yatırımın üzerindeki vergilerin aşağıya çekilmesi, kayıt dışılığın oluşmasına neden olan vergisel düzenlemelerin ortadan kaldırılması, vergide mükellef hukukunun korunması için yapılan ve yapılması planlanan düzenlemeler hakkında bilgiler vererek, özellikle reel sektöre yönelik düzenlemelerin yatırım ortamına önemli katkılar vereceğini düşündüğünü belirtti.
"2,5 GÜNDE ŞİRKET KURABİLECEKSİNİZ"
Ticaret şirketlerinin kuruluş işlemlerinin basitleştirilmesi ve işlem maliyetlerinin azaltılması ve bu yolla şirket kuruluşlarının teşvik edilmesine yönelik çalışmalar yapıldığını ifade eden Ağbal, Dünya Bankası'nın Global Rekabet Endeksi'ndeki şirket kuruluşlarındaki maliyetler istatistiklerinde Türkiye'nin şu anda 57'nci sırada yer aldığını bunun kötü bir düzey olduğunu belirtti.
Ağbal, daha fazla yatırım için daha fazla şirket kurulması gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Gümrük ve Ticaret Bakanımızla, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanımızla bir araya geldik. Bu konuda Ekonomi Koordinasyon Kurulunda da alınan karar çerçevesinde kapsamlı bir çalışma yaptık. 'Bütün maliyetleri aşağı çekelim, gün sayılarını aşağıya indirelim' diye uzun süreli bir çalışma yaptık. Bu çalışmayı tamamen bitirdik. Bu yaptığımız çalışmayla şu andaki mevcut mevzuata göre şirket kurmak istediğinizde bu 8 gün alıyor. Yapılan yeni düzenlemeyle bazı bürokrasiyi kaldırdık, bunu 2,5 güne indirdik. Bugün artık Türkiye'de şirket kurmak istediğinizde 2,5 günde şirket kurabileceksiniz. Eğer bu yasal düzenlemeleri hayata geçirebilirsek Türkiye 57'inci sıradan 14'üncü sıraya gelecek, Dünya Rekabet Endeksi'nde şirket kuruluş maliyetleri açısından 43 sıra ileriye gideceğiz."
"MÜŞTERİNİN AYAĞI ALIŞSIN"
Çalışma süresince kıran kırana pazarlık yaptıklarını ifade eden Ağbal, bu pazarlığı şöyle aktardı:
"Maliye olarak elinizi taşın altına koyun' dediler. Biz de ilk kuruluş yılında defter tasdik harçlarını almayacağız. Ben de buna karşılık TOBB'a döndüm dedim ki 'Biz vazgeçtik, sizin de bir şeylerden vazgeçmeniz lazım. Bunlar sizin üyeniz, müşterinin ayağı alışsın'. Onlar da 'Ticaret sicili gazetesi ilan ücretlerini yüzde 25 aşağıya çekiyoruz' dediler. Şirket kuruluşu sırasında ticaret sicili memuruna gittiğinizde size şöyle bir bakıyorlar, 'Bundan ne kadar alabiliriz?' diye. Şu anda aldıkları para bin lira. Yine oturduk konuştuk, bunu 300 liraya çektik. Burada da yüzde 70 civarında bir iyileşmeyi yaptık. Bu konuda da TOBB’a teşekkür ediyorum."
Ağbal, bununla birlikte şirket kuruluşu işlemlerinin tek noktadan yapılabileceğini dile getirerek, "Banka, noter işlemleri bitecek. Ticaret Sicil Memurluğunun kapısının içerisinden girerek bütün işlemlerinizi orada yapıp sokağa çıktığınızda artık bir şirket sahibisiniz" dedi.
-MUHASEBECİLER TÜİK’E BİLGİ VERMEYECEK-
Bugün imzalayacağı bir protokolden de bahseden Ağbal, muhasebecilerin Türkiye İstatistik Kurumuna (TÜİK) verdiği bir takım bilgiler bulunduğunu, bunun hem muhasebeci, hem de mükellef için işkence olduğunu söyledi.
Bu hafta boyunca yapılan görüşmelerde TÜİK ile bir protokol metni hazırlandığına işaret eden Ağbal, "Muhasebecilerimiz TÜİK'e bu istatistiği vermekten kurtulacaklar. Gelir İdaresi Başkanlığı doğrudan bu istatistikleri TÜİK'e verecek" diye konuştu.
-DAMGA VERGİSİ DELİ DUMRUL VERGİSİ GİBİ-
Bakan Ağbal, damga vergisiyle ilgili yaptıkları düzenlemeler hakkında da bilgiler vererek, bu vergiden istisna tutulacak durumları şöyle açıkladı:
“Teşvik belgeli yatırımlarda bir sürü damga vergisi uygulamaları var. Ancak mevzuatta belirsizlikler var. Yapacağımız yasal düzenlemeyle bu belirsizlikleri ortadan kaldıracağız. Açık ve sarih bir şekilde yapacağımız yasal düzenlemeyle yatırım teşvik vergisi kapsamındaki teşvik belgesi sahibi yatırımcıların, yatırım malı alımına dair bütün sözleşmelerini damga vergisinden istisna tutuyoruz. Yatırım evresinde danışmanlık ve müşavirlik sözleşme yapılıyor. Teşvik belgeli yatırımlarda bu danışmanlık ve müşavirlik sözleşmelerinin damga vergilerini kaldırıyoruz. Böylelikle bu yatırım döneminde oluşan damga vergisi yükümlülüklerini ortadan kaldırıyoruz. Yine bu sözleşmeler kapsamında harçları da kaldırıyoruz. Damga vergisi Deli Dumrul Vergisi gibi, nerede iş yapsanız karşınıza çıkıyor. Yüksek teknolojiye sahip şirket satın alındığında, yapılan işlemlerden damga vergisini kaldırdık. Girişim sermayesiyle ilgili yapılan sözleşmeler de damga vergisinden istisna tutulacak. ‘Beş nüsha düzenle, dördünü kasaya at’ dönemini kapatıyoruz. Birden fazla düzenlenen nüshalardan damga vergisi almayacağız. Yapacağımız yasal düzenlemeyle kamu ihalelerinde ihale iptal edilmişse, buradaki damga vergisini vatandaşa iade edeceğiz. Bu durumu hakkaniyete kavuşturmamız gerekiyor.”